sosları harika olan ancak en güzel soslarını bulmakta bazen zorlanabileceğiniz restoran zinciri.
hamburgerlerine zaten diyecek yoktur. triple whopper diye bir şey*sizi et manyağı yapar.
hamburlerinin yanına alabileceğiniz aparatifleri ile de göz doldurur. ancak tatlı konusunda biraz kıttır. çok bir seçeneği olmadığı gibi restoranlarda ortalarda da gözükmezler.
soslar için para istemelerine ek olarak yaptıkları menü zamlarıyla artık gitmeden önce düşünülecek yerler listesine giriş yapmıştır, benim gibi binlerce aşığını kaybetmesi muhtemeldir, dürümcü rıza abinin kulakları çınlasın.
iki adet menuyu 8,95 e verip, barbekü sos isteyince hassiktir lan bu paraya anca bunları alabilirsin diyen firma. sos fiyatı ne kadar bilmiyorum ama topu topu 10 gram sos için 1 tl isterlerse sktirsin gitsinler afedersiniz.
normalde ketçap ve mayonez kullanmayı sevmediğim için bunların yerine 1 adet ranch sos alırdım.ama artık ranch sos para karşılığında alınabiliyormus.ee ben ketçap ve mayonez istemiyorum dediğimde ise farketmez deyip ranch sosiçin para ödemem gerektiğini tekrarladır.Herşeyi anladım kardeşim ama bu ketçap ve mayonezinde size bir maliyeti yok mu?calve bunları size bedava mı veriyor?neden değiştirme yapmıyorsunuz?
sözlüklerde soslarını parayla sattığı konuşulan ama nedense hardalla acı sostan para almayan müessese. beni mi sevdiler nedir. para vermeye de razıydım halbuki.
birkaç yıl önce bir elemanıyla şöyle bir diyalog yaşadığım yerdir ;
(ortalama yoğun saatlerden birinde, kasanın başında bekleyen kasaya eleman sırtını dönmüş birşeyler yapıyormuş gibi davranmaktadır. )
- sipariş almıyo musunuz bu kasada ?
- (kesinlikle iyi niyet bulamayacağım bir surat ifadesiyle, azarlar gibi) görmüyo musun, ne yapıyorum ben burda ?
- (yumruk tezgaha vurulur -ne sert ne hafif bir şekilde-.) hiçbir şey ! bir de üstüne bana fırça atmaya kalkışıyosun.
- ee yok... şey... siparişinizi alabilir miyim ?
- iki bikbik şu şöyle olsun bu böyle...
olay yaşanırken bütün kalabalık bizi izlemektedir. ben ordaki bir masada yemeğimi yerken, siparişi beklediğim sırada mutfağın arkasında durup bizi izleyen adamın kim olduğunu düşünürüm.
bu çok kısa süren diyalog sonrası bütün günüm, bütün haftam piç olmuştur(ama açık konuşmak gerekirse her insanın yapmak zorunda olduğu gibi hafifletici sebepler, olayın akabininde kimsenin hayatından birşey değişmediği gibi şeyler -ki muhtemel olan da budur- uydurarak kendimi avutmuşumdur.).üç kuruşluk asgari ücretle o gibi yerlerde eşek gibi çalıştırılmak kolay birşey olmasa gerektir.
ankara cepa şubesiyle çok müşteri kaybedecek kuruluştur.ilk kez bu şubede böyle bir olay yaşadım, diğer şubelerde, ağzına kadar dolu yerlerde bile herkesin ilk önce siparişi alınıyor, kimin siparişi geldiyse veriliyor.cepa şubesinde ise bir kişinin menüsü gelene kadar diğerleri sipariş veremiyor, kahve alacak olsa bile 10 dakika beklemek zorunda, kasa boşaldıktan sonra sizle ilgilenen çalışan bulmakta başka bir deneyim.bu kadar ilgisiz çalışanları bir araya toplamak kadar zor birşey olmasa gerek.
sonucunda mcdonalds'ın kahvesinin daha güzel olduğunu keşfetmemizi sağladı.teşekkürler burger king.**
soslarını parayla satmaya başlayan dangalak kuruluş. lezzetine diyecek yok ama hayatımda gördüğüm en aptal uygulamaya imza atmışlar ve iskender kebap'ın galibiyetiyle sonuçlanacak bir mücadeleye girmişlerdir. en azından iskenderde ilave yoğurt ve tereyağına para almıyorlar. ayrıca bir menüye maksimum 4 üctetsiz sos kuralıda vardır burger king'de. ketçap, mayonez, acı sos, sarımsaklı mayonez dışındaki tüm soslar 0.25tl'dir.
90'lı yıllarda Ankara Tunalı Hilmi caddesinde açılan şubesine gittiğimde Whopper Menü ve Onion Rings isteyip tepsime çatal koymadılar diye 20 dk tartıştığım fastfood zinciridir.
fakir ekşi sözlükçülerin sadece '25' kuruş gibi gülünç bir para için durmadan b.k attıkları süper kaliteli kurum. e tabi, adamlar hayatlarında yurt dışına çıkmamış ki. 25 kuruş için ağlıyorlar yarım saattir, vallahi üzüldüm lan.
