ne kadar bok atılsa atılsın, gırlakları yırtılana kadar bağıran, her zaman takımına destek olan, iyi gün kötü gün muhabbeti yapmayan sadık taraftardır.*
fenerbahçe ve manchester united galibiyetlerini doyasıya kutlama hakları olan ve şu sıralar bu galibiyetleri hazmedemeyip, çatır çatır çatlayanların saçmayalışlarına götleriyle gülen taraftar topluluğu.
zamanında koskocaman fenerbahçe camiası ile tenis maçı oynama cesaretinde bulunup 6-2 kazanan bir takımın 23 maçlık yenilmezlik serisine son veren takımın taraftarıdır.
ota boka uludağ sözlük'ten soğumazlar en azından. yaaani benim tanıdıklarım öyle. çaptan kastın ne olduğunu anlarlarsa cevap verebilirler ama hazımsızlıktan saçmalamaya da anlayış gösterirler. bir de "koyduk mu" demişler. terbiyesizler işte. oysa fenerbahçe ya da galatasaraylılar gibi tarih yazınca "nasıl da yendik haylazlar sizi" demeliydiler.
dalga bile geçilmeyecek kadar önemsiz bir takımın destekleyicileri. fenerbahçeliler ya da galatasaraylılar neden bunlarla uğraşsın ki? gerçekten yani beşiktaş bence 10 kere üst üste şampiyon da olsa, hiçbir önemi yok. beşiktaş kalitesizliğini hiçbir şey silemez bence. bunlarla tartışmaya girecek kişiler ankaragücü taraftarı ya da bursasporlu felandır. takım tutmuyorum ama sanırım öyle.
bir fenerli ya da gsli beşiktaş taraftarı ile tartışınca üzülüyorum. sonuçta karşındaki kim ki? beşiktaşlı. komik.
kaybetmeye alışkın bir büyük takımın taraftarıdır. adamlar şampiyon oldukları senenin ardından bile şöyle uzunca bu güzelliği yaşayamıyorlar. yazık lan.*
sen çifte kupa alma karizmasıyla sezona başla sonra fenerbahçe'den galatasaray'a, cska'dan kayserispor'a kadar önüne gelene yenil. son 6 resmi maçta 1 gol atabilen bir takım. neyse çok üzülmesinler 6-7 yıl sonra tekrar bir şampiyonluk yaşarlar. o zaman süresince de böyle geceler olacaktır fazla kafalarına takmasınlar.
yalanı sevmez, doğrucudur, yenildiğinde karşı takıma ve hakeme bok atmaktansa kendi takımını, teknik direktörünü eleştirir, efendi gibi yenilgiyi kabullenir, üç kağıtçıları sevmez, kendi futbolcusu bile üç kağıt yaptığında ıslıklar, delikanlıdır, herhangibir insan topluluğuna girildiğinde ağır başlılığı veya fanatikliğiyle farkedilirler, fanatiklik ile çingenelik arasındaki çizgiyi çok iyi bilirler ve asla aşmazlar, yapıcaz edicez gibi iddalı ve hayalperest değil yaptık ettik gibi gerçekçidirler, sevinmek için sevmezler, beşiktaşklarını parayla pulla değil yürekleriyle gösterirler, seyirci değil beşiktaşın bir parçasıdırlar, takımına öfkesini tekme, tokat, taş, sopa ile değil tribünde sırtlarını dönerek gösterirler, şartlar ne olursa olsun takımlarını asla yalnız bırakmazlar, siyah beyaza duyulan aşkı şu sözcüklerle ifade ederler.
Birgün kopar kıyamet çöker karanlık,
tanrı bizi affetmez çok günah aldık.
sevenler ayrılmaz bir plan yaptık.
bütün çarşı cehenneme kombine aldık.
bu taraftarda acayip bir sabır vardır. 11 maçta toplam 4 gol atan takımlarını delicesine severler. aha 5 oldu lan. ahahha. ama mustafa denizli yine de beşiktaş'tan acilen gitmelidir. ertuğrul sağlam'ı kovanlar mustafa denizli'ye niye dokunamıyorlar?
2 maç üst üste yenildiklerinde 3. maçta maça gitmeyen diğer kulüplerin taraftarlarının söylediklerine gülüp geçen, avrupa'nın en büyük, dünyanın ise sayılı taraftarlarından biridir.aşkımız galibiyetlere bağlı değildir, aşkımız renkleredir
(bkz: sevinmek için sevmedik)
