ben bu yazıyı ona yazdım

entry3410 galeri20
    1591.
  1. 1592.
  2. evimde bıraktığın diş fırçanıda kırdım.
    1 ...
  3. 1593.
  4. Yazacak çok sey var da tayt giyen kızın namusuna dair teoriler içeren başlıkla bu başlığın alt alta gelmeyeceğini nerden bileyim boşver en iyisi.
    4 ...
  5. 1594.
  6. şehrime gel sevgilim.
    yarın çık gel.
    bırak her şeyi, bir bekleyenim var de gel.
    1 ...
  7. 1595.
  8. Bi gömleğin bende kalmıştı. Hani buz mavisi olan aylar sonra farkettim. O gömleğin artık yok beybisi zira bizzat kendim parçaladım onu, yalnız yaka kısmı bana biraz zorluk çıkardı makas kullanmak zorunda kaldığım için sinirlendim. Sağlam gomlekmis vesselâm. Sabri özel e selam ederim !
    0 ...
  9. 1596.
  10. 1597.
  11. Kimle konusuyon kimle.44 dk dir cevrimicisin. Abv.
    0 ...
  12. 1598.
  13. 1599.
  14. Senden nefret ediyorum. Ama içimden yine de boşver, o senin kardeşin, o yapmasa da sen ona iyilik yap diyor.
    3 ...
  15. 1600.
  16. 1601.
  17. Hayat bu işte kanatlanıp gitmek dururken dört duvar içinde hapsolursun. Yaşamak için bir neden ararken ölmek için bulursun...
    1 ...
  18. 1601.
  19. 1602.
  20. aradan çok mevsimler geçti hala gelmeyecek misin?
    (okumaz)
    1 ...
  21. 1603.
  22. Birgün seni çok pis döveceğim.
    2 ...
  23. 1604.
  24. 1605.
  25. Senin ben ta ................................................ Bu ona kafi.
    1 ...
  26. 1606.
  27. okumayacağını bildiğim için rahatça içimi dökebilirim sanırım.
    seni çok sevebilirim elbette. sevemem demiyorum ki zaten kendi kendime. yüzüne sert, arkamı dönünce dolar gözlerim, fark etmedin hiç. o güzel saçlarını sabahlara kadar okşayabilirim oysa ki. sana anlattığım, ikimiz için kurduğum ev hayali vardı ya, duvarlarında yerden tavana kadar kitaplıkları olan, kocaman yemek masasında arkadaşlarımızla sabahlara kadar sohbet edeceğimiz, hayatımda kurduğum en naif hayallerden biriydi. saf mutlulukla düşündüm tüm bunları. elini tuttuğumda içim dakikalarca titredi, hani asansör aniden hareket eder ya öyle bir şey. insan böyle güçlü duyguları hissedince ne yapacağını şaşırıyor. eve bırakırken kapının önünde öpüştüğümüzde aklım başımdan gitti, hala daha o anı düşünüyorum. keşke daha fazla öpseydim, koklasaydım. şimdi nerede ne yapıyorsun, ne düşünüyorsun bilmiyorum. gerçi aradan çok bir vakit geçmedi ama, kendim çok gelgitler yaşadığımdan ve çok benzediğimizden dolayı korkuyorum. korkuyorum ben. o güzel bakır saçlarına bir daha dokunamazsam, kokunu daha ezberleyemeden kaybedersem diye korkuyorum. hayatımdaki müdahale edemediğim, etmekten aciz olduğum basit ama karmaşık durumlarla seni muhatap ettiğim için çok üzgünüm. aşk mı, başka bir ismi mi var bilmiyorum ama bu yoğun duyguları çift taraflı olarak imkansızlık içinde yaşıyoruz. çok üzgünüm. sadece senin gücünle, senin izninle ben her şeyi yenebileceğimi düşünüyorum bu belirsizliklerde. ama anladım ki biraz zaman lazımmış.
    çünkü hepimiz gibi senin de sorunların var, farkındayım, biliyorum ve hak veriyorum. diyorum ya bu kadar benzemek aynaya bakmak gibi. keşke bir araya gelebilecek cesaretimiz olsaydı. keşke masanın altından gizlice tutmak yerine ellerini, tutup kolumdan arkadaşlarına işte bu benim sevgilim diyebilseydin. ben de içten içe değil de açıkça gurur duysaydım seninle.
    gerçi belirtmeden geçemeyeceğim, arkadaşlarına beni anlattığını söyledin ya her sarhoş olduğunda, hepsinde bir daha kayboldum sende.
    şimdi her şey belirsiz. bulutların arkasında var bir şeyler. ama yağmurlar ama fırtınalar ama güneş. ne gelirse gelsin, biz bu hayatta yenmeyi de yenilmeyi de öğrendik değil mi? konuşmuştuk bunları geçen gece 2 kişilik o yuvarlak masada, yenilmeyi de öğrenmem ve kabullenmem için bir gecenin yarısını harcamıştın bana. güçlü olmayı anlatmıştın. öğrenmek istemiyor gibi sinirli baktım yüzüne, ardından olmaz benden diye mesajlar attım sana ama anladım seni, benim sana inandığım gibi sen de inanmak istedin bana.
    bu kadar işleme içime nolur, gidersin diye korkmak istemiyorum. her filmde sahne sahne, her kitapta sayfa sayfa aratma kendini...
    ne şarkılar dinlettin be adam, ne çok baktırdın pencerelerden. nerelere kaçtın da gelemedin, neden saklanıyoruz birbirimizden...
    0 ...
  28. 1607.
  29. dökülmek için çok erken, duyguları dökmek için nedense hep geç.
    sosyal medya sağ olsun eski sevgilinin algı yönetimini ele geçirmemize yarayan bir takım araçlar sunuyor bize. insan bazen de 'stalker' lıktan nasibini almamış bir romantizm ve telepati örneği yaşamak istiyor.

    düşündüm ve nabzım hızlandı, bu bile bana yetiyor.
    0 ...
  30. 1608.
  31. Okuması gereken kişi değilsin, olmadın da.
    0 ...
  32. 1609.
  33. görmelisin bilmelisin artık beniii.
    2 ...
  34. 1610.
  35. 1611.
  36. 1612.
  37. snapchatte resimlerini screen shots ile alınca yeşil ok işaretinin geldiğini bilmiyodum, boşa ümitlenme. tabi ki seni sevmiyorum. sadece arkadaşlarıma o öküz bu diye göstermek istemiştim.
    0 ...
  38. 1613.
  39. 1614.
© 2025 uludağ sözlük