sevdiği bir şeyden hararetle bahsettiği andır. gözleri çocukmuşçasına büyür ve parlar, ses düzeyine sahip çıkamaz, cümle ortasında şapşal bir şekilde güler. bildiği şeyi pazarlamak için anlatmaz, dinlendiğini farkettiği için anlatır. Hem sevdiği bir şeyden bahsetmenin hem de dinleniyor olmanın verdiği sevinçle masumlaştıkça masumlaşır.
Magazada sevgilisinin cantasini tasiyip etrafa ilgisiz bakislar atarken, kabin perdesini kedi gibi aralayip cenneten kucuk bir parca gormus gibi farkindalik yasadigi o an.
çocuğunun ilk doğduğu zamanlarda ve hatta yaşına girene kadar gece yanına gidip nefes alış-verişini izlemek, uzun uzun bakmak ve o an allah'a şükretmek, şükretmesi. en masumunun yanında en masum olmaktır işte. ve muhteşem duygu olmalı. allah bize de nasip eder inşallah. önce bir anasını bulaydık iyiydi tabii de. swh.