elma dilim patatesleri çok kötüdür. normal patatesleri de kfc ninki kadar iyi değildir. ama gel gör ki chickenburger ve steakhouse burger i için ölünür, ölünür.
ekleme: bilkent/real şubesinde soslar için 50 kuruş alınmaktadır. 25 kuruş değil mi sosları yaa!
kolanın 3te 1ine buz koyuyorlar onun için asitsiz oluyor crispy chicken inanılmaz güzel birşey bir de extra cheese eklerseniz mükemmel bir lezzet oluşturuyor
gordion avm'de çalışırken, mc donald's la hep kıyasladığım ve hep daha çok müşterisi olduğuna inandığım fast food şirketi. sebep olarak iki menüyü çok ucuza satıyor olmaları olabilir
burger king olsun, mcdonalds olsun ,değil yemek yemek ,önünden gecmek bile midemi bulandırmaya yetiyor.yanından gecerken o yag kokusu yüzünden midemin, nolur sakın yeme diye yalvardıgını duyar gibi oluyorum.
son zamanlarda kaliiteyi iyice bozmuştur. yanık burgerler, ücretli barbekü soslar, pişmemiş burgerler, artan fiyatlar ve rezalet bir eve servis ile hayal kırıklığına uğratmıştır bizleri.
evlere servis olayını yüzüne gözüne bulaştırmış fesfutçu.
öğlen yiyeceğim big king xxl'ı doya doya yiyebilmek için, sabah kahvaltısını her zamankinin 1/4'ü kadar yiyip geçiştirmiş, öğlen arasına yarım saat kala siparişi vermiş, anası güne gitmiş çocuklar gibi hamburgeri beklerken guruldayan karnım; sipariş vereli 1 saat olduğunu ve o aşşağılık herifleri arayıp hamburgerimin nerede kaldığını sor diyordu.
1,5 saat sonra patatesleri lastik, köftesinin yağının donmuş, içeceğin gazı kaçmış geldi. telefon açıp durumu bildirdiğim problem çözme ve analitik düşünme yeteneği kuvvetli yetkilinin önerisi geldi: "siparişinize hiç dokunmayın. ben size yenisini göndermeleri için talimat veriyorum."
3 km'lik mesafeden 2 saatte gelen siparişin yenisinin gelmesini beklemek için bir 2 saat daha beklemeye cesaret edemedim ve yedim.
2-3 ayda bir acılı whopper cheese tadılabilecek mekan. onun dışında uğramaya pek gerek yoktur. zaten bir ayağımız çukurda; kolesterol molesterol. neme lazım. öhhö..öhhö..
soslarınında paralı olmasından sonra imaj olarak zedelenmiş mekandır düşünüldüğü zaman hamburger bildiğimiz hamburgerdir gidenlerin çoğu sosları için gidiyordur işin garibi amerika'da ki gibi 20 çeşit sosu varmış da bundan dolayı paralı yapmaktadır sosları, parasında değilim de sos çeşidi çok az be abi.
sabahın sekizinde, üçlü sistem dedikleri; üç ayrı kaba su doldurup temizlik yapıldıktan sonra el değmemiş o suları lavaboya döken insanların oluşturduğu, kimseninde çıkıp "yahu arkadaş bu nedir?" demediği gitmenizi tavsiye etmediğim kuruluş...
doktorum, bir kızı alıp burger king'e götürmediğim için özgüvenimin yerlerde olduğunu söylüyor ve korkularımın üzerine giderek bir kızı alıp burger'a götürmem gerektiğini söylüyor.
elinden telefonunu ve çantasını düşürmeyen, bol kahkaha atan ve ağzını ayıran bir tiki arıyorum efenim, lütfen, benim için ölüm kalım meselesi bu... hamburgerleri de benim istemem gerekiyormuş...
hadi sosyal mesajı bir kenara bırakalım, çok güzel lan. hele de gta san andreas'tan sonra falan çok iyi geliyor. zenci olup hamburger olsun, tavuk kanadı olsun... yiyesin geliyor. arkadaşlarla burger king'de oturup cj gibi konuşmak kadar eğlencelisi yok, valla bak. "whatchoo talkin about homie?" falan diyoruz böyle. millet bakıyor ne yapıyor bu salaklar diye. sonra bir arkadaş müzik veriyor. metalci olduğumuzu hatırlıyoruz. "bu kadar yeter beyler lütfen" diyor. utanıp önümüze dönüyor ve viking torunları olarak big kinglerimizi yiyoruz. big king. adı da viking'e benziyor bak.