seninle her tartıştığımızda kendimi günlerce affedemiyorum. kırmak incitmek istemesem de nasıl yapıyorsam yapıyorum. bana her zaman eksik etmediğin desteğini artık hissedemiyorum. biliyorum sende yoruldun. sendeki fiziksel değişiklik acı veriyor bana. yüzündeki çizgilere ilk defa bu kadar dikkatli bakıyorum. kaç tanesi benim eserim acaba. kaç tanesi çektiklerinin sebebi.
eskisi gibi olmak istiyorum. benimle ilgilenmemi yüzümün düştüğünde sebebini sormanı istiyorum. ama artık büyüdüğümü düşünüyorsun. ama aslında ben hiç büyümedim. git gide küçülüyorum. git gide daha zor yaşıyorum. daha çok gözlerim doluyor, daha çok kalbim acıyor ve daha çok sana ihtiyacım olduğunu anlıyorum. ama sen benim ne halde olduğumu görmüyorsun.
sabah sabah incittim seni. içimdeki karamsarlığı susturamadım. özür dilerim, gözlerinden akan yaşın sebebi olduğum için.
çok seviyorum evet bir tanesin hatta bazen üzülüyorum ve seni diğer üç kardeşimle delirttiğimizi düşünüyorum anne. hatta senin karakterine etki ettiğimizi düşünüyorum. inşallah hakkını helal edersin bize.
annem benim beni bu hayatta karşılıksız sevebilen tek kadın sensin annem. gecem gündüzümsün sen benim her zaman ayakta durmamın sebebi sensin. annem benim yemedin yedirdin giymedin giydirdin annem benim. sen varsan hayat var sen varsan güler dünyam annem benim karşılıksız sevgim benim annem benim seni çok ama çok seviyorum annem benim.
yazmak geldi içimden. sana yazı yazmak geldi ama nereden başlasam, ne söylesem bilemedim anne. nasıl bu kadar muhteşem olabiliyorsun? gerçekten çok merak ediyorum. çalışıyorsun, çok çalışıyorsun. geliyorsun evde bir sürü iş yapıyorsun. bize o mükemmel yemeklerinden yapıyorsun, arkamızı topluyorsun... yoruluyorsun ama hiç of demiyorsun. seni çok seviyorum anne. ölü ozanlar gecelerimizi çok seviyorum... * akşam mutfağa kapanıp, eski şiir defterlerini bulup, bütün aşık ruhunla yazdığın kusursuz şiirlerini dinlemeyi çok seviyorum. sonra birden başlayan bilimsel konuşmalarımızı seviyorum. psikolojik, sosyolojik kuramları konuşmamızı seviyorum, bunları tartışmamızı seviyorum. uzun siyaset tartışmalarımızı seviyorum. bunları konuşurken sana anlattıklarıma çok güzel, çok düzgün karşılıklar vermeni seviyorum canım benim. sana "ya anne arkadaşlarının oğlu yok mu kıvırcık? herkesin sevgili var benim yok!" dediğimde, "ben mi bulayım? hiç mi yok kıvırcık? geçen yolda gördüm bir tane keşke sen de olsaydın yanımda" demeni seviyorum anne. benim her iğrenç esprime gülmeni çok seviyorum. her derdime koşmanı seviyorum anne. bir yerim ağrıdığında hemen ayağıma terlik giymememle bağdaştırıp bana kızmanı ama dayanamayıp gelip sarılmanı, öpmeni seviyorum. gençliğinde yaptığın delilikleri anlatmanı seviyorum. sana benzemeyi seviyorum. aykırılığımızı çok seviyorum anneciğim. geleceğimi desteklemeni seviyorum anne. beni desteklemeyen yaptığım işleri boş bulan babama karşılık beni desteklemeni seviyorum anne. hatta öyle ki, normalde dinlemediğin metal şarkıları çaldığımda, başının ağrımasına rağmen sırf hevesim kırılmasın diye "çok beğendim, çal sen." diyorsun. olumlu düşünmemi sağlıyorsun anne. kendimi iyi hissetmemi sağlıyorsun. dört dörtlük olmayı nasıl başarıyorsun sen böyle? hep, ben ne yaptım da bu kadar iyi, bu kadar zeki, kültürlü bir anneyi hak ettim diye düşünüyorum. ne kadar şanslı biri olduğumu düşünüyorum.
bir gün gitme anne. sakın gitme. hep benimle ol. beraber olalım. her zaman konuşalım. yine her şeyimi bil. beni benden daha iyi tanı anne. hep birlikte yaşayalım... hayallerimi gerçekleştirdiğimi gör. benim, "bunların hepsi annem sayesinde oldu." dediğimi gör anne. her şeyimsin benim. benden daha kıymetli tek insansın sen. canımı verebileceğim tek insansın.
Karanlık sokaklarımdaki ışıklar gibiydi sevgin , her sokağımı aydınlatırdın ki kötüler saklanamasın orada bana zarar vermesinler diye, hep severdin, beni kollardın, biricik yavruna kıyamadığın gibi, başkalarınında kırmasına izin vermezdin, çünkü bende senin bir parçandım, nasıl sevdiysen beni, bende seni seviyorum, annelerin en güzeli..
apartman koridorunu kaplayan yemek kokusu, zile bastıktan sonra kapının açılmasında hissedilen mutluluk, "yavrum" kelimesinin bir ağızdan çıkan en masum en şefkatli hali, anne sen en çok özlediğim anlarımın başrolüsün.
Sigaram tütüyor masamda yine
Efkarlıyım bu gece
Gelen gidenim kalmadı artık
Yalnızım kederlerimde
Çoğaldı, çoğaldı anılar
Sulandı gözlerim aksine
Annem geldi aklıma
Karanlık dumanlar içinde
Çoğaldı, çoğaldı anılar
Sulandı gözlerim aksine
Gölgem düştü ardıma
Karanlık sokaklar içinde
Yüreğim acıyor hasretten yine
Çok dertliyim bu gece
Hatrım soranım kalmadı artık
Yalnızım kederlerimle..