annem...
dünyayı sevmemin tek nedenisin. hayata tutunduğum dal, uzattığım ele uzanan elsin. üzgün olsam sen de üzülürsün, gülersem sen de gülersin. saçların beyaz,yüzün kırışmış olsa da benim dünya güzelimsin. seni çok seviyorum. sonsuzluğumdaki ışık olman dileğiyle...
birtürlü anlam veremezdim "sen mi geldin" sorusuna.. taa ki gelenin ben olmadigini anlayana kadar evet gelen ben degilim artik senin olmadgin yere.. şimdilerde ise ben soruyorum bu soruyu geceleri her üstüm açıldıgnda.. cevap vermiyosun çünkü sende anlam veremiyosun kendi kendime konusmama nur icinde kal gittign yerde
benden önce ölerek bencillik yaptığını zannettiğim bencilce duygularımı kabartan ama sonra benden önce oralara giderek öldüğümde yanına geleceğimi sanmama sebep olup ölümden korkmamamı sağlayan eşsizim, herşeyim. Yinede gitmeseydin, ben hala ölmekten korkmaya devam etseydim...
beni erkek kardeşim kadar sevmediğini değer vermediğini biliyorum anne daha fazla hissettirmene gerek yok.keşke sürekli eleştirmek kırmak dökmek yerine biraz sarılıp öpseydin sevgiyle büyütseydin beni anne.sadece bayramlarda elini öptürmek dışında mesela.ben asla senin gibi olmicam, çocuğum olduğunda ona hep sarılıcam sevip sevilmeyi öğreticem otoriteden önce şefkat nedir onu öğreticem.
belki görürsen anlarsın...
keşke biraz arkadaşım olabilseydin anne...bu seni sevmediğim anlamına gelmez. can sevilmezmi ben sana kıyamam bilirim sende bana kıyamazsın ama olmuyor anne ben sana herşeyi anlatamıyorum çünkü beni anlamıcanı biliyorum. keşke diyorum bana örnek gösterdiğin o elalemin çocukları yerine sende elalemin annelerini örnek alsaydın.
seni çok seviyorum canım annem, iyi ki varsın...
hastalığım ve tedavim boyunca yanımdayken tüm soğukkanlılığınla ve kendi hastalığına rağmen direncinle bana destek oldun ama yanımda yokken benim için kuytu köşelerde hep gözyaşı döküp dualar ettiğinide biliyorum. kötü günler mücadelemizle geride kaldı ve sadece tek düşündüğüm ne kadar zamanımız var ise dolu dolu yaşamak seninle tek dileğim bu.
erkek çocuklarına sarıldığında onlar seni iteklerken duvarın kenarında beklerdim bana sarılsan ben hiç iteklemezdim seni biliyor musun?
sarılma artık istemiyorum zaten, ben kızıma doya doya sarılıyorum. ben anne olabildim hem de kız annesi.
16 yaşındayken yaşını büyütmüşler annemin. Tekel'de işçi olabilmesi için. Henüz fabrika kızı şarkısı yazılmışmıdır bilmem. Yoksul anne-babanın ve kardeşlerinin babası gibi davranmak zorunda kalmıştır. Sonrası bitmeyen sorumluluklar, fedakarlıklar. En klişesinden kendini çocuklarına ve evine adama durumu. Sonra tam biraz rahatlamışken babamın ölümüyle başlayan herşey olabilme çabası.
Sormak istediklerim var sana anne. Ama ağlamamak ve seni üzmemek için soramadıklarım var. Sen hiç çocuk oldunmu anne? Kadın olmayı özledin mi anne? Ama soramıyorum hiçbir zaman. Aslında cevaplarıyla yüzleşmekten korkuyorum, seni üzmekten korkuyorum. Herşeyimsin benim, tek yalansız sevenim, tek gerçeğimsin. Uğrumuza yitirdiğin hayatını bilirim ki aynı şeyler yaşansa tekrar feda edersin. Seni seviyorum fabrika kızı.
anne, en sevdiğin kaseti ben mahfettim. özür diliyorum ama. o zamanlar sürekli grup hepsiyi dinlerdim. fakat evde; hiçbir şekilde o grubun şarkılarını dinleyeceğim hırdavat yoktu.
ben de, senin o kasetini dayımın alamanyalardan getirdiği teybe takıp; radyoda çıkan grup hepsi şarkılarını o kasetin üstüne çekmiştim. sonra bir de saklamıştım. sen de, kayboldu sanmıştın.
şu an o kaset, dolabımda çıktı anne.
seni o gün üzdüğüm için özür dilerim valla anne. kusura bakma.
hiç şaşmazdın ya doğruluktan doğru söylemekten, kimse sevmezdi seni bu yüzden...
anasına bak kızını al durumundayım şimdi...
iyi ki öyleyim, iyi ki senin "keçi" kızınım. iyi ki sen benim annemdin...
yoksa anlatacak neyim olabilirdi ki, doğruluktan yana örnekler vermek için kızıma....
--spoiler--
kara toprak acılarını dindirdi mi can anam
--spoiler--
annem benim.. herşeyim senin için.. yaptıklarım da yapacaklarım da.. şu hayatta tüm sevdiklerimizi gözümüzün önünde kaybettik.. ve şimdi işte başbaşa kaldık gerçekten.. sen benim için bir yol arkadaşı, hayata tutunma gücü, tek dayanaksın.. arkamı güvenle ve huzurla yaslayabileceğim kocaman bir dağsın ve yıkılmanı izlememek için her gün Allah'a dua ediyorum.. tek gerçeğim, biricik anneciğim.. seni çok seviyorum..
aynı evde iki yabancı gibi yaşadığımız günlerin suçlusu benmişim meğerse.
hep terslemişim seni, hep üzmüşüm, hep uzaklaştırmışım kendimden.
şimdi ne kadar da değişti her şey. ben büyüdüm. ama geçmiş günlerimiz içimde yara. seni üzdüğüm her an için binlerce kez özür diliyorum senden.
şimdi en kıymetlimsin. tüm paramı uğruna harcamak istediğimsin. istediğin her şeyi almak istiyorum. durmadan sana sarılmak..
nasıl affetireceğim kendimi bilemiyorum. oysa sen çoktan affettin beni biliyorum.
çünkü sen annesin. hep affedensin.
--spoiler--
seni görmem gerekiyor anne!
Ellerini saçlarımın arasında gezdir. Gözlerimin üzerinde gezdir ellerini. Yaralarımın üzerinde gezdir, ellerin şifa olsun. Çocukken dizlerimde bir türlü geçmeyen, acı veren yaralarımın nasıl iyileştiğini anlat. Ben görünmeyen yaralarımı anlatayım.
Benim için kaygılan, acı çek, tedirgin ol, gözlerin dolsun...
Benim için yalan söyle, telaş et, ağla.
Ben sana pişmanlıklarımı anlatayım. Sen yargılamadan teselli et. Gözlerimi kaçırayım gözlerinden, utanayım. Ellerinle tut yüzümü, gözlerini gözlerine çevir. Soluklarını hissedeyim yüzümde. Sesin dua olsun, yüzüme üfle.
Ellerimi tut, senden başkası bilmesin burada olduğumu. Her kapı çalınışında tedirgin olayım. Başımı göğsüne yasla, eskiden kalma bir türküye sığınalım.
Sen bana yol ol. Bütün tuzaklardan emin olayım.
Sen bana sabah ol. Bütün karanlıklardan emin olayım.