yemeği beğenmemesi, söylenmesi. yeminle sikerim öyle misafiri. evime gelecek yemeği yiyecek beğenmeyecek bide söylenecek, sadece onu sikmem sülalesini de sikerim. ağzımın sinirlendiğimde bozulduğunu sana söylemiştim sevgili sözlük.
evdeki kediyi köpeği yastık sanıp üstüne oturmak. lan yastık olsa bile insan elini uzatır kaldırır, babanın evinde de yastıkların üstüne mi oturuyodun hıyar?
ikram beklemeden, evin mutfağına dalıp buzdolabını karıştırıp aperatif hazırlayıp yemek. lan ne işin var mutfakta, yemekteyiz programında mıyız lan , siktrgt defol diyesi gelir insanın.
en büyük "şerefsizlik" demiyelim de benim için bir misafirin yapabileceği en büyük talihsizlik tam uyurken gelmesidir yatak koltuk vs uzanırsın yastığı bir güzel kavrarsın tam uykuya dalacakken ani bir zil sesi ile uyanırsın bir bakmışsın ki misafir gelmiş. bu bana milyon defa olmuştur artık bu esna da gelen msiafir olduğu zaman sen takıl ben uyuyorum direk diyorum. mutluyum huruzluyum.
tuvaleti tıkamak. ardından sıfonu koparırcasına çekmek. sıfonun ipinin çıkması. üstüne işeyip boku daha da sulu hale getirmesi. sizin tuvaletiniz geldiği zaman ise kemal sunal filmlerinden birindeki gibi, "ula ağanın pohunun üstüne pohulur mu laaaa" diye havalara girmesi.
çok önemli ve çalışma işinin son güne bırakıldığı sınavın akşamı gelmesi ve onlarla oturmak zorunda bırakması, yapabilecekleri en büyük şerefsizliktir fikrimce. o sınavın gireceğini bile bile saat geç olduğu için yatıp uyunur ve sonuç hiç de şaşırtmaz.
olayı misafir çocuğu boyutuna indirgeyecek olursak da: gitar telini koparması, evi savaş alanına çevirmesi, halıya türk kahvesi dökmesi, kitapları yırtması, bilgisayarın azına sıçması ve yetmezmiş gibi tekrar gelmek istediğini söylemesi.
ev yeni temizlendikten sonra gelen misafir çocukların evin altını üstüne getirmesi yapılabilecek en büyük şerefsizliktir. amacın ne de senin kilodunu vitrine koyuyorsun, beş yaşındaki kızın ne tür fantezileri olabılır?
