Adı "nampula zembezia tete" dir. kendisi doğma büyüme mozambiklidir..
Eskimo dilinde her cümlenin tek bir kelimeden oluştuğunu biliyor muydunuz ?
örnek verecek olursak ;
"TAKASARiARTORUMAGALUARNERPA" eskimo dilinde bir cümledir.
anlamı ise ;
ONUN, BUNUNLA UĞRAŞMAYA GERÇEKTEN NiYETi OLDUĞUNU SANIYOR MUSUNUZ? dur.
bu cümlenin orjinal yazılışı aslında şu şekildedir.
TAKASA RiARTO RUMA GALUAR NERPA ?
yani eskimolar bir cümle yazarken kelimeler arasına boşluk koymuyorlar direk yazıyorlar. haliyle bu bize bir kelimeymiş gibi geliyor.
Peki bu nasıl olmuş olabilir ? neden böyle bir ihtiyaç hissedilmiş, neden kelimeler arasında boşluk bırakılmıyor ?
gelin bu ibret verici hikayeye hep birlikte bir göz atalım.
bunun sebebini bulmak için geriye, baya geriye 1300 lü yıllara kadar araştırıp olayları ve bilgileri derleyip toplayıp adeta bir puzzle yapar gibi çalışmak gerekti. nitekim uzun süren araştırmalarım sonucunda bu olayın sebebini buldum..
1300 lü yılların hemen başında mozambik bulunduğu böldege en güçlü ülkeydi. ozamanlar kuzeyinde tanzanya, güney batısında zimbabve falan yoktu. oralar hem mozambikti işte. ayrıca o dönem mozambik teknolojinin bazı alanlarında ve özellikle bilgisayar sarf malzemeleri üretimi konusunda sektörün lideri konumundaydı.
nampula zembezia tete ise mozambiğin bozkırlarından kopup gelmiş ve kısa süre içersinde voleyi vurup paranın .mına koymanın peşinde tatlı su kurnazı girişimci bir afrikalıydı.
büyük denizde boğulmayı tercih eden nampula parti malları kovalamaya başlar ve büyük bir fabrikadan çok ucuza 900 bin adet klavye kapatır. parasını öder ürünleri alıp depo olarak kiraladığı bir yere götürür. fakat kısa bir süre sonra kullanmak amacıyla paketini açtığı klavyenin space tuşunun bozuk olduğunu farkeder. önce pek şüphelenmez ama denemek için açtığı klavyelerin peşi sıra aynı şekilde bozuk olduğunu görünce soluğu klavyeleri aldığı fabrikada alır. "satılan mal geri alınmaz" düsturu ile hareket eden fabrika bizim nampula'yı bertaraf ederek çamura yatar. elinde space tuşu basmayan bir yığın klavye olan nampula bu malları bir şekilde elden çıkarmanın yollarını aramaya başlar çaresiz.
böyle bir ürünü nereye ve kime nasıl satarım diye düşünürken, aklına bu ürünü henüz bilgisayar teknolojisi ile tanışmamış 9. dünya ülkelerinden birine ( ozamanlar 2.3. dünya ülkesiyle sınırlı değildi sayı konusunda bir kısıtlama yoktu) satmak geldi. 9. 10. dünya ülkeleriyle ilgili pazar araştırması yaparken daha evvel amerikada mba yaptğı yıllardan tanıdığı olan eskimolu bir arkadaşına rastlar. çok geçmeden konuyu kendisine açar. eskimo arkadaşı klavyeyi uzun uzun inceledikten sonra " ben ki sürekli yurtdışında dolaşan yeni şeyleri keşfedip sürekli kendini geliştiren biri olarak bu klavyeyi ilk kez görüyorsam bizim ülkede bunu haydi haydi yerler"(haydi haydi midir yoksa hayli hayli mi bunun doğrusu?) diyerek nampula'nın kafasında bir ışık yakar.
nampula bir kaç girişimden sonra o dönem darbe ile başa gelmiş olan eskimo generaliyle bu klavyeleri eskimolara sattıklarında gelecek olan paradan pay verme karşılığında anlaşır. eskimo devletinin örtülü ödeneğinden kendisine 90 günlük bir çek çıkarılır ve eskimo devleti 899.930 adet ( toplam adet 900 bin di ama nampula ilk başta denemek maksadıyla bir çırpıda peşi sıra 70 ini birden açmıştır ve 2. el olmuştur klavyeler) klavyeyi tanesini 150 yeni zellenda doları ( o dönem 150 yeni zelanda doları 80 nepal rupisine eşitti) ödeyerek nampuladan satın alır. space tuşunun ne işe yaradığını soran generale de, o tuşun yedek bir tuş olduğu ve bozulan tuşların yerine aynı ebatta keserek yapıştırıldığını bir nevi tamir seti olduğunu söyler. nampula hem bozuk malı elden çıkarmış olmanın hemde ka be kat kar etmiş olmanı mutluluğuyla ticaret hayatında atılım üstüne atılım yapmaya başlar.
aradan geçen 1 haftanın sonunda nampula generale bu klavyeleri kullanabilmeleri için bilgisayar almak zorunda olduklarını söyler. daha önce hayatında hiç bilgisayar görmeyen generale bu fikir çok mantıklı gelir. hemen bir ihale açılarak nampuladan 899.930 adet bilgisayar satın alırlar.
büyük bir seviçle yazılı olan herşeyi bilgisayara geçirmek isteyen eskimolar, space tuşunun basmamasıyla mecburen bütün kelimeleri bitişik yazmaya başlarlar. çok geçmeden işin foyası ortaya çıkar ve nampula'nın kendilerini kazıkladığını anlayan general bunu halkına asla belli etmemek zorundadır. zira bütün karizması ve otoritesi yıkılabilir. bilgisayar kullanan herkese space tuşunun yedek tuş olduğunu söyler. hatta bu durumla ilgili kullanım klavuzları bastırıp halka bedava dağıtır ( o dönemlerde kullanım klavuzları parayla satılırmış ve genelde eşşek gibi pahalı olurmuş). amaç insanlara space tuşunun ne işe yaradığını empoze etmekti. general daha sonra ilerde millet uyanıp "lan skiden cümle yazarken kelimeler arasında boşluk bırakıyorduk şimdi niye böyle ? yoksa bu klavyede mi bi ibnelik var?" diye bu rezilliği ortaya çıkarmasın diye, eskiden kalemle yazılan ve arasında boşluklar olan kelimelerden oluşan tüm yazılı herşeyi yok ettirir. ardından yaptığı harf devrimi ile bundan sonra eskimo dilinin birleşik kelimelerden oluşan bir dil olacağını ilan eder. (halk bu duruma nedendir çok sevinmiş o dönemler. ama bu sevincin nedenini bulamadım açıkçası)
nampula bu operasyondan çok büyük vurgun yapar ama öte yandan da generalin öfkesini ve düşmanlığını kazanır. general mozambik devletini tehdit eder ve nampulayı kendisine iade etmelerini aksi taktirde ülkelerini yok edeceğini söyler. ama mozambik hükümeti generali pek iplemez.
bu olaydan kısa bir süre sonra nampula enter'a basınca otomatik olarak "i" tuşu da basan 1.200.000 adet laptop klavyesini farklı bir isimle yine eskimolara fahiş fiyata satmaya çalışır. bu sefer işi uyanan general "pişkinliğin de bu kadarına pes, böylesine bizim buralarda orospu çocugu derler" diyerek kayıtsız şartsız mozambiğe savaş ilan eder. aylar süren savaşta nampoli gönüllü olarak katıldığı orduda kısa süre içerisinde uzman çavuşluğa kadar yükselir. nampula'nın pratik zekası ve gün yüzü görmemiş savaş taktikleri sayesinde mozambikliler eskimoları eşi benzeri görülmemiş bir yenilgiye uğratır.
bugün mozambik eski gücünde olamayabilir ama mozambik bugün nampula,zembezia ve tete isminde 3 tane büyük şehire sahip.
ve bugün hala eskimoların cümleleri tek bir kelimeden oluşmakta. bir milletin dil kültürünün amına koyan adam. yaşasın nampoli zembezia tete !!!