aradan yirmi yıl geçmiş olsa bile, adını duyduğumda, yarın sanki okula gidecekmişim gibi hissetmeme sebep olup, içimi daraltan dizidir. çocukken şükrü'cüydük. hayatı tanıyınca, tak tak sedat'ı da anladık. adam ekmeğinin peşinde. iyi aile babası şükrü, alkolik ve zayıf karakterli, sırtını karısına dayamış cemil, herkesin yüzüne gülüp arkasından konuşan ama özünde iyi olan kapıcı cafer, anasını boyayıp babasına satabilecek köy kurnazı yengeç hüseyin, hayatı takıntılarla dolu, sürekli birileriyle didişen emekli sabri bey, magandanın önde gideni ama tertemiz yürekli katil yavuz... hepsi hayatın içinden, çok tanıdık. yalaka ergun'u da unutmamak lazım.
pazar akşamının vaz geçilmezi sokaktan çamurlu halde eve gelip anneden fırça iyip doru banyoyaya gidilirdi banyodan çıkınca tırnak keserken seredilirdi
tırnak keserken başka dizi izlemezdim öle bi bağımlılık yapmıştı bizimkiler dizisini serederken illa tırnak kesilcek arkadaş.
bitiş jenerik müziği ile birlikte annemin banyo sobasının suyunu ılıştırmak için güğümden "güp güp güp cısss" efektiyle su ılıştırmasını aklıma getiren dizi.
millete yumuşak yumuşak kayma hayalleri kuran halis adında yaran bir karakteri de vardır, ali'nin bundan testosteron nakli yaptırması lazım, onda da bir o kadar eksik, ot gibiydi oğlan.
tartışmasız bu ülkede çekilmiş en iyi dizidir . korkunç gerçekçiydi ve bu gerçekçiliğin içinde büyük bir komedi ve biraz hüzün barındırıyordu . sanki her gün bizimle birlikte apartman katlarını iniyorlardı , bizimle tartışıyorlardı . hayatın ta kendisiydi . özledim . bittiğinde hayatımdaki pek çok kişi ölmüş gibi hissetmiştim . dizi tarihimizin en komik karakteri olan halis' e ayrı hastaydım . dizide ölçülü bir samimiyet vardı .
o zamanlar daha iyi diziler vardı , alternatif çoktu . ayrıca pazar banyonuza sokayım , onu pazar banyosu başlığında yazın . siz pazar günleri banyo yapmasanız da bu dizi güzeldir . sizin çocukluk hatıralarınız olmasa da bu dizi güzeldir .
1989'da tren yolculuğu ile başlarken istemeden bu yolculuğun çok uzun * olacağını ihsas etmiş dizidir.
klişelere fazla abanmasına karşın kendi içinde tutarlılık göstermiş hatta kendi klişelerinin pek çoğunu kendisi icat etmiştir.karakterlerin yaşamın içinde çok tanıdık olmasıyla beraber kendine has özellikleri, tavırları vardır.
(bkz: benim adım cemil)
(bkz: sevim koş katil'in eseri intihar ediyor)
(bkz: ah ruknettin görüyor musun şu damadının yaptığını)
(bkz: cıvık babam afedersin)
(bkz: oynatma şu ellerini komşu! adamı hasta etme sabah sabah!)
(bkz: tak! internetten cızz anında londra, anında tokyo borsası)
(bkz: tutuyorum zaptı!)
(bkz: kırarım boynuzunu iblis!)
geleneksel sol özelliklere yakın durmasıyla beraber iddia edildiğinin aksine; apartman görevlisi cafer'le gülsüm, odacı abbas'la karısı hacer hanım,ulviye'nin yardımcısı ayşe,yandan çarklı halil ve karısı sultan hanım gibi, muhafazakâr kitleyi yansıtan karakterlere ve bir adet koyu milliyetçi- alaman bozuntusu- * aileye de sahiptir.
sadede yanaşırsak zamanında çekilmiş canlı dönem dizisidir.
ha bu arada:1976 yapımı kapıcılar kralı'nın senaristi, sosyolog umur bugay tarafından tasarlanmıştır.
