Yazık ettin bize, çok yazık..
Oysa ki, ben seni gerçekten seviyordum lan. Hayatımda ilk defa bir kızı sevdim, değer verdim, güvendim..
Halbuki sen, benim seni aldatmadığım her gün, beni aldatıyormuşsun..
Ayrılırken ne kadar iyi ayrıldım senden, hatırlıyorsundur eminim..
Ağladık beraber, söz verdik birbirimize.. Son senemizde tekar denicez dedik, eğer bunu yapabiliyorsak gerçekten olmuşuz demektir dedik.. Ama sen, benimle hep taşak geçiyormuşsun farkında değilmişim..
Seni ilk aradığımda adam yerine koyup bi 10 dakika konuşmadın bile lan benimle.. Yüz yüze gelmedin..
Makara yaptın..
Anlamadığın bir şey vardı ki, benimle 1 kere yüz yüze konuşsan adam akıllı, bunların hiç biri olmayacaktı..
ama işleri çıkmaza soktun.. berbat ettin, bok ettin..
Hep sorardım sana, bilmem gereken bir şey var mı diye..
Anlatmadın, o çocuğun evine sarhoş gidip seviştiğinizi.. sakladın benden.. Aldattın..
Eyvallah dedim ama ben, iyi çocuğu oynadım.. çok ders verdin bana..
o günden sonra koymaya başladı işte, diğer arkadaşlarının evine gidip kalman.. anlamadın..
çünkü güvenim bitti sana karşı.. yoksa, ne kadar uysal olduğumu bilirsin benim..
zoruma gitti, çünkü biliyordum, sarhoş olduğunda o arkadaşlarından biriyle yine sevişicektin...
allah belamı versin ki, seninle ilişkiye girmedim..
kızlığına zeval vermedim.. Ama şundan da eminim ki, bundan sonraki sevgilin senin kızlığına acımıcak..
o rahatlığı ona vericeksin ve benim seni eğittiğim şekilde yapıcaksınız bunları..
benim iyiliğimi onlarda arıyacaksın, olmayacak..
ben sana kıyamazken, o sana acımıcak.. açık konuşuyum, sikecek seni..
benim gibi olmucak insanlar, onları da benim gibi zannediceksin ama, hiç biri benim gibi olmayacak..
sana verdiğim değeri, hiç bir zaman haketmemişsin..
hakkımı sana helal etmiyorum. umarım beter olursun..
ilk sarhoş olup kollarına koştuğun adam, kızlığını parçalar..
acımaz sana..
hayatımda ilk defa bir insana bu kadar çok beddua ediyorum...
sevmediğimden değil, seviyorum...
Ama, sevdiğimden çok nefret ediyorum...
Şeker gibi adamdan, canavar yarattın.. tebrikler sevgilim..
Lan galiba ayrilmissiniz yeni sevgilinle ben size iki ay vermistim ama daha biri bitiremediniz beter ol canim beter. Sakaryaya geleyim emin olayim da biraz daha yardircam sana. Hayvan.
birini gerçekten sevdiğimden beri nefret eder oldum bu tabirden.
eski sevgili ne be?
ne demek eski?
aklım almıyor abi.
insan eskitmeye kıyar mı sevdiklerini?
kıyabilir mi?
seni hiç sevmedim. sevmedim ama bu sana değer vermediğim anlamına gelmiyor. sadece sevemedim işte. pisliğin tekiyim, biliyorum. söyleyeceğim tek şey üzgün oldugum. kusura bakma.
Seninle çok güzel vakitler geçirdik evet katılıyorum. Hatta hayatımda çok mutlu olduğum bir kaç lahza vardır ki, sen tattırdın bu duygu dolu lahzaları bana.
Lakin gel gör ki, durup durduk yerde benden başkasından hoşlanıyorum sebebiyle ayrılman onurumu ciddi derecede yaraladı. Haa buna hakkı yok mu vaaar elbette. Benle çıkarken, başkasından hoşlanman normal ama oraya kadar gelen durumlarda bunu bana aksettirmemen ve aniden bu mevzuyu açman çok kötü bir durumdu. Bir daha seni hayatımda sevgili olarak yemin ediyorum almayacağım.
Bazıları, " off ne diyor ya bu geri" demesin. Benim için önemliydi bunları yazmak.
Gerçek vedalar sessiz olurmuş tıpkı ölüm gibi. Senin gidişin gibi. Senden 4 yıl hiç haber alamadım. Sana ulaşamamam için her şeyi yaptın numaranı, arkadaşlarını değiştirdin ve gittin. Benden böyle uzaklaşmanı gerektirecek ne yaptım sana bilmiyorum. Senle sevgili olduğumuz ilk günlerde konuşmaya utanırdık. Ne söyleyeceksek kağıda yazardık. Sen çok severdin böyle olmasını daha rahat olurdun. Senden ayrıyken her sene ajanda aldım her gün senle konuşur gibi doldurdum. 4 tane kitap gibi her sayfasında sen varsın. Seni unutmadığı anla diye hem de sen seversin böyle olmasını.
Şimdi seni görmeye karar vermiştim ama sadece okulunu biliyorum. Ayrıca kilometrelerce mesafedesin. 4 yıl oldu biz üniversiteye başlayalı. Eğer seni şimdi göremezsem bir daha asla göremem. Okulun önünde seni beklerken winton box vardı yine cebimde hayatımın her evresinde olduğu gibi. Senin gelişini nasıl konuşacağımızın gelmeden önce kaç defa provasını yaptım aklımdan geçirdim. Hayal kurdum belki sarılırız diye. Sevgilinle çıkıp gelince her şey yalan oldu tabi. Sonra Attila ilhanı sevdim o günden sonra.
gözlerin gözlerime değince
felaketim olurdu ağlardım
beni sevmiyordun bilirdim
bir sevdiğin vardi duyardım
cop gibi bir oğlan ipince
hayırsızın biriydi fikrimce
ne vakit karsımda görsem
öldüreceğimden korkardım
felaketim olurdu ağlardım
ne vakit Maçkadan geçsem
limanda hep gemiler olurdu
ağaçlar kus gibi gülerdi
bir rüzgar aklımı alırdı
sessizce bir cigara yakardın
parmaklarımın ucunu yakardın
kirpiklerini eğerdin bakardın
üşürdüm içim ürperirdi
felaketim olurdu ağlardım
aksamlar bir roman gibi biterdi
Jezabel kan içinde yatardı
limandan bir gemi giderdi
sen kalkıp ona giderdin
benzin mum gibi giderdin
sabaha kadar kalırdın
hayırsızın biriydi fikrimce
güldü mu cenazeye benzerdi
hele seni kollarına aldı mi
felaketim olurdu ağlardım
O günden sonra kafamdaki sevdiğimi anladım. Sen hiç benim sevdiğim kız olamamıştın.
seni ve senden sonraki eski sevgililerimi unutmuyorum. çünkü sen de, onlar da benim hayatımın bir parçasısınız. sizi unutmak, bir tesbihin içinden boncuklardan birini çıkarmak gibi. unutmak hayatımın bir kısmını yaşamamış gibi davranmak demek, tıpkı tesbihin kopması gibi. inan herkes böyle düşünse aşk acısı olmazdı, hayat daha güzel olurdu. sağlıcakla...
Selam eski sevgili..
Yine ben evet, seni unutana kadar sürekli burdan sana sayıp sövücem belki de burası benim için ağlama duvarı olucak.
Bugün bol bol ders çalıştım, çalıştıkça birlikte ders çalışarak sabahladığımız günler geldi önce aklıma..
Sonra da beraber aslında hiç ders çalışmadığımız, sürekli kaynatıp gülüp eğlendiğimiz vakitler...
Sonra da senin ders çalışmak için gittiğin arkadaşların geldi aklıma, bi içim burkuldu, üzüldüm..
kendi kendime dedim ki, " benim eski sevgilim olum o, yapmaz lan ters bişey, tanırım, bilirim" dedim..
Aklıma yaz geldi..
Benim hayatım boyunca ilk defa güvenimi sarstığın muhabbet evet..
Sonra Trabzon'a geldiğimde, yüzüme bakmadığın zamanlar..
Arkadaşlarınla bana nispet yaparmışçasına gezmelerin, onlarda gidip kalman..
O Çocuğun yatağına kokunun geçmiş olduğu geldi, belki o çocukla beraber uyuyabilme ihtimalin..
belki de sevişebilmeniz.. zoruma gitti..
fark ettim ki, şöyle bir insan oldum..
2 dakika normal, 5 dakika iptal..
sürekli bu süreçle hayatımı geçirmeye başladım..
arkadaşlarımla sohbet ederken bile, bi anda onlardan kopmuş boş bakarken yakalıyorum kendimi..
üzülüyorum bu halime, en çok da sana üzülüyorum aslında.
bu kadar kötü nasıl olabildin gözümde, bu kadar küçük, bu kadar basit..
köpek gibi seviyorum seni ama onun belki de yüzbin katı nefret ediyorum.
sen, her sınav zamanı onlara gidip kaldığında, ben daha çok nefret edicem..
her seferinde daha çok, daha çok ve daha çok..
göre göre, yaşaya yaşaya unutucam seni, silicem 1.5 seneyi hafızamdan..
ve sen, hayatımda ilk defa güvendiğim, sevdiğim, özen gösterdiğim kadın..
sen beni hiç bir zaman anlayamıcaksın.. hep şizofren zannedip, ruh hastası bi insan olarak yorumlayacaksın.
ama şöyle bir durum da var,
sana yanına gelip, " sen bu değilsin yahu, sen bana tapardın, nasıl böyle bir insan oldun? " dediğimde,
" beni sen yarattın " demiştin.. O zamanlar anlayamamıştım, muhtemelen şoktaydım.
şimdi daha iyi anlıyorum seni.
karakterim değişti sayende, ruhum sıkılır oldu, melankonik takılıyorum, çoğu zaman düşünemiyorum.
bunun acısını, bu dünyada da , ahirette de yaşa. beter ol, beter ol ki, anla..
kendi kendine, " ulan biliyorum, bu çocukla bi kere adam akıllı konuşsaydım, böyle olmayacaktı" de..
suçluluğu iliklerine kadar hisset, yaptığın kahbelikleri her gün rüyanda gör,
" artık rüya görmek istemiyorum, iliklerime kadar kederle doluyum " diye ağla, sürün..
ve artık benim rüyalarıma da girme. bırak beni kendi halime. kendi kafamı yaşıyım, gülüyüm, eğleniyim..
anlık olmasın hiçbirşey, doyasıya hissediyim bişeyleri. çünkü gülmelerim o kadar sahte o kadar basit ki,
insanlar onları ciddiye almadığımı düşünüyor, haklılar...
zoruma gidiyor böyle bir insan olmak, umarım yeni sevgilinde de, bundan sonra karşına çıkan her insanda da beni düşünür, beni yaşamaya çalışır, kendini heba edersin.
yüzün gülmez, beter olursun...
kahretsin.
yine ben eski sevgili..
kendimi hiç iyi hissetmiyorum bugün de.. dünki yazımı yazdıktan sonra uyudum ve rüyamda yine sen vardın...
bugün de seninle uyandım.. hatta uyanamadım, tekrar uyuyup tekrar seni gördüm rüyamda..
tekrar ve tekrar.. her gözümü kapatışımda seni gördüm, seni hatırladım, sana üzüldüm..
uyanıp dans kursuna gittim daha sonra, çıkışta bişeyler yapalım dediler, gittik..
fal bakan birisi varmış, bilirsin çok inanmam fal muhabbetine falan..
ama ihtiyacım olduğunu hissettim, belki dedim belki sahte bi dünya anlatırlar bana o dünyaya biraz olsun inanıp mutlu ederim kendimi.. sen şimdi falı da merak edersin, anlatıyım..
kahveyi açar açmaz, " senin bu hayatta tek bir sıkıntın, tek bir kafaya taktığın şey var, onu atlattığın zaman hiç bir sıkıntın kalmıyor " dedi kızın birisi.. aynur'du sanırım ismi.. merak etme cok güzel bi kız değildi, takılmalık bi muhabbet yok yani.. neyse, ee dedim anlat bakalım bunu zaten biliyoruz.
bi kalp var dedi, ortadan ikiye ayrılmış.. baktım, gördüm..
anlamını sordum, bu 2 kalbin yarısı dedi, bir araya bi daha gelmeniz imkansız gibi bişey dedi..
biliyorum, ben o ihtimali ortadan kaldırdım zaten dedim...
unutucaksın ama zaman alıcak diye devam etti.. inşallah dedim.. dertleşmek istedim kıza, hiç kimseye anlatmadığım içime attığım herşeyi anlatmak.. kız şakır şakır biliyodu çünkü, 2 cümleyle beni benden almıştı..
ama bu farklı bi acı dedi, ortada sinir var, acı var eyvallah ama herşeyden önce kırgınlık gibi bişey var dedi..
nasıl olur ki dedim? ne alaka bu şimdi?
... sen sinirlisin, kızgınsın ama daha çok kırgınsın dedi. yani şey gibi, " bu kadar iyiliğime karşı, bu verdiğim değere karşı, nasıl olurda böyle yapabilir " gibi bişey dedi.. doğruydu, üzdü beni.. halbuki niyetim bu değildi.
haber gelicek falan filan dedi, inanmadım. sevmedim, istemedim.. zaten çok da uzattırmadım fal muhabbetini, iyice yok olcaktım yoksa.. zorlamadım, hadi ya dedim geçtim..
onlar devam ettiler, şişmana gittiler bi kaç bişey içmeye, benim keyfim kaçtı eve geldim..
eve bi geldim, bizim erkan bi video bulmuş, behsat ç falan bişeyler diyo..
dedim sikerim ankara muhabbetinizi abi, ne izlerim, ne dinlerim. yormayın beni.
olum gel izle lan bi, nolur gel bi falan filan muhabbeti oldu dinleyeyim dedim, hatta tam ekran yapıp izledim..
video da bu :
izledim ve bu gece iptalim yine malesef ki..
muhtemelen yine rüyalarıma giricek, yine üzüceksin beni..
kırgınım lan. bi kere adam akıllı, yüzüme bakıp konuşmadın ya benimle..
alacağın olsun lan, alacağın olsun..
bak yine aklıma geldin..
bugünki hikeye biraz ilginç.. odamda oyun oynuyorum, içerden bi ses..
" batu gel lan bak ne göstericem sana.. "
- olum oyun oynuyorum lan dur bi gelirim..
" gelmen lazım lan, önemli olum bi bak.. "
neyse, gittim.. erkan erkan seslenmişti.. fotoğraf makinasının hafıza kartı dolmuş, onları aktarıyormuş bilgisayarına.. bi kaç fotoğraf çıkmış içinden, gösterirken soruyor ama,
" olum göstericem ama üzülmek yok bak tamam mı? "
- tamam olum ne üzülcem amınakoyim manyak mısın.. diyorum tabi bende..
bi baktım, geçen sene bu günlerde, ankara'ya gitmek için hazırlık yapıyorduk hatırlar mısın?
200 tane sandvic hazırlamıştık, 20 kişiye.. hani ben domatessiz yediğim için özenle onları torpilli hazırlamıştık, kimseye çaktırmayalım dediydik. iyi de para kırmıştık bu işten hani.. ankara'ya gittik geldik, yedik içtik de o para anca bittiydi..
baktım fotoğrafa, ben somurtuyorum.. sen her zamanki gibi sırıtıyosun..
görünce yine somurtum, üzüldüm.. vay dedim amınakoyim be..
vay be.. koca 1 sene geçti üzerinden, onu siktir et de, 1 ay sonra 2. yılımızı kutlucaz o zaman ne bok yicem lan ben.
üzülüyorum meleğim, hala çok üzülüyorum.. ama üzülmüyormuş gibi yapmaya çalışıyorum.
sonra da, yaptıkların için tekrar nefret ediyorum senden, kendime kızıyorum.
ne yaptığımı, ne yapmak istediğimi bilmiyor, bütün gün beynimi yiyorum..
rüyalarda hala sen varsın, 6 ay oldu be insafsız..
rüyalarda rahat bırak bari olmaz mı? en azından artık acısız yaşamayı hakediyorum he?
bunca iyiliğime karşılık bunu yapabilirsin bana olmaz mı?
Sonuçta bu benim suçum değildi ki? Karşılıklı olarak bir ilişkiye başladık belki ama ben bunu tek taraflı olarak bitirmek zorunda kaldım çünkü birine karşı bir şey hissetmediğin halde yanında kalır ve o'nunla bir şeyler yaşamaya çalışırsan bu mutsuzluktan başka bir şey doğurmaz. Belki bazı yaşadığımız şeylerden ötürü bana kızgın olabilirsin ama neticede bunları yine tek taraflı yaşamadık, pişmanlığını anlayabilirim lâkin ben pişman değilim.
vs diğerine..
Evet haklısın sana yalan söyledim belki kendimi olmadığım biriymiş gibi de göstermiş olabilirim ama bunu sende yapmadın mı bana? yalan üzerine bir ilişki ne kadar ilerleyebilirdi ki.
vs diğerine..
seninle geçirdiğim kocaman 2 seneye lanet ettim çünkü bir insan 2 seneyi anca bu kadar kötü bir şekilde harcardı çünkü senin için alınan fedakarlıklara karşılık olarak küstahça olan bencilliğinin ben ta amına koyayım. seninle tanıştığıma pişmanım ama ayrıldığıma pişman değilim.
vs diğerine..
e ne yapalım yani sende demedin mi "istediğin bu değil miydi?" diye e tek taraflı ben isteseydim sadece bunu karşılamazdın değil mi? karşılıklı olarak istekli bir şekilde yarım yamalak bir şeyler yaşadık.
vs diğerine..
ben sana hiç bir zaman ilgi göstermedim ki sen kendin bana ilgi göstermeye kalktın ve sonuç olarak bu ilgin karşısında bende sadece zaman öldürmek istedim hepsi bu ve neticede topu topu sadece 1 gün sürmüş bir şey yine bir yalan içerisinde..
vs diğerine..
seninle bir anlaşmamız vardı bu anlaşmaya sadık kaldığımız süre zarfı içerisinde bir sıkıntı yaşamadık ama bu anlaşmanın da uzun sürmeyeceği belliydi zaten.
vs diğerine..
"evet bu!" dediğin noktaya gelipte hayat koşulları, şartları ve insafsızlığı yüzünden o söylediğin lafı geri yutup aylarca karnında sancı yapmasına sağlarsın ya! benim olayımda aynen bu. hala diyorum "evet bu!" ama desem bile ne değişiyor ki? bunun sende farkındasın olmayacak dua'ya amin denilmez.. ikimizde farkında olarak bir filmin daha sonuna geldiğimizi biliyorum hatta biz bu yola çıkarken acılar içerisinde kıvranacağımızı ateşler içinde kavrulacağımızı mutluluğumuzdan daha fazla mutsuzluğumuzun olacağını da biliyorduk.. olmadı, olmayacak..
selam eski sevgili..
yine düştün aklıma.. ama bu sefer hüzünlü değilim.
hüzünlü değilim dediysem, artık yaşananlar koymuyor anlamında değil..
üzmüyorum kendimi anlamında, atlatıyorum galiba yavaş yavaş..
mutlu oluyorum ufak şeylerden tekrar, yeni karılarla konuşmaya başladım ufak ufak..
dans kursundan kızlarla falan bayağı samimi olacağız gibi duruyor ilerleyen süreç..
he, aklıma nasıl mı düştün..twitter'dan bi engel çakıyım dedim sana bugün.
arattım, bi baktım yine manşetlere düşmüşsün twitter'da...
bi çocuğun evinde sabah erkenden kalkıp ders calısmaya falan calısmıssın..
sonra da , ödevi yapıp götürmemiş, derse de girmemişsin..
dedim iyi ki ayrılmışız amınakoyim. bu karıdan bi bok olmazmış zaten.
4. kez tekrar aldığı dersten yine kalıcak haha. söylüyüm sana, takip edicem ders notlarını..
şifren ve okul numaran var elimde, nerden mi çıktı.. bi şekilde kaydetmişim bi klasöre hatırlamıyorum valla..
bilgisayarı kurcalarken buldum. sınav haftası kapıda, sen o ödevi götürmediğin için kalıcaksın o dersten..
üzülmücem, çünkü ahımı aldın kadın, en büyük bedduayı, okulunu bitiremez inşallah diye ettim sana..
bütün derslerden kal, uzasın ve en sonunda de ki "benim beynim yetersiz, ben bu okulu bitiremem.."
bırak ve siktir git. ben de kına yakarım merak etme..
eheh, neyse..
bu aralar pompaya koşabilirim haberin olsun, söylemessem olmaz.
bilirsin ben sana herşeyimi anlatıyorum, gizlim saklım yoktur..
dans kursundan bi karı bana yazıyo da hıhı...
öptüm aşkım, sende boşluğuna gelip yine birileriyle sevişebilirsin.
zoruma gitmez merak etme, acırım sadece haline..
Bundan 4 saat önce, en yakın arkadaşının check-in'ini gördüm, samsuna gidiyor yine..
sende muhtemelen onda bunda kalıcaksın, ama bu daha alışık geliyor artık..
yurdunda kalma halin bende daha çok şaşkınlık yaratıyor zaten.
umarım, baban bi şekilde yakalar seni, üniversite hayatın biter.
gerçeklerle yüzleşebilicek götün kalır mı çok merak ediyorum.
o zaman da benim için söylemiş olduğun " 1,5 yıldır bana musallat oluyor " diye geçiştirebilecek misin acaba?
senin işin de zor gerçi, o sünepeler o kadar üzerine düşüp götünü kaldırırken, senin onlara gitmemen zaten hata olurdu. hayatında kaç kişiden görebilmişsin ki bu zamana kadar öyle ilgi.. makina mühendisliğini niye tercih ettiğini daha iyi anlıyorum, hissediyorum.. hayatında ilgi görmemiş kızların, götünün kalkması için odak noktasıdır orası..
karı yokluğundan milletin gözü dönüyor yazık hıamına.
beter ol kaltak.
