Sonra yazdığım herhangi bir yazıyı hatırladım. Onlardan bir tanesini okumuş ve anlamış olsaydı, şimdi bu yazıyı ona yazmayacaktım. Yazılanları taslaklarda bıraktım. Bir daha da ona yazmadım.
korkma. yanındayım. beni çok yalnız bıraktılar, ben çok yalnız bıraktım. o yüzden artık eş olmasa da dost olurum. aynı sabaha uyandığımız günlerin hatrına, yanındayım.
Seni içimde o kadar büyütmüşüm ki, kalbimde ki kırık parçalarını hala toparlayamamışım. Toparlamaya çalıştıkça elime yüzüme bulaştırmışım. Sesinin ince ve narin tonu dört bir yanımı sarmış ve özlemin beni sürekli bir bilinmeyene götürmüş. Bilinmeyenler içinde seni aramaktan yoruldum ben. Seni güzel anılarla hatırlamaktan bıktım...
senin de saçına karlar yağacak,
senin de gözüne yaşlar dolacak,
elbette kalbini biri yakacak,
beni anacaksın günün birinde,
pişman olacaksın günün birinde.
Nihayet o gereksiz ve abartili kibrini yere dusurmussun. Esyalarim sana aci vermis, bensiz yasamayi beceremiyormussun, gormeden devam edemeyecegini anlamissin. Ben de sana hic bir cevap dahi vermedim. Cunku bu durumu basitlestirmene izin veremem. Hatta cunkusu bile yok .istemiyorum guvenmiyorum o kadar.