temmuz yaklaşıyor... yine 12-13 bölüm yapacaklar ve her bölüm, üzerinde düşünülmüş, oya gibi işlenmiş, hiçbir mantık hatası ya da fuzuli cümle barındırmayan ve laf olsun diye çekilmiş bir tek sahnesi bile olmayan koca bir sezon geliyor.
haziran ayında baştan bi daha izlenir be bu dizi!
diziyi izlememiş olan arkadaşlar için son çağrı...
ülkemizde (türkiye) pek tutulmamış bir dizi. ama buna rağmen (aslında rağmen demek yanlış, bir şeyi değiştirmez bu durum) son zamanların en iyi dizileri arasındadır. oyunculuk ise tavan yapar bu dizide.
en iyi yabancı dizilerin başında gelir. imdb'ye baktım da, 9.3 puanı varmış. bence çok iyi oldu çok da güzel oldu. dexter ile eşit puanları. ikisine de değer.
Bir adamın nasıl değişebileceğine an ve an şahit olabileceğiniz, yarı profesyonel makine ile çekilmiş Amerikan yapımı bir dizi.izlemekteyim ve müdavimi oldum.
şöyle anlatayım, 1 hafta içinde yetiştirmem gereken 60 sayfalık çeviriden ve bitirmem gereken projeden alıkoydu beni, işimden gücümden uzaklaştırdı, dünyayla irtibatımı koparttı breaking bad. öyle bir şey ki durduramadım. oysa sadece 1. sezonun 1. bölümünü izlemeye niyetlenmiştim. aradan 3.5 gün geçmiş, 3 sezon bitti * çok şükür. şimdi işime gücüme dönebilirim. işte breaking bad öyle bir şey. insanı ele geçiriyor.
temmuz ayına kadar bu boşluğu ne ile dolduracağız diyen tüm breaking bad izleyicilerine 2 önerim var. the wire ve shameless. özellikle the wire ilk 2-3 bölümü ile "bu ne la" ve benzeri tepkilere yol açabilse de, lütfen diziyi hemen yargılamayın ve toplam 5 bölümlük bir şans tanıyın ona. bu dizi bir başka başyapıt. tekrar söylüyorum, en az 5 bölüm izleyin, sonra zaten bırakamayacaksınız.
sakin başlayan, ara ara aksiyon yaşatan ama genellikle durağan ilerleyen ve bu durağanlığın beni uyutmayıp final dönemlerinde - bi bölüm daha diye kıvranıp başından kalkamadığım dizi olmuştur.
yeni sezon bölümlerinin yaz ayında başlayacağını duyunca bi fena oldum.
- bi bölüm daha olaydı iyiydi.
klişelerden uzak harika bir senaryo ve olay örgüsüne sahip. görüntüler, oyunculuklar olağanüstü. karakterler özgün ve oturmuş. o kadar gerçekçi ki anlatacaklarının bitmeyeceğini görüyorsunuz. en önemlisi bütün bunları gözünüze sokmadan, yapmacık ya da cevabı olmayan sorular sorarak bir merak uyandırma yoluna gitmeden beceriyor. hele o başlangıç müziği yok mu hastasıyım.
birinci sezonunu yeni bitirmiş olmamama rağmen bu kadar geç fark ettiğim için üzüldüğüm dizidir. Ne dizisi be. Baş yapıttır o. Tek kelimeyle harikadır. Mutlaka izleyin.
hayatımda izlediğim en güzel dizi bu dizidir efendim. tam bir karamizah örneğidir. oyunculuklarıyla, kurgusuyla, senaryosuyla hatta müzikleriyle bile efsane bir dizidir. izlemeden ölmeyin .
Ek olarak yeni sezonu nasıl bekliycez temmuza kadar orasınıda bilmiyoruz.
s03e06
--spoiler--
o karavan sahnesi neydi öyle beee....
bir an dedim şimdi bitti işleri karavanın içinde sap gibi bekliyolar, bir yandanda hank baba karavanın kapısını zorluyo ulan nasıl kurtulacaklar nasıl nasıl derken yine walter abimizden zekice bir plan geldi ve kurtuldular, şimdilik tabi....
ayrıca jesse sen ne salak adamsın lan hep abimizin başını derde sokuyon olmuyo kendine bi çeki düzen ver kardeşim...
ha bir de skyler kusuruma bakma ama sen tam bir orospusun ne yatıyon lan elalemin adamlarıyla gerçi yat istediğinle zerre kadar umurumuzda değil ya abimize saygımızdan söylüyoz...
--spoiler--
