karşıdakini değiştirmeye çalışmadan, yermeden, yargılamadan sevmek, ona saygı duymak ve onu öyle kabul etmektir. en güzel örneği de cnbc-e kanalındaki "desperate housewives" dizisindeki ana karakterlerin birbirleriyle olan ilişkileridir.
herkesin yapamayacağı eylemdir . insanlarda değiştirme iç güdüsü vardır . ama şunu anlayın artık bir insan yedisinde neyse yetmişinde de odur . boşa değiştirmeye çabalamayın .
türkiye' de nadiren görülendir. farklılıklar eleştirilir. kitap okuyana '' hava atan artist '', yalnız kalmak isteyene '' başkasını küçümseyen havalı '', güzel bir kadına, onu beğendiği için gülümseyen erkeğe '' abaza '' denir. kemikleşmiş görüşler korunur, ego şişirilir, farklı açıdan bakan ve yaşayan deliler gibi değiştirilmek için uğraşılır. sonuçta ipler kopar, insanlar yorulur, kırılır, üzülür. koskoca bir öfke elde edilir.
ego yüceltilir, herkes kendini düşünür, hiçbir şey olmamış gibi başkalarının ruhlarına basıp ilerlemeye devam edilir. normal karşılanır üstelik. '' herkes aynı olamaz ki... '' diye düşünülmez. erkek müzisyen, sporcu, fırlama kibri bunun düşünülmesine zaten izin vermez. ortaya koskoca bir boşluk çıkar.
Zordur. Kabul ettiğiniz özelliği gün geçtikçe daha çok gözünüze çarpmaya başlar. Etrafınızda çok bulundurmayın "kabul edilesi ama katlanması zor" insanları. Siz yorulursunuz. Hele ki yakın arkadaşınız falan ise tüketir bütün enerjinizi. Bir yazar arkadaşımız şöyle demişti: " Ev arkadaşlığı evlilik gibidir. Bir kere affedersiniz (yanlışını) hep yapar. " Umarım anlatabilmişimdir.