baştan söyleyeyim öyle pek dumur bir olay sayılmaz ama, o anda beni dumur etmişti diyebilirim. okulun ilk günleridir, senenin ilk edebiyat dersidir. son sınıf olunca haliyle herkes test çözme eğilimindedir. bir müddet sonra " sıkıldınız galiba, haydi biraz rahatlayın " der hoca. bunun için de mükemmel bir fikri vardır. " x bize bir şarkı söylesin " (x: sınıfın güzel sesli kızı). x' in sesi güzeldir gerçekten fakat bunun yanında hayır hocam da diyemez, hafiften yalakalığı vardır. ve yine bir edebiyat hocası tarafından adına " şiir dinletisi " denilen ancak mevlüt gibi olan şey için ezberletilen " dönülmez akşamın ufkundayız " ı söyler x kişisi. şimdi burada x' e değil hocaya kızmak lazım. ulan kadın, biz napıyoruz? test çözüyoruz. neden? sınava giricez. niçin? üniversite için. ha demek ki bu ülkede sınavı kazanamadın mı okul mokul, gelecek hayal. yani umutsuzluk, yılgınlık yolundayız. sen ne diyorsun? rahatlayın. o kız hangi şarkıyı söylüyor? dönülmez akşamın ufkundayız. o şarkının-şiirin ilk dizeleri neler? " dönülmez akşamın ufkundyaız vakit çok geç, bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç. " başa dönüyorum biz napıyoduk?... eğitimde soru- cevap modeli.
bir gün okulda öğretmenlerin bilgisayar odasından bir bilgisayar çalınmıştı... okula polisler geldi, parmak izi falan aldılar... bir sürü tantana oldu. bi sonuca ulaşılamadı. bir cuma günü müdür istiklal marşı'nı okumadan önce "çocuklar bakın, araştırma yapmakiçin aldıysanız, işiniz bittiyse geri getirin, vallaha kızmak yok" dedi. ulan sanki isteyince verilen bir şey bu, koskoca masa üstü kütük gibi bilgisayar...
bahçesi aynı zamanda otopark olarak da kullanılan lisede maç yapılmaktadır. hayvani vuruşa sahip bir arkadaş topa öylesine abanır ki top, bir hocanın arabasının camına gelir ve cam patlar. ardından herkes toplanır. hoca gelir, arabasını tanıyamaz.
sınıfta osuruk bombası patlatıp bütün koridoru bok kokutmak. öğretmen masasının üstünde altta kalanın canı çıksın oynayıp kırmak. tuvalette sigara içerken musluğu kırmak ve tuvaletin su basması ve tabi ki pantolonu yırtmak ama normal bir yırtık değildir çünkü bu sefer altta don yoktur.
lisede beden eğitimi dersinde bütün sınıf dışardayken sınıfta nöbetçi olan 2 öğrencinin makara olsun diye sınıftaki pencerenin kenarlıklarını çakmakla yakması gibi dumur olaydır.
bahçede bir yandan maç yapıp kalede durup pozisyon olmadığı zamanlar sevgilisiyle konuşan arkadaşın şeyine top vurması, yerde kıvrandıktan sonra kız arkadaşıda dahil 3-4 kişinin arkadaşı tualete işemeye götürmesidir.
okulun cayirinda sigara icerken arkadasim, kardesim sezer cayirin ustune atinca sigarayi havanin da etkisiyle kucuk bir ates cikti ilk once karismadik guzel yaniyordu sonra buyudu buyudu ve buyudu en son hatirladigim 6 itfaiye araci ve mudurun odasindaki boks macimizdi daha dogrusu mudurun tek kale maci. 4 donumu kul eden kardesim sezer yandimi yaniyor abi demistir.
cep telefonuyla kopya çekerken yakalanmak, müdür müdür yardımcılarına hesap vermek hatta işin okuldan uzaklaştırma almaya kadar gitmesi. derste cep telefonundan sevgilinle mesajlaşırken ders hocasının bunu farketmesi ve telefonu elinden alması. buraya kadar her şey normal ama hocanın telefonu aldıktan sonra dersi bırakması, öğretmenler masasının üstüne oturup sevgiliyle senin ağzından mesajlaşmaya başlaması.
Kimya dersinde, laboratuvarda hocanın ispirto ocağını yakarken yangın çıkarması.
Bir başka kimya hocasının öğrenci tuvaletine hidroklorik asit dökmesi*, asit gazının binayı sarması, binanın tahliye edilmesi.
Sabahın köründe merakını bir kız arkadaşımızın biber gazını sınıfa sıkarak gideren arkadaş sayesinde geçen ağlamalı dakikalar.
Harry Potter'daki Fred ve George'un okuldan ayrılmadan önce Hogwarts'ta yarattığı curcunaya benzer olayların yaşanması. Okula şişme kadın bile getirilmesi. Müdür yardımcısının bir elinde şişme bebeği sallayarak "hayvanlaaaar" narası eşliğinde oluşturduğu enstantane...
ingilizce öğretmeninin ingilizce ders kitaplarının kaplı olup olmadığını kontrol etmesi. kaplamayanlara eksi vermesi. kitabı kaplamamak için sınıfın bütün erkekleri iki ay ingilizce dersinden kaçmak. dersin sonunda* sınıftan çantaları almak için kapının önünde dizilmek. ders bitince hocanın sınıftan çıkıp bizi uzun uzun süzmesi.
9.sınıfta biyoloji dersinde hocanın tuvalet temizliğinden dem vurması ve akabinde gelişen olay
bö:biyoloji öğretmeni ba:bir arkadaş
bö:tuvaletleri temiz bırakmalıyız çocuklar tuvalet temizliği çok önemli.tuvaletlerde bu yüzden ne yazar?
ba:küçük 250 büyük 500 hocam.
sıra üzerine eğilmiş öğretmeni sınıf arkadaşı sanıp arkasından sarılıp o yeah demek.sonra bütün kata rezil olmak.
(bkz: bir arkadaşın başına gelmiş de)**
yatılı lisemize yeni gelen 9. sınıflar, gece sıkıldıkları için sahil güvenliği aramışlardır. aralarında geçen konuşma ise yaklaşık olarak şöyledir:
+alo sahil güvenlik komutanlığı
-"abi şu an gemimize fok balığı çıktı. fok bize biniyor, biz foka biniyoruz hahahaha" şeklindeki diyaloglardan sonra
+bana büyüğünü ver evladım.
-komutanım biz şaka yapacaktık
+kim var yurtta yanında yetkili, bana onu ver
sonra okulda nöbetçi öğretmen arkadaşlara savunma yazdırmıştır. bu olaydan sonra birkaçı okuldan ayrılmak zorunda kalmıştır. biz ise hala gülmekte ve arkadaşlarımıza acımaktaydık...