van depremi nedeniyle yardımsever bir vatandaş, montunu deprem bölgesine yollamış ve cebine şöyle bir not bırakmıştır:
"geçmiş olsun kardeşim, ben de gölcük'te senin şu an yaşadıklarını yaşadım. maddi manevi ne sıkıntın olursa bana 05xxxxxxxxx numaralı telefondan ulaşabilirsin, hiç çekinme."
üç gün sonra yardımsever kişinin cep telefonuna o montla ısınan kişiden şöyle bir mesaj gelir:
"allah razı olsun kardeşim. şu an gönderdiğin montla ısınıyorum. sana söz bir gün sen düşersen ben de seni kaldıracağım."
edit: faşistlerin böyle bir şeyin yaşanmasını imkansız gibi göstermeye çalışması, onların barışı değil kavgayı, savaşmayı istediğinin açık bir kanıtıdır.
ve hikayenin gerçek olup olmaması ne kadarının gerçek olduğu hiç önemli değildir. insanlığın dili birdir.
vanda deprem oldu. ekşici arkadaş haberi aldı. kışlık montu anında yolladı. numara da yazdı. ara derdine ortak olayım dedi.
mont vana gitti. bdp engelini aştı. yağmacılardan kurtuldu. evsiz kalan birisine ulaştı , o kişi giydi. notu gördü. hemen cep telefonuna sarıldı. daha üç gün olmadı bak. evet. aramadı mont sahibini. mesaj çekiverdi. o meşhur cümleyi söyledi.
mont sahibi ekşici çıktı. bunu hemen sözlüğe yazayım dedi. ilgi büyük geldi. tivitır ekşi uludağ faecbook haber siteleri çalkalandı. . röportaj yapalım dediler. hassiktir dedi. ufaktan bi edit geldi. 12 paragraf. yea montu ben yolladım da o mesaj bana gelmedi.ben değil bi arkadaşa dedi. olayı kapattı. mesajı iyi verdi ama. dostluk kardeşlik falan.
tarihin en buyuk ironilerinden birine vesile olmus trollük denemesi. altindan kalkamayacagi bir ilgiyle karsilasinca, soylemek istedikleri ilk yazdiklariyla sınırlı kalamadi, bu konuda soylemek istediklerim bu kadar adli yazarimizin. mecburi edit adi altinda 12 paragraflik 'yalan soyledim' editi geldi. vay efendim o ilk notu ben gonderdigim montlara koymustum da sonra mesaj arkadasima geldiydi de...
depremi duyar duymaz vana mont gönderen arkadaş yani ayın 24 ünde buradan gönderiyor. ışık hızı ile mont vanlı ihtiyaç sahibine ulaşıyor. akabinde 26 sı sabah saatinde cebine mesajla teşekkür alıyor. inandınız mı ? inananlar lütfen vana yardım ulaşmıyor filan yazmasınlar. sıradan vatandaş bile ışık hızı ile doğrudan ihtiyaç sahibine ulaştırmış. yağma filan yalanmış.
(bkz: yersen)
aynı zamanda turnusol kağıdı vazifesi görmüş bir hikayedir.
faşistlerin,ırkçıların düşmanlıktan kin ve nefretten beslenenlerin hoşuna gitmeyen, dar kafaları sığ zihinlerinin böyle bir şeyin olabilmesini imkansız zannetmesi, aslında kardeşliğin değil kinin nefretin dilini sevdiklerini göstermektedir.
