Çamlıhemşin'in laz köylüleri, 50 yıl boyunca Çin'e savaş ilan etmişler.
Çin'den tık yok.
Yıllar sonra Çin, köye elçi gönderir ve savaş ilanını kabul ettiklerini bildirir.
Köyün akil insanları, bir çadır kurup toplanırlar.
Gençler de hevesle çadırın çevresine toplanırlar.
Gelgelelim köyün akilleri bir gün, beş gün, bir ay, iki ay olur ancak, hala sonuca varamamaktadırlar.
iki ayın sonunda gençler, akillerle alay etmeye başlarlar.
Bir akşamüstü, hacet gidermek için çadırdan çıkan köyün en saygını Temel'e, gencin biri alay ederek,
"N'oldu, maçanız yemedi, değil mi? iki aydır düşünüyoruz, düşünüyoruz, demektesiniz." deyince,
Temel, "düşünüyoruz zekasız uşak, o kadar çinli'yi nereye gömeceğimizi düşünüyoruz." der.
Kendine güvenin demeyeyim de, imanın buncasına şapka çıkarıyorum.
mete han'ın söylediği rivayet edilen sözdür. tümü şöyledir;
türk ordusu ile çin ordusu savaşa hazır beklemektedirler. başbuğ sayıca çok daha kalabalık olan çinliler'e düşünceli gözlerle bakmaktadır. yanındakilerden biri sorar:
