gelecekte hesabı sorulacak birçok iş yapmıştır. özellikle demokrasi adına diyerek demokrasiyi tasfiye etmeye çalışması kesin yüce divana çıkartacaktır kendisini. o yüce divanın kaçtanesi askeri yüksek idare mahkemesi üyesi olur kaçtanesi anayasa mahkemesi üyesi olur işte orası hiç belli olmaz.
bugün radikalde ezgi başaran'a verdiği röportaj ibretlik olmuş. o nasıl bir kibir nasıl kendini beğenmişlik nasıl padşahlık dönemine özlem öyle. her satırı okunmalı. yumurtalı saldırı için kör olma ihtimalim var demiştir. sen protesto edenlere plastik mermi, biber gazı bombasını hiç sakınmadan kullan, sana yumurta atılınca kör olabilirim diye feryat et. ne demeli bilemiyorum.
bu adam ciddi anlamda insan zekasının turnusol kağıdı olabilecek bir potansiyele sahiptir. öyle bir hukuk profesörü düşünün ki gençlerin kendilerine sorduğu soruları bağırarak, azarlayarak cevaplayan bir profesör olsun.
öyle bir anayasa komisyonu başka düşünün ki "parlamenter sistemin en büyük kötülüğü muhalefet belasıdır." desin. sonra bu kişiyi ve partisini destekleyen insanların darbeleri örnek gösterip demokrasiden bahsetsin.
kendisinin desteklenildiği takdirde destekleyeninin zeka seviyesini ifşa eden bir özelliği vardır.
profesör olana kadar kim bilir ne tür intihaller yaptı düşünmek bile istemiyorum.
chp'li bir milletvekili; "hocam senin soyadını yanlış koymuşlar, keçi olması gereken soyismini kuzu koymuşlar" diye hocaya takılmıştı..
milletvekili haklı.. sen istanbul'a anadolu'nun fakir bir köyünden gel.. üstüne üstlük bir de müslümansın, gericisin.. zaten namaz kılıyor olman senin doktora yapmana engel olarak yeterde artar bile..
üniversitede birinci ol, doktora da birinci ol.. sorbonne üniversitesinde anayasa çalışmaları yap.. gençliğinde "bir gün türkiye'nin darbeci olmayan anayasasını ben yazacağım de.. ve buna ulaş.. hem de masonik teşkilatlara, sana bin türlü şeytanlık yapan, namazına düşman profesörlere rağmen..
günde 18 saatten aşağı çalışmadığını, bir zamanlar üniversitede hocayken karşı komşusu olan babamdan dinledim..
mason süleyman ne diyordur?? kayseri'nin bitli köyünden geldi, başımıza anayasa profesörü oldu.. en sevdiğim kısmı da bu zaten..
bu adama ancak hayran olunur.. ben de hayranıyım..
kafasına yediği yumurtalarla menemene dönmüş boş beyniyle boş söylemlerde bulunan sinir bozucu tip. ısrarla "başkanlık rejimi, başkanlık rejimi, başkanlık rejimi" dedikçe ekrana kumandayı fırlatasım geliyor, o derece sinir bozucu bi herif.
fatih'te oturdukları yıllardan(benim çocukluk yıllarım) komşumuz olan zat-ı muhteremdir. o dönemler(tahmini 1996-1997 yılları) için oğlu ile konuşmalarımızda "babam milletvekili olacak" muhabbeti dönerdi sıkça "yeni bir oluşumdan" bahsedip dururdu çocuk... o sıralar gene "burhan amca" istanbul üniversitesi'nde, hukuk fakültesi'ndeki görevini sürdürüyordu. ama süleyman'ın anlattıklarına göre yurtdışından gelen misafirleri ile evin dışında buluşup, uzun süreli görüşmeler falan yapıyordu.
aradan geçen yılların sonunda ne olduğu, nasıl bir şey olduğu biraz daha net anlaşılmıştır.
keşke siyasete hiç bulaşmayaydı, şeker gibi adamdı burhan kuzu. gelip bizimle misket falan oynamaya devam etseydi keşke çok uzun bir süre daha.
--spoiler--
Bugün adamın bütçesini reddettiler. Sabahleyin beni aradı, adam ağlıyor. Ağlamadı ama neredeyse ağlayacak yani. Ağlar gibi gazetede gördük. Ağlar belki belli mi olur?
--spoiler--