sims vardı bi ara ne çok severdim o oyunu bi türlü doyamamıştım çünkü yeni versiyonlarını ya alamamıştım(çünkü orjinaller pahalı) ya da aldıklarımı bilgisayarda açamıyodum. sims hastası olmuştuk kardeşimle her yaz bi sims davası açılırdı.
şimdi mi oyunlardan tiksiniyorum yani oynamıyorum.
Babamın verdiği söze mütevellit, aylarca, belki yıllarca beklediğim bilgisayarıma kavuştuğum an geldi aklıma. Bilgisayarı kurmak için gelen adamları hayranlıkla ve sabırsızlıkla bekleyişim. Bana kullanmayı gösterdikleri anları hızlı hızlı biran önce oynamaya başlayayım diye geçiştirişlerimi hala unutamıyorum. O zamanlar bilgisayar herkesin kolaylıkla erişebileceği bir ekipman değildi dostlar. O kadar zaman bekledim ki ona sahip olmayı..
neyse adamlar bikaç oyun yüklediler ve gittiler. O oyunlardan bir tanesi de doom 2 idi. O gece neredeyse hiç uyumadım. Sabah uyandığımda ise okula gitmek her zamankinden daha zor geliyordu bana. Okula gitme saatim gelene kadar adeta nefes almadan o oyunu oynamıştım. Ve günlerce bu heyecan süre geldi. Evden hiç çıkmak istemiyordum. Bilgisayar oyunlarını çok severim. Bugünkü oyun teknolojisi düşünüldüğünde o oyun oldukça komik gözükebilir ama üretilmiş ve üretilecek hiçbir oyun bana aynı heyecanı yaşatamayacak bunu iyi biliyorum.
Kendi bilgisayarım olmadan önce bilgisayarda yine oyunlar oynamıştım ama kendi bilgisayarım olarak ilk olduğu için doom2 yi yazdım. Babamın işi dolayısıyla mac tr'de nerdeyse kimse tarafından bilinmezken macin o zaman içinde barındırdığı tüm oyunları ve pcde mayın tarlası solitaire ve bilimum oyunları elbette oynadım.
Ayrıca need for speed 2 ve fifa 96 yine ilk oynadığım oyunlardan bir tanesidir...
ördekli bi oyun vardı duffy duck lı bişey. Ondan hemen sonraysa dragon lore. Oynamayı hiç beceremesem de kendisini çok sevdiğim oyun. Arkadaş hala unutamıyorum ya. Sadece adamı bi oraya bi buraya götürüyodum. Malum ataride alaaddin mario vs. gibi oyunlardan sonra bilgisayar oyunları insanda çok acayip bi etki yaratıyo. Ama unutamadığın desen, o sıra uzar gider gardaş.