teknik yönetimini islamcıların ele geçirdiği ilk üç büyüktür. şükür ki, başarılı olamamıştır. çünkü olası bir başarı durumunda, diğer iki büyük takımda da benzer bir değişim sürecinin işleyeceğine hiç şüphe olmayacaktı. bürokrasi, siyaset, basının ve ticaretin çok büyük kısmı onların elinde zaten. hiç olmazsa futbol kalsın...
taraftar. belki adı bu beşiktaş'ın yanında duran kitlenin. ama bana sorarsanız bu bir taraf olma müessesinin işleyişini ifade etmiyor. adına aşk diyebileceğimiz bir duygu bu. bana hangi takımı tutuyorsun diye sorduklarında ben takım tutmuyorum, seviyorum diyorum. yani özünde bizimki neresinden bakarsanız bakın bir aşk.
hayata karşı bakışınızı bile çokca şekillendirebilecek, toplumsal sorumluluğunuzu size hatırlatabilecek bir aşk. mesela hepimiz zenciyiz ya da hepimiz eto'o'yuz gibi sosyal sorumluluğu taşıyan bir birliktelik.
ya da çok sevdik be abi'nin içinizde uyandırdığı duygularla ilgili bir durum. belki ben çok fazla optimist bakıyorum. ama en azından kendi hislerimden eminim ben. takım tutmuyorum, seviyorum.
son zamanlarda işi mafyavari olaylara döken bir grup olsa da dışarda kalan, dışardan bakan bir grup var. işi sadece sevmek olan. içinde en ufak ticari kaygılar taşımayan ve salt sevgi ile yoğrulmuş bir grup bu. takımın sırtına basıp yükselen onca adama uzaktan bakıp ah! çeken bir grup. bu grubun içlerinden tekrarladıkları tek bir şey var çok sevdik be abi... elbet sıra onlara da gelecek. *
yarın ankaragücü'nü, ve haftaya manisaspor'u farklı bir şekilde yenemezse büyük olasılıkla gelecek sezon inter toto kupası'na katılmak zorunda kalacak; bu nedenle sezonu temmuz ayının başında açacak takımımızdır. bu kupaya ikinci turdan girecek olan kartalımız, önce bosna hersek-karadağ eşleşmesinin galibi ile; ardından ise portekiz ligi'nin yedincisine karşı oynayacak ve bu iki turu geçerse uefa kupası'na ikinci ön eleme turundan katılmaya hak kazanacaktır. kısacası bu yaz beşiktaşlı futbolseverler açısından euro 2008 ve inter toto sayesinde geçmiş yazlar gibi sıkıcı olmayacak.
bugüne değin 97-98, 00-01, 03-04 ve 07-08 sezonlarında olmak üzere 4 kez katıldığı şampiyonlar ligi'nde oynadığı 24 maçta 7 galibiyet, 2 beraberlik ve 15 mağlubiyet alan; 19 gol atıp 48 gol yiyen kulüp.
avrupa'da aldığı farklı yenilgileri ile tanınan kulübümüz. 2000-2001 sezonunda şampiyonlar ligi ilk tur grup maçlarında deplasmanda oynadığı 3 maçta 15 gol yiyerek kendi çapında başka bir rekorun da sahibi olmuştur. (ac milan'a 4-1, leeds united'a 6-0, barcelona'ya 5-0 kaybetmiştir). yeni rekorlarını ise bu sezon liverpool'dan deplasmanda 8 tane yiyerek kırmıştır.
trabzonspor faciaları (otelul galati, anorthosis), fenerbahçe (benfica 0-7, sigma 1-7) ve galatasaray (chelsea 0-5, leverkusen 1-5) da farklı yenilgileri ile avrupa'da ne kadar tanınıyorsa, o kadar tanınan kulübümüzdür.
her sezon son haftalarda hakkımız yendi diye ortalarda gezinen takımdır.
taraftarı dünyanın en ateşli taraftarıdır. yenilginin körüklediği tek taraftar grubudur.
zamanında birilerinin fena bilinçaltına işlediği bu akşam anlaşılan kulüptür. zira sayısız hakem hatalarına maruz kaldığı sezonda güç bela elde ettiği üçüncülük sonrası bile beyin osurması tadında saldırılara maruz kalmıştır. ne istiyorsunuz kardeşim daha ?