ergenlik donemlerimi süsleyen kitap idi en son sevgili kızımız serrayı evlendirip seriye noktayı koydum fakat yazarımız ilk gün ki heyecanı ile seriyi devam ettirme peşinde neyse kolay gelsin.
ben kitapları üniversiteyi kazanmasından itibaren ki kısmını okudum orta okul lise hiç bilmiyorum ipek ongun adım adım hayata derken aslında serra nın sınıfındaki bütün öğrencilerin bilgisayar mühendisi dilek karakterinin mimarlık kazanması kuzeni sırmanın amerika da işletme ile ilgili bölüm okuması hukuk, melisin isviçrelerde güzellik bakım ile ilgili okuması esinin atolyede resime yönelmesi nasıl desem fanus ya bildiğin fanus gençleri her şeyin iyi olacağına dair bir hayale sürüklemek gibi ekonomik krizden zor koşullardan bahsedip onları hem karamsar hemde hayalperest toz pembe bir dünya sunmuş hem modern olma hemde muhafazakarlıktan uzaklaşamama dönem şartlarını göz önüne alarak yapmış bunu okuduğum kısımlarda serra da bir çaresizlik göremedim illa bir yerden birileri elini tutuyor kilo vermeyi diş telini çıkmasını çirkin betty nin güzelleşmesi gibi sığ bir çerçevede sunmuş aslında buda hepimizin dış görünüşün ambalajın ne kadar önemli olduğunu sunuyor cüneyti bilmiyorum oktay ve özgürün dış serra değilde iç serra ile ilgilenmesi hoş gerçi onlar yenilenmiş serrayı görüyor.demem o ki yazılacak çok şey var okuyun veya okumayın bana biraz hayalperest polyanna bir kitap geldi kikiriklik edip odtü gibi bir yerde mimarlık kazanmak o dönem şartlarında da zor herhalde odtü den bahsediyoruz sonuçta.
Ergenlik çağındaki insanlara hitap eden bu kitabı dokuz on yaşlarındayken okuyup sevmiştim. Ama ufacık çocuksun zaten, bundan önce gördüğün kitap MEB'in kesip biçerek acımasızca katlettiği 'sadeleştirilmiş' klasikler. O heyecanla sonra gelen bir iki kitabı da okudum. Şimdi bakınca bu kitabı gençlikte okuyan/okuyabilen insanlara üzülüyorum. imkanım olsa beynimden falan silmek isterdim yani, öyle gereksiz,öyle saçma.
Arkadaşlar evet günlük tuttum. Daha ilk yakınlaşmalı flörtler yaşadığımız ergen dönemler. Evet güzel güzel yazdım günlüğüme. Detaylıca. Sarılmalar, öpüşmeler, Ve annem buldu. Gerisi hakkında konuşmak istemiyorum.
günlük tutmaya heveslendirendir. akabinde türkçe öğretmeni olan dayının kırmızı pilot kalemle imla ve noktalama hatalarını düzeltmesiyle bir daha asla açılmamak üzere kapanan defterdir.
kitabın yanında hayat içinde de mutlaka yer alan bir defterdir.
illa bir nesne olması da gerekmez. zihninde de tutabilir. kendi gibi olmasına izin verilmeyen, duyguları önemsenmeyen, yok sayılan, belli kalıplara sokulmaya çalışılan kızın isyan bayrağıdır o defter. söyleyemediklerini, korkularını, içinden geçenleri aktarır. okunursa çok şey kazandırır.
Dsi' de o zamanlar yuzme kursune efendim tenis kursuna gidiyorum.
Sene soylemek istemiyorum. Ehe. Yas tam 15.
Ogle aramiz var 2 saat. Guya uyuyacagiz. Ben basladim serra'yi okumaya.
Neyse biz buyurken serra' da buyudu. Tabi biz serra'nin kili olamadik arkadaslar.
Ama yine de 15 yasima cok iyi gelmisti ne yalan soyliyim simdi.
Ha sonra kiskandim keko serra'yi yok efendim universiteler, yakisikli kocalar, herkes cok guzel cok asik fln.
Sahsen hasetlendim ahahah.
Şaka maka ergenlik dönemlerimin en güzel kitabı idi.
Hâlâ da kitapligimin ilk rafında yerini korurlar.
Bilmem kaç kitaplık seri.
Son kitabında baş karakterimiz serra, evlenip çoluk çocuğa karışmış.
ipek Ongun'u hissetmek adına, evlendiğim zaman alıp okuyacağım... *
Hem ayrıca niye ipek Ongun bu kadar kötülenir anlamam ki.
Hayır, ergen yaştaki kardeşlerinize saçma sapan puccaları okutacağınıza, genç zihinlerini sapkinliklarla dolduracaginiza şunlardan okutun daha iyi.