anne karnında doğmayı beklersin.
doğduktan sonra büyümeyi, konuşmayı, yürümeyi beklersin.
okula başlayıp, okulun bitmesini beklersin.
okul bitince iş bulmak için onlarca adayın arasında beklersin.
iyi bir hayat için doğru kişiyi beklersin.
gün gelir ölmeyi beklersin.
yaşamdır tekrardan. birşeyler elde etmeyi beklersin, senin olur. ama en sonunda geriye kalan bir hiçtir.
kimi ve neyi beklediğinize göre değeri değişmeyecek olan bir edim. önemli olan beklerken ne yaptığınızdır? insan doğar, büyür, sever,okur,aşık olur,iş bulur, evlenir, yer içer, ürer ve ölür. beklemek bunların arasında geçen zamandır. hep bir diğerine sıra gelsin diye bekleriz. kendi hayatımızdaki akış normal olsun diye, aslında kendimiz için uğraşırız..
eğer bir söz verilmişse karşılıklı, her şeye değer.
çünkü sen hem kendi sevgini hem de sevdiğin insanın sözünü bekliyorsun.
o sözünü dahi tutamıyor ve seni bekletmekten zevk alıyorsa bu senin acziyetin değil.
beklemek ancak sevdiğine rağmen, sevgine rağmen, sözüne rağmen beklemek olunca acziyettir.
kadın erkeği, hasta ölümü, anne bebeğini, öğrenci zili.. kişi birilerini, bir şeyleri bekler sürekli. bazısı heyecanla bazısı çaresizlikle, bıkkınlıkla bekler. hep bekler insan.
günlerce sesini duyamadan bekledikten sonra 3 saatlik yolun zor gelmesidir. yürek delice çarpar, saniyeler bile zor geçer, sürekli saate bakılır. kavuşulacak şey dünyanın en önemli, en özel, en sevgili şeyiyse karmaşık hislerle, gözyaşları ve kahkahalarla geçen süredir.