her yerde bas bas demokrasiden bahsederken, insanların elinden en başta haber alma özgürlüğünü almaktır. günümüzde televizyonların ya da gazetelerin insanlar üzerindeki moda yaratıcı, uyuşturucu etkisi bilinirken; insanların ne yiyeceğine, ne giyeceğine, ne diyeceğine, ne düşüneceğine, ne izleyeceğine, ne duyacağına, ne okuyacağına, ne bileceğine müdehale etmektir!
tarihten beri gelen padişahların,hükümetlerin,başbakanların milleti koyun sürüsü yapmak için kullandıkları yöntemlerden biridir.80'ler,90'larda aydın gazeteciler katledilirken günümüzde şizofrence davalarla susturulmaya çalışılan yöntemdir.
faşist bir eylemdir. medyayla farklı düşüncelerde olan ve medyanın halka yansıttıklarına dayanamayan belli bir grubun, medyayı hizaya getirme isteğidir. ülkemizdeki en önemli örnekleri başbakanımızın yazarlar için "gaza getirmeyin" ifadesini kullanması, doğan medya grubuna açılan, emsali görülmemiş tazminat, cumhurhurbaşkanımızın basına meclisteki kavgaları bir süre yazmayın çağırısı, tekel işçilerinin direnişinin basın yoluyla halka yansıtılmama çabasıdır. sonuç olarak bugün heryerde "türkiye demokratik bir ülkedir." diye bas bas bağırıyorsak, özgür bir medyamızın da olması gerekir.
Bir ülke vatandaşlarını kontrol etme de, düşüncelerini yönlendirme de, beyin kontrolü yapma da önemli bir etkendir. Gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş ülkeler tarafından politikalarını gerçekleştirmek amacıyla sıkça gerçekleştirilmektedir.
özellikle, gelişmekte olan ülkelerde, medya büyük bir güçtür, ve bu gücü kullanarak topluma yön vermek, isteyenler, medyayı herzaman kontrolleri altında tutmak isterler, onlar için , insanların ne istediği değil, kendilerinin insanlara ne vermek istedikleri önemlidir.