illa yazılmıştır ancak yine de söylemekte fayda var : psikotik bir rahatsızlıktır. yani aşağı yukarı bu hastalığın tüm hastaları ''hasta olduklarını'' kabul etmezler. tedaviyi uygulamak istemezler.
manik dönemlerinde çok hareketli, her şeye gücünü yetirebileceğini düşünen, kapasitelerini aşacak planlar yapan (maddi,manevi) , az uykuyla idare edebilen, çok para harcayan, meşrebince çok içki ve sigara tüketen, aşırı sosyalleşen, yoğun sevgi gösterilerinde bulunan kişiler haline gelirler.
ancak bu dönemde ziyadesiyle tutarsız ve yorucu işlere bulaştıkları için manik dönemlerinin ardından girdikleri depresif dönemlerinde kendilerini birden dünyanın en asosyal insanı haline getirirler. ağırlaştıkça aylar sürecek zamanlar evlerinden çıkmayan, sürekli uykulu ve yorgun hisseden, konuşmaktan, temizlenmekten, insanların içinde bulunmaktan kaçınan insanlar haline gelirler. bu zamanlarında hayatlarının bitmesini beklemekte olurlar. insanlarla konuşurken yüzlerini göstermemeye, ekseriyetle yere bakmaya ve elleriyle yüzlerini kapatmaya meyilli olurlar.
bu zıt kutuplu dönemleri arasındaki geçiş süreleri ne kadar kısa olursa yıpratıcılığı o denli fazla olan bu hastalıkta dönemlerin kendi içindeki şiddeti de hastalığın yıpratıcılığını belirler.
ilaçla hatrı sayılır süreler tedavi edilmesi gereken bu hastalık aynı zamanda yakınlarına da büyük işler düşen bir hastalıktır. sürekli içinde bulunduğu dönemler takip edilerek bu süreçlerin hastaya zarar vermeyecek şekilde geçirilmesi ve geçişlerin yumuşak olmasına özen gösterilmesi gerekmektedir.
son olarak şu şarkı durumu biraz daha özetlemektedir.
--spoiler--
...bu ne çıldırtan denge
yaprak döker bir yanımız
bir yanımız bahar bahçe...
--spoiler--
Patolojik olarak psikoz grubuna girer.
iki uçlu duygulanım bozukluğu olarak da tabir edilir.
Halk arasında genellikle manik depresyon şeklinde bilinir.
Hasta her psikolojik bozuklukta olduğu gibi zor zamanlar geçirebilir hatta yakın çevresi de bundan olumsuz etkilenebilir. Bunun için
Herhangi bir profesyonelden destek alınmalı demiyorum zaten bu rahatsızlığa sahip kişiler istedikleri kadar bilinçsiz veya duyarsız olsunlar soluğu bir psikolog ya da psikiyatristin yanında alırlar.
Tedavisi zordur neredeyse her psikolojik rahatsızlıkta olduğu gibi.
Bu yüzden bu hastalık dahil bütün psikolojik rahatsızlıklarda ilk yapacağınız şey her zaman tecrübeli bir klinik psikolog bulmak olsun.
Tanınız koyulduktan sonra tedavi süreciniz başlatılır.
Bizim safderun insanımız hemen bir psikiyatriste gidiyor.
Psikiyatrist maksimum 10 dakikada teşhisi koyuyor sonrası malum;
Rexapin(olanzapin) ve de lithuril(lityum) adlı antipsikotik ilaçların reçetesiyle kendinizi kapıda buluyorsunuz.
Bu yüzden bu konuda biraz daha hassas ve ısrarcı olmanızı öneriyorum.
Genelde Psikiyatristler her zaman kolayı seçerler sizinle uğraşmak,ilgilenmek gibi bir dertleri yoktur. Tek tip yöntemlerle -ki bu genelde ilaç olur- sizi güya iyileştirmenin peşindedirler.
3 tane emareden şıp diye teşhisi koyarlar sonra hasta değilseniz de hasta olursunuz.
Bu tip rahatsızlıkların teşhisi öyle hemen koyulmaz koyulmamalı bunun bilincinde hareket edin.
Psikologlar bu konuda size daha iyi yardımcı olurlar.
ilk muaynenizde size hızlıca teşhis koyup sonrasında sizi ilaca boğan doktorlar konusunda biraz şüpheci olun.
Antipsikotikler öyle masum ilaçlar değildir şizofreni tedavisinde bile kullanılıp kullanılmaması konusunda tereddütlüyüm.
Bipolar bozukluk tedavisinde en azından birkaç seans terapi alınmalı sonradan ilaç başlatılmadır.
imkanınız varsa ilaçlara çok bulaşmadan alanında uzman ve tecrübeli doktorlardan terapi alın.
Psikolog ile psikiyatr arasındaki farkın bilinmediği anlaşılıyor. Bipolar bozukluk psikotik bir bozukluktur. Yani beyindeki kimyasal ve biyolojik sistemin bozukluğundan ileri gelen bir "hastalık"tır. Bu hastalara istediğiniz kadar konuşun dahiyane fikirler, kullanışlı fikirler, kendisini bulmasını beklediğiniz fikirler verin faydasızdır. Çünkü zaten hasta hasta olduğunun farkında değildir. ilaç tedavisi gerekir ki beynin bozukluğu bastırılsın. Psikolog aşaması sadece topluma adapte olması açısından faydalı olabilir. Psikiyatr ve psikolog tamamıyla farkıdırlar.
Düşüncelerim hızlanmaya başladı ama bu durum beni çok mutlu ediyor.
Sizce durumu kontrol edebilir miyim yoksa tren raydan çıkar mı?
Tecrübeli arkadaşlar bilgilendirirse sevinirim.
Edit: Allah razı olsun gençler.
Bu sözlük iyi ki var.
Hastalığı sebebiyle atak döneminde libidosu yükselen kadınları suistimal etmek erdemli bir davranış değil. Sarhoş edip kendini savunamayan kadına tecavüz etmekten farkı yok çünkü ikisinin de beyin kimyası nedeniyle iradesi yok.
eft uygulayıcılarının tedavi etmeye yanaşmadığı hastalıklardan biri. hani bu eft her şeye iyi geliyordu, hani hayatımız değişiyordu? hani her şey zihinde bitiyordu?bazı tekniklerin böyle açmazları oluyor işte, yazık. uygulayıcılar "isteyenler psikiyatristleri ile eft yapabilirler" diyor, bir tane eft uygulayan psikiyatrist görmedim.
ruhsal durumun stabilize olamaması, beynin duruma uygun moda girememesi ve bir işte yoğunlaşamama durumu. bu sorunlar yüzünden gündelik işler yapılamaz hale gelinir, hayata karşı istikrarsız duruş sergilenir.
ben 2010'da majör depresyon şikayetiyle hastaneye gitmiştim. 2015 senesinde iyileşme görülmemesi defalarca intihar girişiminde bulunmam neticesinde bipolar teşhisi kondu. herhangi bir işe giremiyorum girsem olmuyor odaklanamıyorum işyerinden kaçıyorum türlü bahaneler uyduruyorum içimde sıkan bir şey var bazen çok mutlu oluyorum. herhangi birini sevgili veya arkadaş olarak kabul etmiyorum edemiyorum. çünkü onun da sağlığını düşünmek zorunda kalıyorum. çok konuşmuyorum arkadaş 1-2 yi geçmez. onlarla da pek samimiyetim yok. yani hayatım bok gibi anlayacağınız. hergün karaciğeri yoran ilaçlar da cabası