haksız yere kasımpaşaspor maçında kendi lehine bile verilen penaltıya itiraz etmektir.
kendi takımı yürekten mücadele edip yenilmişse, tribünü terk etmeyip onu ayakta alkışlamaktır.
rakibi hakkı ile oynamışsa sonuç ne olursa olsun, onu alkışlamaktır.
çıldırt bizi başkan muhabbetine gelince, evet tüpçü yıllardır protesto ediliyordu; ancak başkanlık seçimi yeni yapılmış ve demirören yeniden başkan seçilmişti. şimdi yeni seçilen bir başkan var ve türkiye şartlarında "dünya yıldızı" sayılabilecek isimlerle bir bir sözleşme imzalanıyor. ve robinho gibi bir ismin gelmesi söz konusu, şimdi taraftarın kalkıp demirören'i yuhlaması takıma ne sağlardı. ve bunu dünyada hangi takım taraftarı yapardı, kimse. biraz realist düşününce her şey ortada. tabi söz konusu beşiktaş olunca, herkeste beklenti yükseliyor. biz futbolcuya da, başkana da gerekirse tepki koyar yuhlarız aslolan beşiktaş'tır. ayrıca yıllardır demirören'i yuhladık diye beşiktaş taraftarını nankörlükle suçlayanlar, şimdi demirören'e niye tepki göstermediniz diyorlar. akıl fikir, gözler kör olmuş...
şimdi birde şu mesele var. madem sevmiyordunuz neden ikide bir demirören'i başkan seçtiniz diyenler var, o son seçimde tüpçünün karşısına odun koysan başkanlığı kazanırdı. ama murat aksu kazanamazdı, çükü kendisi abdülkadir aksu'nun oğluydu ve akp'li bir etikete sahipti. ve beşiktaş'a bu sebeple başkan olamazdı...
Canları sıkılan ergenlerin bugün ne yapsam da bir milleti kendimden tiksindirtsem anlayışıyla aklı sıra laf çaktığı, bu Beşiktaşımı desteklememin en büyük nedeni olan duruştur.
Küfreden taraftarı vardır, deplasmana giderken olay çıkartan taraftar da vardır. Galatasarayın stadında çocuğun kafasının yarılması, tribünden aşağı adamın atılması, fenerlilerin şampiyonluk maçına deplasmana giderken benzinlikte adam öldürmeleri bunlara örnektir ama bu durumu genelleyemezsiniz tüm taraftar için. Yıllardır futbol takipçisiyim. Beşiktaşa yapılanların onda biri galatasaray ya da fenere yapılsaydı ortalığı yıkarlardı, daha geçen sene son maçtan sonra fenerlilerin neler yaptıkları ortada. Sonra da yok ona küfretmiş yok buna küfretmiş, bunu diyen adamla yarım saat gezin, sikerimi a. koyayımı da ağzından eksik olmaz.
Velhasıl istediğiniz kadar bok atın, Beşiktaş taraftarı olgundur, bağrına taş basar ama polisiyle çatışmaz, kendi futbolcusunu, rakip takım futbolcusunu dövmez. çeker sineye gider evine yatar. Bu nedenle takımında yıllardır kasıtlı tekme atan, çirkeflik yapan futbolcusu hemen hemen hiç yoktur.
Rezil bir sezon geçireceği belli olsa da bu takımın taraftarı dünkü trabzon maçı bitiminde futbolcuların ne kadar üzüldüğünü görür ve dünyayı sikine takmaz, çünkü bilir, yeteneksiz olsa da oyuncusu canını dişine takmaktadır ve bu onu dünyanın en mutlu insanı yapar.
deplasmana giderken hiç istasyon yağmalamamış, tribünde hiç küfür etmemiş, kendi lehine olan hakem hatalarını bile eleştirmiş, sık sık sosyal measj vermiş pırıl pırıl sütten çıkmış ak kaşık renklilerin bok atmaya çalıştıkları duruştur.
rüştüyü döven kimdi, alexi kaç sene itin götüne sokan kimdi, fatih terime yıllar yılı kıro deyip nankörlük yapan kimdi, hagilerin ariflerin bülent korkmazların kubilayların hakan ünsalların türlü çamurluklarıyla , mehmet ağarlarla vahap beyazlarla ahmet çakarlarla şampiyon olanlar kimlerdi.
olmayandır. metin oktaya, leftere küfür ederler. deplasmanlarda benzinllik ve lokanta yağmalarlar. tribün abileri rant için birbirini vurur, hatta vurdurtur. süleyman seba gibi adama istifa diye götlerini yırtmaları zaten noktayı koymuştur. başka bi beşiktaşlılık duruşu olabilir, kamasutraya bi bakmak lazım öğle bi pozisyon varmı.
beşiktaşlı olmasam bile duyması güzel, anlamlı bir kelimeydi fakat sürekli ağızda sakız çiğner gibi kullanılmasıyla anlamını yitirmiş sözdür. herkesin ağzında bir beşiktaşlı duruşu kelimesi aldı başını gidiyor.
takımın bütün sezon boyunca oynadığı kötü futbola rağmen süper final saçmalığıyla hayallere kapılıp türlü heveslerle stada giderek sonucu dünden belli mağlubiyete ana avrat sövmek, sahaya girmek, futbolculara, hakeme, kameramanlara saldırmaktır.
sırf bir manuel fernandes cezalı duruma düştü diye ağlayıp zırlayıp otu boku hakemlere ve federasyona atmaktır. siz değil miydiniz zaten lige paf takımla çıkacağız diyip çıkmayan. bıktık artık bir bitmediniz anasını satayım. avrupa'da da hezimete uğrarsanız hakemlerden bulup "platini istifa" diye bağırırsınız kesin.