hiç tanınılmayan bir yere gitme isteğidir. sorumluluklardan, statülerden, sınırlardan, kısıtlanmalardan, olmazlardan, zorundalıklardan bıkmış olmaktır. o yeni bir yerde, bıkkınlık veren gerçek hayatın biraz olsun dışına çıkmak, kısa bir süre de olsa başka biri olmak istemektir.
bilindik yerlerin cazibesinin kalmaması, bilindik yerlerin bilindik davranışları sergileyen insanlarla dolu olması, bilindik davranışları sergileyen insanların genelde toplumun artık birçoğunda görülen bencillik bezeleriyle dolu olmalarıdır insanı tetikleyen ve bilindiği gibi gitme isteği uyandıran.
bilmediği bir ülkeye ve dilini bilmediği insanların arasına kaçıp, o ülkenin bilinmeyen sokaklarında kaybolmak istediğidir. hatta giderken, nüfus cüzdanını bir cesedin üzerine bırakıp gitmek bile düşünülebilir. sonrası mı?...