kız çocuklarını okutmak için özel kampanyaların olduğu ülkelere bakmak yeterlidir. AB nin bile dikkatini çektiği bu kampanya hakkında "kız çocuklarını okutmak için kampanya yapılan bir ülke olarak Türkiye" şeklinde eleştirel bir yorum yapılmıştır.
(bkz: baba beni okula gönder).
kaldırıma, oraya, buraya hala tükürenler varsa,
mini etek giyen bir kıza, mal gibi bakanlara rastlanıyorsa,
travestiler hala dayak yiyorlarsa,
uyarı levhaları, reklam tabelalarının üzeri hala saçmasapan karalanıyorsa,
duvarlarda "ismail yk ", "çare sarıgül", "başbakan sarıgül", "derde derman sarıgül", "halkçı sarıgül" gibi sloganlar okunuyorsa,
sabahları, kalabalık otobüslere, işe geç kalacağım korkusuyla, kaba etinin yarısı dışarda kalması pahasına binilmeye çalışılıyorsa,
bakire değil diye bir kızla evlenilmiyorsa,
odasının duvarına tarkan posteri astı diye doğuda bir kız çocuğu öldürülüyorsa,
yine, 13 yaşındaki kız çocukları, okula gönderilmek yerine gerdek odasına yollanıyorsa,
gecenin bir vakti, sokağa tek başına çıkmaktan tırsıyorsa insanlar,
ülke, geri kalmıştır diyebiliriz. daha yazacak çok şey var elbette. ama şimdilik bu kadar.
refah seviyesinin düşük olması, alt yapı sorunlarının olması,ekonomisinin dışa bağımlı ve gelişmemiş olması,
doğal kaynaklarından yararlanamıyor olmasından anlayabiliriz.
Tarımsal nüfus yoğunluğu ve hizmet sektörünün yoğunluğunun karşılaştırılması. Ayrıca o ülke üzerinden kimlerin zengin olduğu gelişmişlik düzeyini açıklar.
eğer bir ülkede halkın yarısından fazlası yoksulluk sınırının altında yaşıyorsa,
eğer bir ülkede insan çocuklarını okutup kendi ayakları üzerinde durabilir hale getirebilmek için 70 yaşına kadar çalışmak zorunda kalıyorsa,
eğer bir ülkede birey, birlikte büyüdüğü mahalle arkadaşına günü geldiğinde etnik kökeni farklı diye kurşun sıkıyorsa,
eğer bir ülkede ataların kanlarıyla savunulmuş topraklar üç kuruş para için parsel parsel satılıyorsa,
eğer bir ülkede insan din diye sömürülüyor, neye uğradığını farkedemiyor ve bilinçsizce güdülmeye devam ediyorsa,
eğer bir ülkede düşünmek, ilerlemek yerine kafadaki çaput; bacaktaki eteğin boyu tartışılıyorsa,
eğer bir ülkede aydınlar yakılıyor, bilginler bombalanıyor, sanatçılar sürgün ediliyorsa,
eğer bir ülkede her birey bir şeyci ve karşıt görüşlü herkese düşmansa,
eğer bir ülkenin üniversitelerinde 'düşünen' nesil yetiştiği sırada önce birbirine düşürülüp ardından topluca silahla, zorla yokediliyorsa, susturuluyorsa,
eğer bir ülkede anne, bir dönem sabah evden çıkıp okuluna okumaya giden oğlu akşam eve geri dönebilecek mi diye diken üzerinde yaşıyorsa,
eğer bir ülkede gün geliyor üniversitelerden yetişen nesil dahi düşünmez hale geliyorsa,
eğer bir ülkede devlet adamlarının neredeyse hepsi ülkelerine hizmet etmek yerine ceplerini dolduruyorlarsa,
eğer bir ülkede senin babanın aylık geliri bin lirayken sıra arkadaşının babası milyonları para olarak görmüyorsa,
eğer bir ülkede madenler patlıyor, zavallı işçiler ölüyor ve sorumlular nasılsa üzerine gidilmiyor diye hiç bir önlem almıyorsa,
eğer bir ülkede okuyup ayaklarının üzerinde durmaya çalışırken yaşın otuza geliyorsa,
eğer bir ülkede bu okullara sınavla girilse bile iyi okullarda okuyanların yüzde sekseni zengin çocuklarıysa,
eğer bir ülkede insanlar yolsuzluk yapıyor, rüşvet yiyorsa ve düzene karşı gelenler çarklarda eziliyorsa,
eğer bir ülkenin gençleri kendi kültürleri, dilleri yerine popüler yabancı kültürlere özenip onları öğreniyorsa,
o ülke geri kalmış, mahvolmuş demektir. bu gidişata dur demek lazım gelir ve bu konuya ilk önce kendinden başlaman gerekir.
edit: bu entry neden eksilenir merak içindeyim doğrusu...