Aşk, bilmediğim bir duygu. 21 yaşımda geç mi kaldım bir şeylere bilmiyorum fakat eksikliğini hissetmiyorum, hep kendi kendime yetmek zorundaydım çünkü. Yalnızlığa alıştım çünkü. Beni rahatsız eden şey hayatıma birinin haddinden fazla girmesi oluyor şu sıralar.
Tek başıma yaşıyorum, tek başıma yetiyorum. Artık biriyle yaşayamam biliyorum. Sanki yaşlandım, gece, içini kapatmak istemezdim fakat sen zaten gecesin değil mi? Sonu olmayan karanlıksın, kabul edersin içimde beni öldüren ne varsa.
Gece, günün en sevdiğim zamanı, yalandan da olsa gün içinde biryerlerde olan kimse yok çünkü.
Gece, sevdiğim bir sen varsın.
Hiç ders çalışasım yok be sözlük. Yarına da iki tane finalim var. Sabahtan beri evdeyim ama çalışmayı erteliyorum sürekli başka işler yaparak. Of delireceğim sıkıntı bastı.
yatıyorum ama katiyen 2,5-3 saatten önce uyuyamıyorum. mesela yatağa giriyorum uyuyana kadar kendi kendime konuşurken laf lafı açıyor 2 saat geçiyor. ben buraya nerden geldim diyip bir de başa dönmeye çalışıyorum ve 1 saat daha geçiyor.
Bu Nasıl iş arkadaş ya. Yıllar önce kurulan bu pkk örgütü belki o zamanın haklı gerekçeleri vardı. Zulüm gibi. Peki şimdi amaçları ne çok merak ediyorum. Biz iyiyiz onlar inerse daha da iyi olacağız. Kardeşlerimiz ölmeyecek. Sizin asıl amacınız vatandaşı korumak kollamaktı hani. Bu yüzden çıkmıştınız dağa. Bir Hakkımız varsa cok daha güzel yollar var. Bu çocuklar arada kaynamasın. Eğitimleri yarıda kalmasın, evsiz barksız kalmasın,en önemlisi canından olmasın. Failleri sen iktidara yükle o sana. Var mı böyle bi dünya. insanım ölüyor. Ben ölüyorum. Her dakika. Yalvarırım. Birileri dur desin artık. Milletimin naaşı yerde kalmasın. insanlar öldükten sonra batsın sizin kuracağınız hakk özgürlük.
Okula gideceğim günleri iple çekiyorum. Mutlu oluyorum..
Pazartesi günleri benim için çok güzel. Herkes sendrom falan diyor ama, bence çok mübarek ve güzel bir gün.
Bilmezdim geceleri bu kadar seveceğimi.
içimden yaşam akıyor.
Her ne olursa olsun dünyadayim.
Nefes alıyorum.
Anı yaşıyorum yarını düşünmeden.
Gece gündüz her saniye hücrelerimi hissediyorum.
Özüme döndüğümü, toplumsal kalıpları kaideye almadan sadece yaşadığımı bilmek öyle güzel ki..
iyilik de kötülük de insanlar içindir.
Hangi yoldan gideceğinizi belirlemek sizin elinizde.
Biriyle tanışmıştım. Çocuk benden daha önceden hoşlanıyormuş açılamıyormuş bunu öğrendiğimde ben istememiştim. sadece arkadaş olmak istemiştim. belki ilerde olur dedi o yüzden beni bırakmadı umudunu kesmedi. Üzerinden 1 hafta filan geçti ben yapamıyorum dedim ama gerçekten yapamıyordum sonra beni bırakma dedi o an düşündüm bayağı şey dedi çünkü. Bir şans tanısam belki olur dedim. Kendimden fedakarlık ettim ve ona o şansı tanıdım. Çünkü gerçekten hakettiğini düşünüyordum.
Çok iyiydik çok iyi anlaşıyorduk. ilk buluşmamızda beni eve bırakırken bağıra bağıra şarkı söylemiştik. Fotoğraflar çekilmiştik. O bana, ben ona şarkı söylemiştim. Bayağı güzel gün geçirmiştik. Kısaca o günden sonra her günümüz güzel geçiyordu ve mutluyduk. Fakat sonradan değişmişti. O eski ilgi gösteren çocuk yoktu karşımda. Sonra tartıştık ve bitirdi. Ertesi gün öğlen serviste yanına oturmuştum. Konuşmak istemiştim nedense. Sonra istediğim tepkiyi alamadım bende sırtımı döndüm. Bir kaç dakika geçmeden saçlarımla oynadığını hissettim. ilk kalkmak istedim fakat kalkamadım ve ona bakıp gülümsedim. Sonra da barıştık zaten. Daha sonra 1 ay boyunca sadece bir kez tartıştık o da bir kaç gün önce. Çünkü kendime yakın hissetmiyordum. Onu söylediğimde hep bir bahane üretirdi. Oysa, seven insanın bahanesi olmaz. Benimle tartışmazdı benden kaçardı. Mesajlarıma bakmazdı falan. Oysa insan sevdiği biriyle tartışır. Çünkü ona anlatmaya çalışır anlamayacağından emin olsa dahi. Bugün bana moralinin bozuk olduğunu kız kankası(!) ile tartıştığını söyledi. Ağlasam mı sinirlensem mi bilemedim. O yüzden sinirden ağladım. Bu hareketi bana dokunmuştu sonuçta benimle tartışmaktan kaçan çocuk elin kızıyla tartışıyordu ve bu beni sinirlendirmişti ve tabii üzmüştüde. Ve biraz önce bitirdi. Olmuyormuş,böyle olmaktan bıkmış. Yine ve yine kaçtı.
Ben artık insanları kaybetmekten yoruldum. Güvenip yara almaktan yoruldum. Çok yoruldum.