bir baksırın ademoğlunun başına açabileceği işlerin en kallavisine işaret eden mevzu bahis.
geçen gün yine geç yattğım bir gecenin sabahı uyku sersemi tuvalete gittim. klozeti kaldırdım, işemeye başladım. fakat bir de ne göreyim; tek bir hat üzere yollanması gereken idrar sanki iki delikten çıkıyormuşcasına gidiyor. götüm tutuştu. "noluyor lan, delinmiş olmasın sakın" diye düşündüm o anın salaklığıyla. hemen boştaki elimle gözlerimi ovuşturdum acaba gözlerim çapaklı da iki mi görüyorum diye... yoo gözlerimden kaynaklanmıyor, bildiğimiz ikili çöğdürüyordum. lan dedim nedir bu? baktım ki baksırdan kopan yün kırıntıları dalganın ucunda birikip yapışmış bizim idrar bütünlüğüne kast ediyor, ikiye bölüyor onu. sanki iki başlı bir ejderha gibi, pardon iki başlı değil iki delikli bir ejderha pardon ejderha da değil, iki delikli bir hortum gibi işiyorum. bu talihsiz durumu düzeltmeye çalıştım elimle. fakat ben uğraşırken sikin istikameti kaydı ve bir anda pijama altına işemeye başladım. tam da ortasındayım aksiyonun kendimi tutamadım da dostlarım, işedim bir miktar pijamaya. lanet edip çıkardım ve kirliye attım sonra.
özet: baksır yüzünden bi kuple aşortman altına işedim.
yaz döneminde bolcana malum yerleri terletmesi. bir de, hangi pantolonu alırsam alayım, apış aralarının belirli bir dönemden sonra erimesiyle, yine malum yeri yırtık olan baksırın tehlikesinden, arkadaşın uyarıp da bacak bacak üstüne atmamla kurtulmam, en büyük ihanetlerinden birisidir. ama gerzeklik serde tabii, giyersen öyle yırtık pırtık, adamın her yeri çıkar meydana.
