berlini ziyaret edecekler için mutlaka gidilmesi gereken cafe ve restaurantları test ettim onayladım. Bana dua edeceksiniz.
- kahvaltı (simit sarayından çok daha fazlası): http://www.lafemmeberlin.de/
- yemeden dönülmemesi gereken: döner 44, Karl-Marx-Str. 119, 12043 Berlin
kendine has retro konseptiyle insanı rahatlatan: www.luzia.tc
- inglorious bastards'taki nazi subayının strudel yediği o ünlü sahnenin çekildiği mekanın tam adresi: Kurfürstenstraße 58, 10785 Berlin
fakat unter der linden şubesi de tercih edilebilir, ki ortamı daha kalabalık, insanlar iç içe. Ayrıca özel misafirlerine (politikacı,sanatçı vs.) ayrılmış bölüme uzaktan şöyle bir bakıp Angela Merkel'i kahve içerken bile görebilirsiniz.
- ve işte sıra geldi benim de sabırsızlıkla beklediğim en janjanlı kısma: Mein Haus am See; http://mein-haus-am-see.blogspot.de/
zaten mottosundan da anlaşılacağı üzere gidip de keyif almamak mümkün değil: it's not a bar, it's not a club, it's something sexier in between.
olm daha ne istiyosunuz lan? hiç durmayın, benim yerime de yiyin için.
geçen haftalarda bulunduğum, şimdiye kadar * gördüğüm en en en en güzel şehirdir. ciddi anlamda hayatımın geri kalan kısmını bu huzurlu, sessiz ve yeşillik dolu şehirde bisiklet sürerek geçirmek istiyorum.
ha not: gittiğinizde berlin duvarın ı görmeden kesssssssinlikle geri dönmeyin. tarih sever biri olarak duvara dokunur dokunmaz gözlerim dolmuş, tüylerim diken diken olmuştu resmen. lan tarihe dokunmak nedir ya, çok güzeldi valla gidin görün.
Istanbul da dogup buyumus birisi olarak beni cezb etmeyen Almanya`nin baskenti. Emeklilikten sonra sessiz kafa dinlenebilecek sehir olarak tercih edilebilir.
Almanya'nın başkentidir. Ben de geçen yaz gidip gördüm. Ayıptır söylemesi Neukölln'de lüks bir cafede oturup çay içmişliğim bile vardır. Güzel bir şehirdir, tavsiye ederim. Gidin, gezin, görün...
2 gündür yağmurlu sokaklarında yapayalnız dolaştığım şehir. tarihi açıdan zengin ancak çok hüzünlü bir havası var. sanki aradan yıllar geçmiş olsa da, kendine yapılmış olanları bir türlü kaldıramıyor. benim gözümde berlin, ağlayan bir şehirdir.
tam anlamıyla bir metropoldür. ikinci dünya savaşı sırasında çok fazla zarar görmüş ve kısa sürede kendini toparlamıştır. 1961 yılında inşa edilmiş ve 1989 yılında yıkılmış, almancası berliner mauer olan berlin duvarı, 100 euroya resim olarak da konulmuş, almancası brandenburger torolan brandenburg kapısı ve meşhur müzeleri gezmeye değer yerleridir. ayrıca görülmesi gerekenler: (bkz: checkpoint charlie), (bkz: jewish museum).
soğuklar nedeniyle şu anda gidilmesi çok mantıklı olmayan güzel şehirdir. her tarafta avm ler de yok bizdeki gibi. gezeceksen donacaksın amk. öyle soğuk mu olur lan. 8dereceye düşünce götümüz donuyor burada. adamlar -10larda geziyor. bu bakımdan özellikle Türkler için işkence kıvamında bir soğukluk söz konusudur şu anda.
bahar ve yaz ayları iyidir, en azından hafif bir ceketle gezmek mümkündür.
talat paşa nın bir ermeni tarafından vurulduğu şehirdir aynı zamanda. ben de vuruldum bu şehirde ama ölmedim.
çeşitli milletlerden çok sayıda insanı yaşatır bünyesinde. berlinden hamburga geçince burası almanya ise orası neresiydi diyebilirsiniz.
Gece her türlü alemi yapabileceğiniz ve ku'damm'da barlara akıp eğlenebileceginiz en güzel şehirlerden biridir. Her nevi hatunla takılabilirsiniz, bir tanesi bile trip atmaz size.
Not: her türlü türk bir taksiciye de denk gelirsiniz mutlaka!
bugün lokal saat ile 13.45 te havanın 14 derece olduğu ve havalimanı çıkışında fırtınayla karışık yağmurun yağdığı başkent.
oha lan a.q. kocaeli ve/veya istanbul bugün saat 11.45 te 32 dereceydi!
