daha bir gün oldu ayrılalı.bu ev tek başına olmak için ne kadar da büyükmüş anlamamışım.evden çıkarken pencereye bakıyorum.sessizce çıkmalarıma rağmen duyup uykulu gözlerle bana el sallayışın geliyo aklıma.yine öyle olucak sanıyorum.şimdi içimde penceren gibi sahipsiz kaldı.özledim demek ayıp olur sana.bu öte daha öte..seni seviyorum annem..
korkuyorum anne seni kaybetmekten birgün ölmenden çok korkuyorum. o yüzden gece çaktırmadan yanına gelip nefesini dinliyorum ve bunu çoçukluğumdan beri yapıyorum her gün dua ediyorum senin acını görmemek için sonra kendi bencilliğime sasıyorum sana evlat acısı çektirmek istediğim için. seni çok seviyorum anne sensiz bir hayat hiç planlamadım buna gerçekten hazır değilim sakın gitme anne.
bu aralar aramızın çok bozuk olduğunu biliyorum. nerdeyse seni ne kadar çok sevdiğimi unutuyordum. ama bu sabah sen doğumhaneden gelirken o gözlerindeki yaşı, yüzündeki acı dolu bakışları görünce.. hemşireler seni sedyeden yatağına geçirirken göz göze geldik ve sen o gözlerindeki yaşı, yüzündeki acı dolu bakışları ve hıçkırıklarını arkana dönüp saklamaya çalıştın. ama insan sevdiklerinin dönüm noktalarını hisseder derler ya, bende hissettim. seninle beraber o acıyı hissettim. uzun yıllardır ağlamıyorum, bu günde ağlamadım. ama hiç bu kadar zorlanmamıştı kalbim, hiç bu kadar büyük bi yumruk gelmemişti boğazıma. seni ameliyata götürürken, canının ne kadar acıyacağını bilmem benim canımı o kadar acıttı. ama ailemizin yeni üyesinin senin acılarına değdiğini gözünden okuyabiliyorum. ve o kamerayı kaybeden hemşirelere bela okuyorum. neyse. gözlerim dolmaya başladı en iyisi başka başlıklara takılayım.
ve allah aşkına şu yavrucağa bir isim bulun artık.*
çok uğraştık annem, ama en çok sen uğraştın. bizi yalnız bırakmamak için, kolsuz kanatsız bırakmamak için. yenecektin o illet hastalığı, büyütmeyecektin içinde o pis tümörleri. ama dayanamadın işte annem, dayanamadın. peki ya şimdi biz nasıl dayanalım?
seni çok özlüyorum annem, keşke bir dakikalığına da olsa seni tekrar görebilsem. biliyorum sen bizi hep görüyorsun, bunu da okuyorsun. hiç ayrılma yanımdan annem, bırakma beni.
beni dünyalar kadar mutlu edip , ansızın en sevimsiz haliyle çaresiz bırakan bu iki farklı hayat arasındaki incecik çizginin yorulmaz bekçisi olduğun ,sevgiyle uzanmaktan yorulmayan ellerin ve her an dolu dolu olan yıldız gözlerin sahibi olduğun için şükürler olsun canım benim. sen yanımdasınya o çizgiye basmadan geri dönüş olacaktır mutlaka...