ilk kez dokuz yaşında konserine gitmiştim kendisinin.
yaşadığımız ilçenin stadının tam ortasına kurulmuştu sahnesi.
ama ne sahne. bak bak bitmiyor. efendim sonra bülent hanım belirdi sahnede. tabi "küçüğüm
ne anlarım bülent ersoy dan" demedim. çünkü onu izleyen kundakta olsa unutmaz.
sonra elinde bir duble rakı ile sahneden indi bülent ersoy. sahneden uzaklaştı, seyirci bulunan tarafın
hemen önüne bir halı serildi. ve kendileri konserin geri kalanını, yenilenen dubleler ve halının üstünde geçirdir.
aslında şimdiki nesil olarak pek sevmemek değil ama anlam veremiyoruz ona.
büyük ses üstad. abartmıyorum. abartmak istemiyorum. ama bir kez dinledikten sonra bu sesi övmeyen insan tanımadım.
magazin programı seyrederken çocuk sorar.
-anne bu ne?
-bülent ersoy.
belgesel seyredilirken çocuk yine sorar.
-anne timsahlar bülent ersoyları neden yiyo.
türkiyenin ilk korku temalı klibini çekmiş sanatçısıdır. son klibinde karanlıklar içinden sisli misli öyle bir çıkışı var ki tavuk olsam 40 gün yumurtayı keserdim.
şarkısını dinlerken acaba onu mu kastediyor diyerek şüpheye düştüğüm sanatçı.
"ne istiyorsunuz benden aldığınız yetmedi mi
erittiniz damla damlaaa kopardınız sayfa sayfaaa"
dalga malga da diyo daha ne olsun *
turnusol kağıdı olan sanatçıdır. kendisinin cinsel kimliğiyle dalga geçen insanların kemik yaşının ve zeka yaşının hayli gerilerde olduğuna emin olunuz. ha eğer siz de onlardan biriyseniz ve bu entrymi okuduktan sonra hafif de olsa kızarıyorsanız sizin için biraz ümit var demektir.