Bugünkü cuma hutbesinin hedefinin 15 Temmuz denmeden fetö olduğunu anlamadım. Emeklilere Yapılan bu haksızlık beni bu kadar mı menfaatperst yaptı edebiyatçı olarak bu kadar yanlış düşündürdü.
geçenlerde buradan bir kardeşim bana "hağyırrrr hutbelerde asla siyaset yapılmıyorrrrr" diyordu. nereden aklıma düştü bak şimdi gene hay allah..
bakırköy "müftüsü" tüm cemaat karşısında oturmuş halde iken elinde mikrofon gözümüzün içine bakaaa bakaaaaaa akp nin yenikapı mitingine katılmamız gerektiğini söylemişti yıllar evvel. sorsan asla siyaset sokulmuyor camilere. zamanında böyle böyle oldu deyince de seni deli yerine koyuyorlar hayal görmüşün sen demeye getiriyorlar.
17-25 aralıktan sonra 1 ( bir ) defa bile hırsızlıktan yolsuzluktan bahsedilmemişti yıllarca. şimdi cehapede bir şeyler çıktı ya diyanet bir anda hırsızlığın yolsuzluğun nasıl da büyük bir günah olduğunu hatırlayıverdi..
özenle hazırlanmış hutbe. sözleri ben lafı ortaya söylüyorum üstüne alınan alınsın tarzındaydı. eğer cuma farz olmasa bu tür hutbeleri duymamak için belki pas geçerdim camiye gitmezdim. şu çağda hutbeden hoca söyleyince yaptığı yanlışı düzeltecek insan varsa gitsin kendini köprüden atsın. herkes her şeyi öyle iyi biliyor ki şeytanın götüne anahtar uydururlar. ama işi camiye hocaya vaaza hutbeye dökünce olmadı. çok uzun yazarım da neyse.