diyanet ve tübitak yüzündendir. ilki bilime ayrılması gereken bütçeyi tek başına yiyiyor ikincisi zaten bilime tepki olsun diye kurulmuş ülkedeki "bilim ve teknoloji" merkezi. adamlar yarışma düzenliyor icad yarışması sonra gidip birinciliği arabanın yan tarafına kırtesiyeden aldığı led lambaları takan adama verip kaynağı bu kamile aktarıyorlar. olmadı minik türbanlı bacılar kutsal kitabımızdan matematik kullanarak sonuçlar elde etmişler onlara veriyorlar. diğer tarafta çocuk parande atan robot yapmış kendi imkanları ile onunla dalga geçiyorlar. bu ülkede böyle kurumlar varken bilim nasıl gelişecek ? sonra adamlar amerikaya gidip kanserin ilacını buluyor adı mehmet bilmem ne. 10 sene önce küstürmüşler adamı o da gitmiş amerikaya adama finans sağlamışlar çatır çatır ilaçlar buluyor tedaviler uyguluyor.
Güzel soru. Cevaplanıp artık çözüme ulaştırılması gerekli bunun.
Üzgünüm ama cevap basit,"din" yüzyıllar geçmesine rağmen din kavramının tam anlamıyla kültür ile homojenize olamamasından. Ayırıpta ayrı bir kefede tutamıyoruz onu. Bunun arkasından tepetaklak geliyor her şey eğitim, bilim, ekonomi, refah vs. Tabi bizi aşağıya çeken yanlış politikalar ve hükümetlerin de payı çok.
Bir jenerasyon gerekli, ondan sonra alıp yürürüz belki. Bu işler de enerjisel. Rönesansta floransa akımı, alman ekolünün yaratımı gibi vs. Burdan yurt dışına çıkıp önemli çalışmalar yapabiliyorsa türk bilim insanı, burda ortamı sağlarsan da buna ulaşır.
Cevabı çok üşengeç ve tembel bir millet olmamızdan kaynaklı olan bir sorunsaldır.aklımız hep kolay yoldan para kazanmaya çalışmaktadır.bir şey icat edelim,limitleri zorlayalım düşüncesi çok az insanımızda vardır.
Not: bu arada bizde o kütüphanedeki kitapları çalıp,tanesini 10 tl'ye satmazlarsa şaşırmam.
Şahsi kanaatimce dinle bilim birbirini yüceltebilecek iki kavram. Bilimle dinlerin temelini, dinlerle de bilimin gerekliliğini bu iki kavram uyum içerisinde yürütüldüğünde daha iyi görürüz. Ancak bizde biraz ondan olsun biraz bundan algısı hakim olduğundan bilim dinin temeline, din bilimin gerekliliğine 'karşı' durmakta. Bu yüzden bizde din bilimden önce geliyor. Kitaplardan kuru ezberlerle, aile geleneklerinden köken alan belirli davranışlarla ne din tam yaşanır, ne de bilim geliştirilir.
Dinle minle ilgisi yok bu işin. insan üretebilmesi için refah seviyesinde olmalıdır. Boş oturuyor bu adama neden maaş veriyoruz diyen zihniyet var bizde. Şimdi sadece ar-ge yapacak adamin görevi araştırmak proje oluşturmak ve sunmaktır. Sadece görevi bu olan biri Türkiye standartlarında Zor barınıyor. Çalışan varsa bile bir süre sonra göze batıyor. Beklentilerin yüksek olmasından motivasyon düşüyor üretkenliğini kaybediyor.
Farklı sebepleri de var elbette. Sadece bununla açıklanamaz. Nobel ödüllü bir tıppcimizi biz sallamiyoruz örnek almıyor saygı duymuyoruz. Örnek aldığımız yolunu izlemeyi seçtiğimiz insanlar parayı kolay yoldan bulanlar oluyor. Yani bizim hayattaki amacımız zenginliğe kavuşmak oluyor. Ülkeye ya da dünyaya katkı sağlamak değil burada da eğitim sisteminin yanlışlığı ortaya çıkıyor.