evliliğin kutsallığı, ilk ve son, ebedi, dünya-ahiret olmasında gizlidir. öyle, üçüncü, beşinci, sekizinci kere yapılan evlilikte bırakın kutsallığı ciddiyet bile aranmaz.
günümüz toplumlarında bekarete verilen değer ile evlilik kurumuna verilen değer, özen, saygı arasında kesin ve yadsınamaz bir korelasyon vardır. bekareti çekip kaldırdığınız takdirde evlilik kurumu ancak çok kısa bir süre havada asılı kalır, peşinden hızla tarih olur. yani, bir toplumun gelişmesinden önce kendini gelecek nesillere aktarması, çoğalması bir zorunluluktur. bu da en sağlıklı evlilik yoluyla gerçekleşir. batının afrikanın yerel halkının eski geleneklerini dejenere ederek, onları kim kime, dum duma, bacaklar omzuma bir yaşama sürükleyip darmadağın etmesi örneği önümüzde dururken bu gerçeği inkar etmek ancak körlük olur.
bu da demektir ki, bir toplumun geleceği, ancak ve ancak incecik bir zara bağlıdır. bu zarı da koruyup ve kollamak sadece bireysel bir tercih değil, aynı zamanda toplumsal bir sorumluluktur.
o zaman evlenelim ama sadece oral seks yapalım. bekaretimiz bizde kalsın. oldu ki ileri de anlaşamadık ayrıldık. başkasıyla evlenmek istersek problem çıkmasın.
evlenmeden cinsel ilişki yaşamak isteyenlerin görmezden gelmek istediği mantıksal sonuçtur.
hiç boşuna gazel okumayın. gidişat açıkca bunu kanıtlıyor. hangi mantık yapısında olanların ilişkileri sabahı akşamına uymuyor, hangilerinin belirli bir tutarlılıkta ilerliyor, durum ortada.
evlilik kurumu bekaretten ibaret değildir. öyle olduğunu zanneden kara cahiller bekaret sahibi ufacık çocuklarla birlikte olmak için milyonlar saçıyor. bu ara bekaret kadar taş düşsün emi. zar beyinliler.
kadının eline, ağızına, göğüs arasına, orasına burasına da zar koyulmasını talep ediyorum. sonra yazık, az bişiycik kanla hiç sperm yutmamış zannediyor bu yavrucaklar eşlerini.
"bekaretin amına koyim sana bir şey olmasın" dedirtendir. hoş evlilik çok matah bir şey olsa ipini koparan boşanmazdı zaten o da ayrı bir mevzu tabi lakin erkeğe tanınan evlilik öncesi cinsi münasebette özgürlüğün * kadına yasaklanması, çifte standardın, iki yüzlülüğün daniskasıdır, seksizmin dibidir.