siz onu okşarken açık renkli kıyafetinize pislemesi(sıçması/işemesi)dir.
başıma gelmedi çok şükür, umarım da gelmez. ama elbet birilerinin başına gelmiştir.
düşünsenize sizin için değerli bir karşı cinsinizle yemek yiyorsunuz, kedi geldi sevdiniz filan. amaç artistlikti tabi göt, oh olsun sana derler adama. ama ben demem, başkaları der. aman yanlış anlaşılma olmasın salarım kedileri üstünüze.
mart ayıysa ve sen sevgilinden yeni ayrılmışsan kızlarla da konuşamıyosan bide okul vaktiyse en büyük piçliği o zaman yapıyolar hergün başka bi kızla gezmeler gece eve geç gelmeler üşüdüğünde kaloriferin altında mayışmalar ohhh.
allahın günü sol framei işgal etmek. ne kediymişsin lan ipne...
bana göre ise siz ona sırf gözlerinin rengi farklı diye; sempati duyup, normalde pek hayvansever olmamanıza * rağmen gözünüz gibi bakıp beslerken; o itoğluitin kolunuza vahşice bir tırmık atıp kanatması...**
onu korktuğu bir zamanda kucağına almışken üzerine sıçmasıdır. ondan daha kötüsü kedilerden hoşlanmayan annesine rağmen evde beslediği için annesinin cezası üzerine giysisini kendisinin yıkamasıdır. (sonuç arkadaş o günden sonra kedi beslemedi gülmekten tepki veremedim.)
ev kedimizi çatır çutur sikmesi. hem de benim balkonumda. ayıptır ya. evet.
dişi kedi guyruk sallamasa erkek kedi miyavlamazmış falan demeyim. benim kedim namıslıdır. evet.
yaptığın puzzleın parçalarını çaktırmadan gün be gün azaltıp siz '' allah allah var bu işte bir terlik'' derken kucağınızda mırlayıp yüzünüze gülmesidir..yakalandığı gün yüz ifadesi görülesidir.
Kanburunu çıkartıp ağzını sonuna kadar açarak "tısss" diye bir ses çıkarması, her an üzerinize atlama ihtimali vardır. Tamam korktuk yeter yapma artık diyesi gelir insanın.
dışarıdaki dünyaya pek bi meraklı olması ve kapıyı açtığınız anda sürekli kaçıp durması, bunların sonucunda bir gün eve dönerken kapının önünde yatan, köpekler tarafından parçalanmış kediyi o sanmanız. ödümün bokuma böyle karıştığını hatırlamıyorum.
tuttuğu fareleri hep bizim merdivene getirir, orda parçalar bırakırdı, zavallı anneciğim hersabah kalktığında bu manzarayla karşılaşmaktan ve merdiven temizlemekten artık haykırarak isyanlar ederdi, çalar saatimiz de buydu.
(bkz: köy evi ve dış merdiven)
yıllardır ''gözün gibi baktığın ve sana arkadaşlık eden'' jako papağını yemesidir..
(( komşumun başına geldi ve adam kediyi silahla vuracaktı az daha..araya girip belediyeye teslim ettik hayvanı.. ''alın götürün,bu adam öldürecek bu kediyi'' dedik..halbuki papağını öldürüp yemeden önce adam kediye hergün mama veriyordu..birgün komşumun evinin camı açıkken haince içeriye dalmış ve içindeki öldürme dürtüsü nankörlüğü ile birleşerek tüm bedenini kaplamış..papağını avlayıp öldürmüş..sonra da kaçırıp yemiş..komşumun hanımı son anda çığlıklar atsa da kedi durmamış ve son sürat papağanın ölüsüyle beraber kaçmış..geriye sadece kan izleri ve birkaç tüy kalmış..))
koltukta yavrulaması.
evde beslediğiniz tavşanı boğmaya çalışması.
severken patisini ağzının içine sokması.
ha bir de kucağınızda masum masum uyurken gaz çıkarması.o bünyeden o kokuyu çıkarmak büyük başarı*
kesinlikle hayvan değil bu demeye sebebiyet veren durumlardır
-yaramazlık yapar kızarsın sen misin kızan diye gözünün içine baka baka koltuğu tırmalar
-sabahın köründe başına gelir başlar miyavlamaya uyanmadın mi her an bir pati yiyebilirsin yüzünün ortasına
-mart ayında üçüncü kattan atlamak suretiyle karı kız peşinde koşmak beni kahırdan öldürmek iki gün sonra hiç bişey olmamış gibi işimi gördüm de açım ama ben ya hadi eve gidek miyavlaması ile geri gelmek
- evde bulunan kaplumbağaların sularını içip bitirmeye çalışmak, pati atmak suretiyle onları bi fiil rahatsz etmek
yok yok sarışın diye adını behlül koyar mısın kedinin... al sana behlül.... *