-zil bas kaç diye tabir ettiğimiz çocuk ibneliğini yaşaması şarttır.
-birkere camlarada 2 yumurta atması şarttır.
-e saklambaç Allahn emri.
-istop vardı ya bide ondanda olmalı.
-sokakta bilsin bilmesin kız olsun erkek olsun mahalle maçı yapmalı.
-yastıklardan ev yapıp saçma oyunlara bi karışmalı elbet.
-soba,ısıtıcı vs kolunu bacagını bi yakmalıdır.** ~
evde gereksiz olduğuna karar verdiği şeyleri toplayıp dışarıda satmaya çalışmak, ağaca tırmanmak, sokakta gecelere kadar saklambaç oynamak, sokak hayvanlarıyla içli dışlı olmak...
bir aile bireyi tarafından, gözden kaybolacak seviyede havaya atılmak.* edit: son zamanlarda hiç denk gelmediğim bir ilgi gösterme şekli olup, tez tarafından tekrar popüleritesini kazanması gereken eylemdir.
küçüklükten kalma bir yara izi kalmalı.
muhakkak kaybolmalı, ilerde kahkahalarla anılcak bir olay olmalı.
komşunun çamaşırlarını sırf uyuz olduğu için hortumla ıslatmalı, sonra mahalle turu yapmalı o kadınla.
kızsa bir erkeği dövmeli. *
mahallenin en yakışıklı abisine hayran olmalı. *
bayram harçlıklarını toplayıp, biriktirip, istediklerini kısa bir süreliğine de olsa alabilmek.
''allam .çok kar yağsın, öyle çok yağsın ki yarın kar tatili olsun'' deyip gece boyu dua etmek, gece kalkıp ''kar tutmuş mu'' deyip bakmak, yine kalkmak yine bakmak bir umut..sabah dualarının kabul olduğunu ve okulların tatil olduğunu öğrenip yine okula gitmek; kartopu oynamak için..
arkadaşlarıyla oynarken düşüp ağlamak, anne-baba ''neden düştün'' diye kızarken yine ağlamak,
evdeki sandalyelerin üzerlerine çarşaf veya *battaniye örtüp çadır yapmak. sonra da bu çadırın altına girip bir şeyler yemek.
*kamyonunu kapıp dışarı, arkadaşlarının yanına koşması ve kamyon yarışı yapması. yarışın sonlarına doğru herkes gibi kamyonu kucağına alıp kendi koşmaya başlamalıdır.
*deniz kenarında havuz kazması ve dalgalar havuzu mahvetmesin diye şaheserinin önüne taşlardan set örmesi.
*sabahın köründe bir çizgifilm uğruna uyanıp çizgifilm bitince de koltukta uyuyakalması.
*annesinden aceleyle kaptığı sarellalı ekmek veya börekle parka koşması.
yalan söyledikten sonra, ki mutlaka herkes yalan söyler, ardından her şeyi göze alıp bunu itiraf etmesi. bu davranış ileriki hayatında positif sonuclar doğurur.
-okuldan eve dönüşlerde yavru kedileri yakalayıp çantaya koyup eve götürmek. çanta hareket etmeye başladığında annenin, bu kedileri bir daha eve getirirsen senide onlarla birlikte sokağa atarım naralarını işitmek.
-küçük kuzeni dolaba kitleyip fidye istemiyorum çocuk bende diye evi aramak.
-kafayı su dolu kovaya sokup suyun altında nefesini en uzun süre kim tutabilecek yarışması yapmak.
-anne evde yokken abi ile otobüs durağına yumurtalar ile gidip otobüse yumurta atmak*
-babaya yakalanmamak için ara sokaklardan gidilecek yere gitmek*
-hava karardığında saklambaç oynamak
-mahalle müsait ise gece yarısı ateş yakıp çevresinde yamyamlar gibi dans etmek
-makas ile tanıştığı ilk dakikalarda usta bir kuaför edası ile saçlara girişmek*
mahalle maçı yapmak, futbolcu kartı biriktirmek,tur atması için arkadaşlarınla bisikletini paylaşmak, mahallenin kızlarına sırasıyla aşık olmak ve onlar için başka mahallenin çocuklarıyla savaşmak kısacası çocuk mahallede büyümeli....
eve gelen misafirin hoş, aynı zamanda topuklu ayakkabılarını henüz 6 gibi ufak bi yaştayken çok beğendim gerekçesiyle saklamak gibi bir tecrübe yaşamasın yeter. aksi taktirde bu uzun bir süre konuşuluyor da...