bir wc faslı daha,
lakin yine aklımda sen,
o an düştü flop diye suya,
sıçrayan suyla irkildim bir an,
kasap köfte tavada olmaz ki - gibi giden satırlar silsilesi
sen mi beni sevmiştin
yoksa
sevdiğin
ben miydi?
her bakışında yüzümde gördüğün
beni olmayan ben..
karanlık bir tiyatro sahnesinde
(mesela şu hep gittiğimiz parktaki olsun)
umarsızca ölüme yuvarlanan
şu hiç sevmediğimiz oyuncu
sokakta bir çocuk,
üstünde eski kocuk,
satıyor mendil,
dilinde kandil,
yakıyor içini,
alır mısın abi?
alsam bir türlü,
almasam türlü türlü,
işte sana çelişki.
çektim gittim eve,
açtım dizimi.
ağladım sanal aşka,
yazdım dizemi,
bağladım malağa,
aldığım mendil yetişti imdada.
ot olmayan şiir olmaz
yağmur yağmasa ot büyümez.
çocuk nerde kaldı?
sanal aşka yürek dayanmaz.
bu adam kafasına toka takmış
sonra gitmiş kafa lokantasından çıkan toka takmış
onu çekememiş çünkü cahilmiş
gitmiş aynada kendine tokat atmış
sonra eve gitmiş tat ketchup tatmış.
tat tat tat ..ee.. çokotat çokotatın lezzeti bambaşka,
bu arada kültigin ölmüş müydü?
yok alper tunga gömülmüş müydü?
uzanıp üstüne ağlayarak debinesim geldi.
not: vurmayın. ben aslında yoğum.
düşündüm de bu son cümleyi de şiire dahil edelim. daha da bi pok olsun.