baba.
annemi yavaş yavaş çürüttün.
abimi ablamı.
ben izin vermedim. pek ilgilenmedim seninle. etrafımdaki herkesin sana karşı duyduğu öfkeyi ben bastırdım. iyilik bile yaptım sana yani.
iyi ki uzak durmuşsun benden.sana hiç ağıt yakmadım.senin için hiç ağlamadım.belki ben hayırsız bir evladım ama sen.. hoşçakalma baba. annem gözünün önünden gitmesin.
hoşçakalma baba. o içine her şeyi yazdığın defterinin sayfalarını ben yırttım. keşke annemin hayatına hiç girmeseydin.
ellerini havaya kaldırıp "ne olur allah'ım şu kızı yola getir" diye dua ettiğini gördüğüm gün istediklerini kabul etmeye başladığım günle aynı gündür.
babacım, sen üzülme diye yaptığım hiçbir şeyden zevk alamadım. sen kırılma diye belki de şimdi senin seçtiğin hayatı kanayarak yaşıyorum. buna rağmen sana hiç kızmadım.
belki bir gün her şeyin karşılığını sunan kader, bana da bu iyi niyetime karşılık iyi davranır. ne dersin baba? sence ben de gülebilecek miyim bir gün?
gittiğin haftaya 2 yıl olacak. nasıl geçti bende bilmiyorum. öğrettiğin şeylere sadık kalmaya çalışıyorum. kitaplarınla yaşatıyorum seni içimde. kitapların üzerine aldığın notlarda buluyorum seni. sakinliğini, sabrını, hep neşeli oluşunu özlüyorum. çiçeklerinde kurudu. çok uğraştım solmasınlar diye ama beceremedim. sen gittin her şey değişti ama içimdeki sen hiç değişmedi, sadece bunu bil.
ilk aşkım..
hatırlıyor musun hayatımda aşık oldugum ilk erkek beni terk etti, şimdi ikincisi de aldattı, söyle ben artık nasıl güveneyim diye sormustum sana..
aglamıstın sen de..
yalan olmadıgını bildigin icin aglamıstın. sucunu kabul ettiginden..
yıllarca görmedin yüzümü, ben de seninkini tabi..
şimdi yeni yeni tanıyorum ya seni.. bana gösterdigin özveriye katlanamıyor ya sevgili karın.. haklı oldugu yanlar da olabilir aslında ama ne bileyim.. cok mu sence bu bize?
peki cok mu zor azıcık merak etmek? ilgilenmeyi istemek yetmiyor sadece, cok mu zor ugrasmak?
hep kendi ayaklarımın üstünde duracagımı bildiginden mi basımın caresine bakmamı beklemen her zaman?
ben basımın caresine bakarım da, ya bir gün koparsak?
seviyorum seni be baba..
senin gibi biriyle evlenmek istiyorum hatta..
ama lütfen o karısından cok cocuklarına aşık olsun tamam mı?
evde para olmadığı zaman, millet okulda hamburgerler, sandvinçler yiyorken benim oğlum bakmasın diye elalemden utanarak sıkılarak borç isterdin. bugün aynısı olsa yine yaparsın. bundan adım gibi eminim. Allah seni başımızdan eksik etmesin. amin
sevgili babam eğer diplomamı birkaç gün daha getirmeyecek olursan üniversiteye bu sene kaydolamayacağım ve seneye benimle beraber seni de sokacağım o sınavlara haberin olsun. ellerinden öperim.
babacığım. bak babacığım diyorum saygım sonsuz. sen önceden böyle değildin noldu anlamadım ki. sigarayı bi bıraktın sonra sıçmaya başladın ağzımıza. ulan adam her şeye mi sinirlenir. her detaya bu kadar takar mı insan kafayı. seviyoruz seni ailecek ama sırf gıcıklığına düşüncelerimizin kararlarımızın tam tersi fikirleri savunma be adam. yakışmıyor yahu. komik duruma düşüyosun...
nerden başlayacağımı bilmiyorum belki bunları sana asla söyleyemicem ama bak baba içimden geçenleri iyi dinle
çok hata yaptın bunu bir kez kabullen,söylediklerim, anlatmaya çalıştıklarım çok dramatık yarı absürt türk filmleri gibi ama dinle
aç bıraktığın bile oldu hemde varlık içinde sen son model arabanla yanındaki o kadınla tatile giderken annem ateşi düşmeyen kardeşime ilaç alamadığı için ağlıyordu bende annem ağlıyor diye...annemi çok dövdün bir çocugun annesini tanıyamayacağı hale gelene kadar, çok küfür ettin çok bağırdın ben hala geç saatte kapı çalınca yorganın altına saklanırım biliyormusun, sen eve geç saatte alkollü gelince kardeşimle hemen uyuyor numarası yapardık bunu da bilmiyorsun hatta o kapıya arkadasını dönerek yatardı sen anlarsın diye ben kapıya doğru yatardım uyumadığımızı anlarsın bizi uyandırır "artık tövbe ettim bak et tırnaktan ayrılırmı siz bizim için çok değerlisin" nutkunu dinlememek için,kapı çalınca kalbimin gürüktüsü duyulacak diye nefesimi tutardım ben.
sen gene gitme diye sabah erkenden kalkar arabanın amblemini dikiş ipi ile elektrik direğine bağlardım sonra uyur uyanınca gittiğini görünce ben ip bağlamasını bilmiyorum diye kendime kızardım en büyük derdim o olurdu ne yapıp ne edip o ipi bağlamayı öğrenmeliyidim sonra gidersin yoksa. ben gene babasız kalırdım, hem sen bunu hiç bilmezsin ben o kadar küçüktüm ki ölünce tekrar hayata gelince sen benim babam olmazsın diye ağlardım gizli gizli
okuldan beni alan bir babam olmadı,okulumuzla hiç ilgilenmedin ama bir kere eve dönerken okulun çıkış saatine denk gelmiştin beni görmüştün çantamı almıştın ve eve beraber dönmüştük ya ben onu da hiç unutmadım.çok düşündüm acaba hiç mi sevmiyorsun bizi diye ama yok seviyordun nasıl sevmezdin sadece büyü yapmışlardı babaannem öyle demişti.hep dua ederdim bütün paran bitsin diye arabalarında satılsın o kadın da ölsün diye. o kadın öldümü bilmem ama sen onu baskası ile gördün diye dövüp eve getirmiştin annem basın belaya girmesin diye o kadına pansuman yapmıştı hatırlıyorum o akşam ellerim çok üşümüştü benim hemde yaz olmasına rağmen.sonra paranın hepsi bitti nasıl bitmesin hazıra dağ dayanmaz hem yazlık ev hem kışlık ev hem onun arabası şöförü hem seninki...o da seni bıraktı hem napsın seni parasız böyle olacaktı zaten ben biliyordum geri gelecektin, geldin herşeye sil baştan başladın sonra elinde kalanlarla yaptığın fabrikanın bahçesinde çay içtik çok güzeldi senin her taşında elinin izi olan fabrikada, ozaman da çok yoruluyorsun ölürsün diye korkardım hep.sonra bir sabah gelip seni aldı sivil polisler ben uyuyordum camdan baktığımda 2 dev gibi adamın yanında küçücük kalmıştın cüce diye düşünüp gülmüştüm nasılsa akşama gelcektin...yok be adam öyle olmadı gittin gelmedin uzun süre senden sonra fabrikada satıldı evimizde,hani sen olmadığında elektrik borcundan dolayı karanlıkta oturup annem kardeşimle kar yağışını izlediğimiz ev. annem en çok ona üzüldü, en çok ona ağladı, karnımızı doyuracak parayı kazanıyordu annem el işi yapıyordu soyadını verdiğin apartmanın merdivenlerini yıkıyordu biz üzülmeyelim diye aman kızım nolcak burdakiler akraba baskasına gideceğine bize gelsin utanma diyordu, ben hiç utanmadım ama kardeşim cok üzüldü o erkek cocugu baba idolüne ihtiyacı vardı camdaki sahibinden satılık yazısını hergün koparırdı küçücüktü hem okul cantasını bile gazeteden almıştık üzerine de noel baba yapıskanları yapıstırmıstık süslensin diye kendimi geçtim ama onun hiçbirseyi olmadı ondandı ergenlikteki bütün asiliği...
sen gittin uzun süre cezaevinde kaldın ya işte ben en çok o zaman üzüldüm,kolum kanadım kırıldı sana kızdığım bütün günlere nalet ettim aç kalayım ama babam olsun diye ağladım hep tv de cezaevinden yollanan mektupları okurlarken çok ağladım, o mektupta ben kapalı alanda değilim kimi zaman boğazda çay içip istiklalde yürüyorum diyordu sende böyle düşünüyormusun diye geçerdi aklımdan.telefonda unutup sen nerdesin diye sorunca gülerdin heykeldeyim az kaldı diye,sucun olsaydı yaram hafiflerdi belki, en çok senin yüzünü unuttuğum için ağladım ben ulan insan babasının yüzünü nasıl hatırlamaz,kısa boylu kel fodul şirin birşeydin ama yüzün nasıldı? gözlerini hatırladım sadece bir de bize sarılışını hasret kalmış gibi koklayışını.sonraki yaz teyzemlerin yanına gittik ev olmadığı için babannemde kalıyorduk ya ondan sonra hiç bilmediğim bir yerde hiç bilmediğim insanlar arasında ben ölüyordum baba nefes alamadım içim kanadı çok sen yokken ben lise 1 öğrencisiydim...sonra geldin tabi parasızlıktan duruşmana gelememiştik o başka ama o gece geldiğinde anladım ne kadar değerli olduğunu uzakta olsan bile varlığınla yaşadığımızı annem sevinçten ağlıyordu kardeşim şaşırmıştı çok sonuçta 7. sınıftaydı...
şimdi sana kızgın değilim hemde hiç... valla bak cok kırgınlıklarım oldu çok ağladım ama en ağırı sensiz kalmaktı ah be babam sensiz kaldığımda o kadar eksik kaldım ki hala tamamlayamadım ben bunu. benim bütün yaralarım çocuklugumdan benim bütün yaralarım sensizlikten oldu...ne kendim sarabildim yaralarımı ne de başkalarının dokunmasına izin verdim o yaralarıma...
sabahları işe giderken "güzellik uyan geç kalcaksın" diye seslenmen var ya işte bu yetiyor bana ulan diyorum sonuçta aslan gibi babam var arkamda beni üzmelerine izin vermez asla. sen olmadığında manyakça bir koruma takıntısı aldı beni hem annemi hem kardeşimi hem kendimi ama artık o korur beni sırtımı kollamaya gerek duymam artık babam kollar beni, cocukluktaki gibi aslan babammm,benim babam...bak büyüdüm artık öküz kadar oldum iyi evlat oldum hep okudum iş güç sahibi oldum çok para kazanmıyorum ama olsun senin paran olmadığında ne yapıcam ben demene gerek bırakmıcam seni söz bak, oğlunda askerden geldi baba zaten iri idi şimdi dev olmuş boyu benim 3 katım. okumadı ama olsun o da senle 2 sohbet edince gözlerinin içi gülüyor ben bunu görüyorum... herşey geride kaldı izleri var ama onlarda önemli değil ben neleri atlattım...sana hiç kızgın değilim seni herseyden cok seviyorum inan buna,annemde kardesim de öyle,bizi sakın bırakma. sen evin duvarlarısın sen olmazsan çıplak kalırız biz...
ayrıca baba akrabalarından bir bok olmaz haberin olsun...
eh be baba. sana kız gibi araba buldum. gecemi gündüzüme kattım. kazasız vuruksuz araba aldım.
bana anahtarı verirken sen kaza yaparsın sen hız yaparsın diye vermekte tereddün ederdin.
sonra öğrendim ki, sokakta yani şehir içinde biri ile kaza yapmışsın. bugün de geri geri gelirken tamponu dokundurdum hafif tık diye ses geldi dedin. hem de gülerek söyledin. gitti baba arabanın kızlığı. ben onu satsam kazasız vuruksuz diye nası satıcam!?
sorsalar ne derim?
abi bakire ama ters ilişki yaptı sadece mi dicem. off kendimi pezevenk gibi hissettim..
ilk sevgilileridir ya babalar kızlarının,
en ve tek güvendiğim erkeksin belkide babam,sevgili babam,sevgilim babam,bıyıklı tentenim.
işin içinden çıkamadığımda tek bir sözcüğün (babaaa) yettiği kahramanımsın.
hep olduğu gibi herzaman olacağı gibi en güçlüsün en yakışıklısın en cesursun en babasın.
koce elli koca yürekli insan,herzaman benimle ol diye dualar ettiğim insan,yokluğunun düşüncesi yüreğimi sıkıştıran insan.
baba sıfatına en çok yakışan insan..
hep benimle kal bana etipuflar,yoğurtlar al.. seni seviyorum babam
bu yazıları okumayacaksın belki ama senden nefret ediyorum. kusura bakma ama bunun sorumlusu sensin. 30 yaşıma geldim ömrüm geçiyor gidiyor ama bu kadar zamanda senden 30 kuruşluk fayda görmedim. biliyorumki sokaktaki it benden daha fazla kıymetli senin gözünde ama napalım insan ana babasını seçemiyor. bende senin oğlun olmak istemezdim.
evim yandı beş kuruş faydan olmadı, hapse girdim avukat bile tutmadın, çocuğum oldu görmeye gelmedin ben 1 haftalık veledi sana göstermek için 1500 km yol yaptım. karımı zaten hiç sevmedin ama mutlu ol bak böyle giderse 1 yıla kalmaz boşanırız. sende iki oğlum babasız büyüyünce mutlu olur kıçına acem kınası yakarsın.
ha bak bide haberin olsun burdan sonra en boktan yere tayin olacağım ki beni göremeyesin, istesen bile hemde. hem belki orada geberir giderim de senden kurtulurum. senden nefret ediyorum. ölürsem falan beni memlekete de gömmesinler ki sen mezarıma falan gelip zırlamayasın.
ulan- afedersin babacığım öyle demek istemedim- baba bu kadar herşeyi bilmek zorunda mısın ? birşey hakkında da bilgin olmasın, bilme yahu... ama olur mu sen herşeyi bilen adamsın, herşeyden en çok sen anlarsın. hakikaten de öyle, her boku sen biliyorsun, herşey hakkında bir fikrin var, zekana hayranım. iyiki varsın, yoksa biz sensiz ne bok yerdik.
peder oralar nasıl? buralarda sensiz yalnız kaldık azcık. ama azcık, ölürken bile sitem etmedin biz de senden kalma barışık yaşamayı başarıyoruz. parayı bulan adama rastlarsan... neyse anladın. hoşçakal. gerçi kalan biziz.