Hiçbir erkek boşuna böyle kız aramasın. Senle Soğan ekmeğe varım yeeaa diyenn kız yok diye mızmızlanıp sonra pelinsularla orda burda elit mekanlarda aşk yaşamaya çalışırsınız.
halihazırda Cibuti gibi dünyanın en fakir ülkelerinden birinde insanlar pirinç lapası, köylerdeki keçiler, yolda buldukları plastik parçalarıyla karnını doyuruyor. bu insanlar bolluk ve bereketin içine doğmamış, (Fransız ve Amerika sömürgesinden bahsetmiyorum elbette) pek az şeyden haberdar olmasına rağmen hayatta kalabilmeyi başarıyorlar, çoğu zaman yani.
hayatta kalmak ve yaşamak için insanın diğerlerine ihtiyacı vardır. kendinden sonra ki diğerleri insanın önce ailesini ve yakın çevresini temsil eder.
çalışmadan, gayret etmeden, zorluk ve sıkıntı çekmeden her istediğini elde etmiş insanlar için bunun bir kıymeti yoktur. sefaleti onların kaderiymiş gibi görürler.
fakat unutulmamalı ki dünya çok enteresan bir yer. çok zenginken bir anda fakir kalmak mümkün. herşeye hazırlıklı olma fikri, insancıl bir yaklaşım. insan bir de gerçekten seviyorsa siz onu o zaman görün.
Her şey güzel giderken herkes her şeyi söyleyebilir. Zaten evlenirken de herkes "hastalıkta sağlıkta, iyi günde kötü günde yanında olacağım" diye söz veriyor ama görüyoruz.
iş sözde değil o zor gün geldiğinde bunu yapabilecek insan olmakta. Yoksa boğazda yemek yerken söylemesi kolay.
Her erkeğin hayalidir. Lâkin artık kalmamıştır böyleleri. Düşüncesi güzel. Soğan yemeyi geçtim, soğan yemesin benle önemli değil de yediğim soğana karışmasın yeter. Çünkü soğana bayılırım!
Salak mısınız seviyor da sizin karakterinizi mi seviyor? Tamam maddiyattan etkilenmiyordur statüden etkilenmiyordur ama o da görünüşünüzden , sesinizden etc etkilenmiştir aynı sizin onda neden etkilenmiş olduğunuz gibi insan ilişkileri anlaması basit alışverişler lütfen karmaşıklaştırmayın.
Belli yaşa kadar kötü yaşam standatları görmemiş -orta durumlu insanlar da dahil- kızların, bunu yapması şov bence.
Evet aşk, maddiyat değil. Ama hiyerarşik düzene alıştığımızdan genelde insanlar statüleri yakın kişileri birbirine aday olarak görüyor. hukuk okuyan bir kızın, lise mezunu bir erkekle evlendiği sık rastlanan bir şey değil.
Bu yüzden yokluk içinde yetiştiyse diyebilecek, onun dışında deme potansiyelinin olduğunu çokta düşünmediğim kızdır.
ilk fırsatta "bak onlar tatile nereye gitmişler, biz niye gitmiyoruz, koltukları neden yenilemiyoruz, bu ev çok dar içim bunalıyor, bu akşam dışarda yiyelim mi, o zaman dışardan söyleyelim, onlar almış benim neyim eksik blablabla" diyecek olan kızdır.
Kadın milleti, en iyisi annem o bile arada dırdırlanıyor, çıtayı fazla yukseltmemek gerek.
