cok ozluyorum ama sevgi beslemiyorum sana. Hic bi duygum yok suan. Umarim hayatinda basarili olursun sana afiyet diliyorum ve tesekkur ediyorum yaptigin her seye.
kızım bak benle sen olmaz niye anlamiyorsun ben senin inandigin şeylere inan-mi-yorum beni kaliplara sokup şekillendiremezsin özgür bir bireyim istedigim gibi yasamak istiyorum bugun hoşuma giden bir şapkayi takiyorum diye onla anlaşma imzalamak zorunda degilim ve kimse degil.Anliyorsun degil mi?
Kentte yağmur günlerdir durmak bilmiyordu. Sular her zamanki gibi yokuş aşağı akıyordu. Küçük çocuklar camdan dışarı bakıyordu. Arap bacı ölmüştü. Ali, Ayşe’yi seviyordu ama bu bambaşka bir hikayeydi.
Öylesine bir salonda, öylesine bir mağazadan alınmış öylesine bir koltukta, öylesine iki insan yan yana oturuyordu. Bu öylesine iki insan, Nalan ile Bahtiyar, birbirlerini ölesiye seviyordu. Ne Nalan eskiden olduğu gibi başını Bahtiyar’ın dizlerine koyup koltuğa uzanmış, ne de Bahtiyar eskiden olduğu gibi başını dizine koyup koltuğa uzanmış Nalan’ın saçlarını okşuyordu.