yaklaşık 10 yıl öncesinde, game star denen alet popülerliğinin doruğundayken, akraba çocuğu tarafından, kaset çalışmıyor ya deyip, çalıştırma yöntemi olarak, kaset yerleştirilen bölmenin yalanmasıdır efendim.
budur.
şerefsiz.
sizin özene bezene temizlediğiniz tuvalete hunharca sıçması, kitaplarınızı ya da cdlerinizi izinsiz alıp götürmesi ve daha sonra arayarak bunları ben aldım demesi, bilgisayarınızdaki özel dosyaları kurcalaması, kendi sigarası olduğu halde çekmecenizde duran sigara paketinin bir şeyine koyması vs. uzar gider bu.
Misafirin iğrendiğim çocuğunun gelip tam da pc'nin karşısında keyfimin doruklarında otururken, uyuz çocuğun bende oynayabilir miyim sözü ve annesinin inandırıcı bakışları.
misafir değilde en gıcık olunan akraba misafirler vardır. onlar evinize geldiğinde hürmet edip kapıdan hoşgeldiniz deyip yanlarında 10 dakika falan oturursunuz sırf ayıp olmasın diye. ama o ne yapar, giderken size bir hoşçakal demeyi bile gerek duymaz. gün itibariyle başıma geldiği için kendimi adam değilmişim gibi hissettim. yeter ulan odamızda kapı kapalı vaziyette oturuyoz diye yani bir hoşçakal canım demek çok mu zor ulan. sırf bu yüzden akrabalarımdan soğuyorum ve hatta evimde komşu dahi olsa kimsenin gelmemesini istiyorum. ben yakın davrandıkça onlar arayı açıyor. en iyisi bir daha eve gelen hiç bir misafire hoşgeldiniz dememek. ne derlerse desinler.