bir otobüste yaşanacak en büyük rezillik

entry818 galeri4
    506.
  1. 505.
  2. işten veya okuldan yorgun dönmüşünüzdür. otobüs durağında eve dönmek için otobüs bekliyorsunuzdur. otobüs tıklım tıklım doludur. neyse, güç bela otobüste zar zor yer bulup oturmuşken, birinin gelip şu bayana yer ver demesi en büyük rezilliktir. ulan, yer verme kurallarını biz de biliyoruz. yaşlı mı , hasta mı , hamile mi , çocuklu mu , hiçbiri değil amk ! üstelik yer ver diyen amcanın yer ver dediği kişi kızı yaşında var, ya da yok.. yalaklık yapacak ya orospu çocuğu, hemen seni kaldırıp oraya onu oturtacak ! yer mi anadolu çocuğu dedim, ben de kalkmadım amk.. benim de biletim var, kalkamam dedim dayı mosmor oldu. beter ol amın feryadı !
    2 ...
  3. 504.
  4. yaşlı teyzelere yer vermemek için elindeki kitaba yoğunlaşmaya çalıştıktan sonra başında bekleyen teyzenin annesi olduğunu görmektir. bizzat tarafımca yaşanmıştır.
    1 ...
  5. 503.
  6. ön ikilide oturan ailenin bebekleriyle kaynaşmışsındır, annesinin kucağından arkayı görecek şekilde dikilmiştir ve koyu kankalaşma ardından ilk " baba " kelimesini sana söyler. yan taraftaki baba bir burulur, işte budur en büyük rezillik.

    " şimdi nereden aklına geldi be zürafa ?! " diyenler için anlatayım,
    yaşadım bu durumu.

    vizelerimin sonuncusuna girmiş ve kendimi bir an önce yurda atmak için halk otobüsüne binmiştim,
    her şey o an başladı, önümdeydi o kutsal üçlü.
    sağ koltukta baba, sol koltukta anne ve annenin kucağında yüzü bana dönük bebek.

    bildiğin selam verdim bebeğe,

    zürafa : kanki naber ?!
    ablacım allah bağılasın çok güzel bir çocuğunuz var, oynayacam inene kadar sakıncası yoksa.
    anne : olur.

    ( sağ işaret parmağımı alnın ve burnunun arasında dokundurmadan gezdirmeye başladım çocuğun, hipnotize olacak mı diye deniyordum.
    hipnotize olmadı ama şaşı bakabildiğini tespit ettim. )

    zürafa : kanki, sakın yalana dolana aldanma !
    şu saatten sonra sen fenerbahçelisin !

    bebek : ayihihihiihiih.

    ( zürafa yanındaki arkadaşını dürterek. )

    zürafa : hoşuna gitti keratanın.
    annesi, ismi nedir çocuğunuzun ?!

    anne : berk.

    zürafa: anladım, berk bak şimdi. buralar eskiden böyle değildi
    buraları çayır idi, çimen idi. ancak insanoğlu böyle işte, bir girdimi cırcır böceği gibi talan ediyor.
    sonradan bir sistem çıkardılar vizemiymiş finalmiymiş her neyse, gören amerikaya gidecezde yeşil kart alıyoruz sanır.
    sen sen ol esnaflık öğren berk kardeş. kuaförlükte çok para var mesela, az entel oldun mu tamam müşterinin.....

    ( anne ve baba birden arkalarını döner, yolculuğun sonlarına doğru öğrendim. baba kuaförmüş, annede eski müşterilerden. )

    zürafa : neyse berk, kapattım bu konuyu yoksa beni kapatacaklar.
    gel gelelim çanakkale muharebesi öyle bitmedi, seyit onbaşı o gülleyi yallah ya bismillah allahu ekber diye kaldırırkene çok heybetliydi görmen lazımdı kanki.

    arkadaş : zürafa, sen iyi misin ?!
    zürafa : dur 2 dakka çocuğu buldum içimi dökeyim az.

    zürafa : berk benim çok sevdiğim bir kız var tamam mı kanki.............

    " bu aile inene kadar, bebeğe aklıma ne geldiyse anlattım. ve en büyük rezillik inecekleri durakta yaşandı, ben ne bileyim çocuğun ilk defa konuştuğunu. paso ( berk, baba de bakim. ) diye tekrarlıyordum. çocuk döndü baba dedi, o an adamın bakışlardan işi çözdüm ancak bozuntuya verirsem belli ki benden de bi tane daha yapacak orda amcamız. )

    + ne de güzel konuşuyorsun sen öyle berk, allah bağışlasın abim, ablam. hadi iyi günler.
    4 ...
  7. 502.
  8. benim başıma gelen rezilliktir.
    lisedeyiz otobüse bindik işte sabahın köründe. ben tek sıralı olan koltukların sonunda bulunan ikili koltuğun sağında yani boşluk tarafında oturuyorum. en arkanın bir önü. en arkada sınıf arkadaşım, önümde bir başka sınıf arkadaşım. ama önümde ki arkadaş yaklaşık 150 kilo.
    neyse ben arkadaki çocukla muhabbet ederken, ani bir fren sonucu kendimi havada buldum. ardından 150 kiloluk arkadaşa havada uçarak çarptım, o önünde ki 3 kişiyi devirdi, bowling misali hepimiz şoförün yanında ki kart basma yerinde bulduk kendimizi.
    ayağa kalktığımızda yer vermediğim 35-45 arası bir abi, ''bu yaptı, bu yaptı'' diye beni gösteriyordu. herkes gülüyordu üstüne.
    (bkz: çok ezildim ben ufakken) *
    1 ...
  9. 501.
  10. he bir de şey var böyle binersin otobüse sonra kalabalık olur araç telefonla mesaj yazarsın ya da karşıdaki kıza falan hava atmak için bir yerden tutmazsın tam o sırada ani fren ya da dönemeç falan olur böyle bir anda bir düşer gibi olursun sonra tutunursun falan öff...
    1 ...
  11. 500.
  12. otobüste arkalarda bir yeri gözüme kestirdim. oraya doğru gidiyordum ki; yaşlı bir teyze, ineceği durağa yaklaştığı için yerinden hareketlenip orta kapıya doğru yol almaya çalışıyordu. ben biraz hızlandım o da yerinden süratle kalktı. maalesef ki beni farkedemedi. teyzenin uzanan kolu, malum yerime gelince refleks olarak hem acıyla inledim hem de elim malum yere gitti. ama görenler sanki yaşlı teyzenin arkasından fortçuluk yapıyorum zannettiler ki bana kötü kötü ve şaşkın yüz halleriyle bakıyorlardı. ben de bindiğim gibi indim. neyse ki aylık akbildi.
    3 ...
  13. 499.
  14. 498.
  15. 497.
  16. saçı uzun bir üniversite öğrencisini arkadan kız zannederek küçük kuzenime 'hadi git ablanın yanına otur' demiştim.meğer adammış hemde gorilla cinsinden.
    4 ...
  17. 496.
  18. uykuya dalıp kafanızın koridor boşluğuna düşmesi.
    Cümle devrik, iğrenç, saçma oldu ama bir hayal edin.
    Tüm otobüsün naptı la o diye size bakması var bir de.
    2 ...
  19. 495.
  20. otobüsün ani hareketiyle oturan birinin üstüne çullanmak olabilir.
    1 ...
  21. 494.
  22. otobüsün ön taraflarında otururken birden çok sayıda yolcunun binmesiyle, arka kapıya hareket edememe sonucunda inilmesi gereken durağı kaçırmak.
    bi nevi tabana kuvvet olsun* durumudur.
    2 ...
  23. 493.
  24. Yaninizda oturan tas hatunun kucagina kusmaktir.
    2 ...
  25. 492.
  26. başıma gelen durumdur aynı zamanda.
    otobüste bi kadının üstüne düşmüştüm. millet işeyene kadar gülmüştü. bende sorun yoktu da üstüne düştüğüm kadın beni hiç iyi anmıyodur eminim.
    5 ...
  27. 491.
  28. yanınıza oturan kızın üzerinize kusması.
    1 ...
  29. 490.
  30. otobüs şöförünün eski sevgili çıkması.*
    5 ...
  31. 489.
  32. Sakıza oturup pantolona yapışması sonucu kalkarken sakızın uzaması. Pantolonu çıkartıp koşasım gelmişti.
    3 ...
  33. 488.
  34. sabah otobüste karşılıklı olan 4 lü koltuklarda ters oturulur ve otobüs tutar mide bulanır. karşıdaki düz oturan adama ''afedersiniz beni otobüs tuttu da yer değişebilir miyiz'' denir. ne var ki düz oturmak fayda vermez atkı çıkarılır yaka bağır açılır ve en sonunda dayanılamaz kusmaya başlanır. ancak en büyük iğrençlik kusulacak poşet bulamayıp atkıya kusmak ve kahvaltıda yenen siyah zeytinlerin löp löp çıkması. 8 sene geçti hala hatırlıyorum.
    7 ...
  35. 487.
  36. kapiya elinin sikismasi ve otobus hareket ettiginde seninde kosmaya baslaman.
    5 ...
  37. 486.
  38. 485.
  39. o otobüse kusup ve hala o otobüste seyahat etmek zorunda olmaktır.
    4 ...
  40. 484.
  41. belediye otobüsünde ayakta dikilirken, şoförün ani bir şekilde fren yapmasıyla.. askıya tutunmaya çalışırken, orta yaşta bir bey amcanın keline vurmak.***
    3 ...
  42. 483.
  43. bindikten sonra otobüs kartınızın bakiye yetersiz diye bağırması ve size dönen suratlar eşliğinde ceplerinizi yokladığınızda verecek hiç bozuk paranız bile olmadığının anlaşılması. **
    3 ...
  44. 482.
© 2025 uludağ sözlük