allah yazısı;
hemen her yerde karşımıza çıkabiliten yüksek, biliyoruz. çekincelerimiz var. ürkerek, ibret alarak bakmak istiyoruz ama amaç nedir? seni her kim ne amaçla yazarsa yazsın bilmeni isterim ki bazen tırsıyorum. hayır senden değil. bir yazısın en nihayetinde. seni yazanın kalemine mürekkep olmaktan da değil. anlanlandıramadığım bir şey bu. karışığım.
ilk kez ayın üzerindeyken tanıdım seni. pasparlak parlayan ayın üzerinde kapkara haykıran puntolarla daktilo edilmiş gibiydin. sonra çoğaldın. bu yazılamalar çok geçmeden baktığımız her yerde illegal bir örgütün propagandası haline geldi. yapmayın. kullandırtma kendini.
muhabbetle kal.
hani senin bir oyunun var ya insanlara oynattığın, adına aşk deniyor işte ben o oyunu özledim. çocukluğumdaki oyunlarım gibi.bilyalarım vardı diğer çocukların çaldığı. oysa ben oynamasını değil içindeki renkli dünyasını severdim onların. şimdi de var bilyalarım yunuslarımı süsleyen. anladım ki ben başka bir dünya istiyorum şimdi, tanıdıkça beni büyüleyen.
el netice, bendeki kendi parçanın hatırına gönder şimdi gerçek aşk dediğini. ya da bir parmak bal, bu hayatı çekilir kılan.
seni seviyorum. çok korkmuyorum senden, beni ne yaparsam yapayım affedeciğini düşünüyorum. belki affetmezsin, belki de çok kızgınsın bana. evet yasakladığın şeyleri yapıyorum tanrım, ama insanız işte. ruhundan üflemiş olsan da bize, yine de nefsimiz galip geliyo. o kadar zor ki bu zamanlarda sana inanmak, ona rağmen inanıyorum ben sana. ama korktuğum için değil, sevdiğim için. seni seviyorum çünkü beni gönderdin dünyaya, akıl verdin -ki en değerli hazinem bu-, bana aşkı da yaşattın hüznü de, güldüm de ağladım da, çocuk da oldum genç de. kısacası bana fırsat verdin, yaşama şansı verdin, çok sık olmasa da dualarımı kabul de ettin * daha ne olsun. ama senden bi ricam daha var tanrım, lütfen adını kullanmalarına göz yumma artık. senin adını kullanarak zulmeden zalimlere aman verme artık. görüşürüz.
hani hep şikayet eden biri vardı, hani son zamanlarda pek bir bunalmıştı, taşınmanın ve belirsizliğin stresinden şişmişti iyice işte oyum ben. beni unuttuğunu ya da es geçtiğini sandığımda yanılmışım, özür dilerim. sen kullarına kullarınla yaklaşıp yardım edensin. ama bana benimle ulaştın ve ben bunun böyle olacağını bilmediğim için kendimi çok bunaltmışım. her darlandığımda bir solukluk boşluk bırakmam gerektiğini yani illa ki "sana" güvenmem gerektiğini bana gösterdin. bundan sonra aynı yanlışı sana yapmayacağım. sen, herkes beni yalnız bıraktığında hep oradaydın ve ben bunu görmeyecek kadar kördüm. ve bu körlüğümle sana isyan bile etmişken sen bana yardım ettin. teşekkür ederim.
ben seni unutsam bile sen beni unutma. ama seni unutmaya hiç niyetim yok artık, senden gerisi yalanmış ki.
anladım.
tanrım;
sen ki herşeyegücü yeten, rahman ve rahim olansın. atam'ı geri getir de şu tayibi ve şakşakçılarını akdenize döksün.
kazım paşamı da geri ver. kürt sorununu çözsün.
amin.