nazım hikmet ran ın "ceviz ağacı" şiirinde geçen bir mısradır.
basım köpük köpük bulut, icim dısım deniz,
ben bir ceviz agacıyım gülhane parkında,
budak budak, serham serham ihtiyar bir ceviz.
ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
ben bir ceviz agacıyım gülhane parkında,
yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril.
koparıver, gozlerinin, gülüm, yasını sil
yapraklarım ellerimdir tam yüz bin elim var,
yüz bin elle dokunurum sana, istanbul'a.
yapraklarım gozlerimdir. sasarak bakarım.
yüz bin gozle seyrederim seni, istanbul'u.
yüz bin yürek gibi carpar, carpar yapraklarım.
ben bir ceviz agacıyım gülhane parkında,
ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
nazım'ın piraye ile gülhane parkında buluşmaya gittiğinde polisin gelmesi sonucu çıktığı ceviz ağacından yazdığı şiirdir. cem karaca'da güzel yorumlamıştır.
nazım ın arandığı zamanlarda , sevdiceği ile buluşmaya gittiği gülhane parkında aniden gelen polisten saklanmak için çıktığı ceviz ağacığına ithafen yazılmıştır.
astrolojiyle bağlantılı olarak bazı hesaplamalar sonucu ulaşılan burçlandırılma gibi bişey.ayın bilmem kacında doğarsanız bu ağaç size çıkıyor,aman allah kimselerin basına vermesin. ne lanet,ne pislik ve de ne melun bir karaktere sahip olduğunuzu anlıyorsunuz. ulan hiç mi düzgün bir özelliği olmaz bu ağacın. olmazmış.
