şuan türkiyenin en iyi yerli golcülerinden biridir. kimsenin buna birşey dediği yok. ama karakter sıkıntı. hala arenada koydu beşiktaş inledi diye sızlananlar var.
az empati yap bugün manchesterda 90da bi futbolcu kendini yere atsaydı hakem penaltı verseydi ne yapacaktın?
daha sert yorum yapıp kırıcı olmak istemiyorum ama bazı mallar laftan anlamıyor.
empati gerektirmeyen adam. kendini atmasını konuşup ordan varsayımlarla yola çıkacaksak o zaman manchester'da verilmeyen penaltıyı da konuşucaz, anelka'yı da konuşucaz, luciano'yu da konuşucaz, aziz yıldırımı da konuşucaz.
burak: (kendini yere atar) olmadı dimi?
hakem: (kafasını sağa sola sallayarak) sarı kart!
burak: yok olmadı bu sefer. taktıramadım.. hızlı gitmeyeydi olurdu yine de çok hızlı geçti herif.. olmadı olmadı..
hakem: ...
burak: (elini uzatır) kaldırıversene hacı.
olum, 1-0 öndeyiz, golünü atmışsın, maç bitecek birazdan, niye kendini rezil ediyonlan?
biz mi galatasaraylıyız yoksa burak için "kral" diyenler mi bilmiyorum.
tamam gol atıyor eyvallah daha ne yapsın da. bu kadar mı oyuncu olur bir futbolcu. bu akşam en az 4-5 kere kendini boştan yere saldı. ispanyol hakem sonunda durumu çaktı da sarı kartı yapıştırdı.
arkadaş sen niye ikide bir beleşten faul kazanmaya çalışıyorsun. pozisyonu takip etsen belki gole gidecen ama yok, ille hakemi aldatmaya müsaitse pozisyon, at kendini yere. böyle golcümüz olacağına gidelim 9 tane yiyelim rekorumuz olsun avrupa'da!!!
attı: hem golünü, hem kendini... manu maçında Ne güzel golünü atmışşın mübarek, ilk fırsatta bırakmasan ya kendini yere. 27 yaşına gelmişsin, kariyerinin zirvesini yaşayacağın dönemler, boşuna kendini yaftalatıyorsun.
hala daha ısınamadığım adam. yakışmıyor sanki galatasaray'a. neden böyle anlamış değilim. sanırım asil bir futbolcu imajı vermiyor. galatasaray'lı futbolcu duruşuna sahip değil. isterse şampiyonlar ligi gol kralı olsun, yine de sevemeyeceğim.
Adamın attığı ve arttırdığı her gol rakip kaleye giriyor, şikeci biraderlerden hemen ses geliyor.
Bir de emek filan demezler mi, lan yüzsüzlüğün de bir sınırı olur be.
20 kasım manchester maçında penaltı için kendini yere atmış ve hakemin koşa koşa yanına geldiğini görünce '' göster amına kodum kartını, cidden hiç inandırıcı yapamadım'' demiş ve şlak diye alnının çatısına sarıyı yemiştir. işte böyle centilmen, işte böyle efendi bir futbolcudur ve ne zaman gol atacağı hiç belli olmaz. herkesin ayağa kalkıp '' hadi burak, yürü olum, hadi bebeğim, hadiiğğ '' diye bağırdığı an allah ne verdiyse abanıp topu tiribünlere yollar. buna keza çekirdek çitletip çay içerken pursfffff o da ne? gol olmuştur. top muhakkak onu bulur. böyle giderse de türkiye'de paso gol kralı olur. şanslı işte. ballı ibne.
5 gol atınca mayosunu giyip yüzebilecek futbolcu değildir. 100 gol atsa da mayosunu giyip yüzebilecek oyuncu değildir. evet gol attığında seviniyoruz. ama kendini yere attığında utandığımız kadar utanmıyoruz yenildiğimizde. kralsa kral gibi yenilsin.
galatasaray'lı olmak için önce efendilik, sukünet, dürüstlük gerekir.
galatasaray formasını giymesine rağmen melo, engin baytar, burak yılmaz bu takıma yakışmamaktadır. ne kadar gol atarsa atsın, kendini yere attığında, attığı bütün gollere rağmen o kadar itici oluyor ki bu burak yılmaz.
adam gibi oyununu oyna, yeniliyorsan da yenil. biz gerçek galatasaray taraftarları iyi oynayıp yenilsekte yenmiş kadar seviniyoruz. çünkü biz galataray'ı galatasaray olduğu zaman seviyoruz. maç kazandığında değil.
lugano ve emre'yle bir tutulan kişi. tamam insan aptal olabilir, geri zekalı olabilir ve hatta ebleh olabilir ama lugano-emre vs. burak yılmaz yapmaz. burak yılmaz kaç hakeme saldırdı, kaç rakibine boğazını keserim işareti yaptı? ne yapmış kendini yere kolay bırakıyormuş? o zaman alex'e niye ses etmediniz. ve bu çocuğa hırsız diyenler (bana göre de emek hırsızı) şikecileri hala ölümüne destekliyor.
dün gece oynanan manu maçında karakterini bir kere daha ortaya koymuş ve rakip ceza sahası ve çevresinde en az üç kere kendini yere atmıştır. bunun adı düpedüz ahlaksızlıktır! vallahi bu hallerini gördükten sonra takımdan (beşiktaş) gönderildiğine şükrediyorum. yok hani türkiye liginde yiyorsun bu boku, tamam hadi bunu anladık diyelim. nasılsa penaltı verilir, düdük çalınır. lakin avrupada bu boku neden yediğini bir türlü anlayamıyorum. yediği o sarı kartı birilerinin bu çocuğun gözüne sokması gerekiyor. (göz dediysem kaş yapmak için değil.)
yazık vallahi yazık. türk futboluna yazık..
türk futbolunun efsane futbolcuları denince, herkesçe saygı gören ve oynadıkları takımlardan bağımsız olarak adı rahmet ve minnetle yad edilen yüzlerce efsane akla gelecektir. ve bu efsanelerin hiçbiri kendilerini yere atarak efsane olmamışlardır. şimdilerde ise futbolumuzun daha pahalı ayakları ve milyon dolarlık sözde yetenekleri var. evet efendiler eskiden; efendilikle, doğrulukla ve dürüstlükle efsane olunurmuş. bugünse; kazanmak için omurgasız dolaşan herkes kral olmuş... halbuki daha iyi futbolcu olmak için illede kazanmak gerekmiyor...
"Oynanan bir maç sırasında rakip takımın bir oyuncusu öyle sıkı bir tekme atıyor ki Vedat Okyar can acısıyla bir anlığına zerafeti falan unutup küfür ediyor. Oyuncu hemen öğretmene şikeyete giden bir talebe gibi hakemin yanına koşuyor. Hocam, Vedat bana küfür etti!
Hakem de bir efsane: Doğan Babacan. Vedatın küfür edeceğine ihtimal vermiyor ama yine de yanına gidip soruyor: Vedat, sen küfür ettin mi falancaya!
Vedat duraksamadan: Evet, ettim diyor.
Doğan Babacanın eli cebine gidiyor. Geri geldiğinde o el bir kırmızı kart tutuyor. Havaya kalkan kırmızı kart tüm stadı şaşkınlık temelli bir sessizliğe gömüyor. Olacak iş değil Beyefendi Vedat kırmızı kart yiyor. Üstelik yediği tekmenin üstüne, tatlı niyetine
Tezcan arkadaşının yanında tüm olan bitenlere şahit olmuş. O da şaşkınlık içinde:
kendisini yere atmasını savunan yok en kısa sürede vazgeçmeli bundan ama sırf bu huyu da bir adamı karaktersiz, yeteneksiz, hırsız yapmaz. aksine maç sonrası yaptığı konuşmalara bakarak çok mütvazı, çok düzgün bir adam olduğunu görüyorum ben. dün gece luiz adriano' nun attığı gole bakın önce, dün gece manchester' ın en iyisi olan welbeck' in takımına kazandırdığı efsane penaltıya bakın önce, kaleye giren topu çizgide elle çıkaran ali güneş' in maç sonunda ''top elime çarpmış olabilir'' açıklamasına bakın önce, veli kavlak' ın kendi ayağına takılıp düşmesinin akabinde hakemin verdiği penaltıya ses etmemesine ya da futbol tanrısı maradona' nın elle attığı gole, zidane' ın rakibine attığı kafaya(materazzi olayındna bahsetmiyorum, juventus formasıyla da yaptı) ne demeli ya da?
ben cevap vereyim; hoş değildir ama bunlar oldu diye de kimse ahlaksız ilan edilemez. bunlar o anlık şeylerdir. hoş değildir kabul ediyorum ve burak atıyorsa kendini hakem sarıyı vermelidir, burak ayıp etmektedir, yapmamalıdır, vazgeçmelidir eyvallah hepsine ama buradan yola çıkıp da durmadan burak' a bok atanlar ancak burak' ın başarısını çekemeyen kıskanç insanlardır. sosyal medya üzerinden burak' ı yıpratmayı amaçlamaktadırlar hepsi bu. çünkü bir türlü kabul edemiyorlar haksız çıktıklarını, bir türlü kabul edemiyorlar burak' ın gelişimini.
burak bunları okumayacak elbet ama olur da okursa diye 2 şey istiyorum burak' tan. 1- bu eleştirilere kafanı takma ve işine bak çünkü tek amaç seni yıpratmak. 2- kendini yere atma çünkü bir futbolcuya hele ki bir krala hiç yakışmıyor bu.