hafif pembe uçları, yuvarlak hatlara yerçekimine inat başkaldırışları,
ele avuca sığmaz tavırları. gördükçe mıncırasın gelen o memeler yok mu?
işte onlar için çekmeyeceğim trip, görmeyeceğim kötü muamele yoktur. terk edene kadar ayrılığın imasında dahi bulunursam cümle alem götümü siksin.
kuklacığım kusura bakma alanına girdim ama idare et artık.
vazgeçilmez oluşunun sonluluğudur bu. Erkek için de öyle. Sözlüğün bu kadınlar üzerine master yapma isteğine az çok anlam verebiliyorum da, hep genellemelerle gidiyoruz, olmuyor. Eğer vazgeçilmezlik sonsuz olsaydı zaten adı öyle olmazdı; doğal bir durum olurdu. insan yaşamına sığmazdı. "Hep öylelik" hakim olurdu ilişkilere.
alın size ezber bozan bir tespit.. beşbin yıl önce bilge lao tzu şöyle demiş "erkeğin kadına duyduğu sevgi ve tutkunun kaynağı erkeğin ta kendisidir, kadının bu duygu ile alakası yoktur, akıllı ve dengeli bir erkek bunu deneyimleyebilir".. yani dostlarım, bir kadını vazgeçilmez yapan duyguların kaynağı erkeğin kendisidir...