yok mudur her bedenin asıl sahibi? elbette var, tanrı. bir de ev sahibi sıfatına layık, ona ulaşmak için duraklar geçilen, hatalar yapılan, bazen büyük acılar çekilen bir kahramanı var. öyle ya, bir insan kaç kez sevebilir ki?
işte bu hikayeye konuk olan kız, mülk sahibini çiğneyip gelecekteki kahramanına ihanet eden kızdır. bedeni ve dahi ruhu ihtişamlı bir cennet köşkü olmaktan çıkmış, üçüncü sınıf bir otoyol moteline dönmüştür. her konuğuna ayrı ayrı ama aynı sahtelikle tebessüm eder, yedirir içirir, memnun eder. bunu bir zorunluluk addederek gafletini maskeler.
yazık mı? belki. kahramanım dediği kişinin huzurunda durduğu vakit gözünün önüne gelenleri ustaca maskelese de, içinden geçenlerin her biri bir yıkım hikayesidir. hayatı boyunca yalanı yalanla kapamış, söylediği yalandan tiksindiği halde hiçbir doğru noktası kalmayana dek yalana batmıştır. en sonunda herkes gibi söylediği yalanlara inanır.