2009-2010 sezonu başında elimizde neler var bakalım: (elimizde bunlar var mutlu olmaya yetmez ki)
bir adet mustafa denizli. çok teknik direktör gördüm beşiktaş'ın başında. çoğunu da sevdim. lakin, şampiyon yapmasına rağmen bu adamı hiç sevemedim. ne bileyim lan, sevemedim işte. günü kurtarmaya yönelik bi çabayla alındı zaten ve kafasındaki tek şey günü kurtarmak.
bir adet yıldırım demirören. dün gece yarım gibi, tam uykuya dalacakken televizyondaki alt yazıya takıldı gözüm. takılmaz olaydı anam, takılmaz olaydı babam! yemin ederim, gözüme uyku girmedi. uyuduğum az bi vakitte de rüyalarımda hep tabatalar, 8 milyon eurolar döndü durdu. bi gün bu adamı golf oynarken basacam. golf sopasıyla kalın ense köküne hafif bi darbe indirip etkisiz hale getirdikten sonra şu soruyu soracam: abi sen manyak mısın? senin kafan nasıl bi çalışma sistemine sahip? tabata ne lan? senin takımının yıldızı olan bobo'yu 5 milyon euro'ya satamamışsın 3 aydır. 2 ay sonra iyileşecek delgado'yu dondurmuşsun. ne idüğü belirsiz, gelecek vadetmediği gibi geçmişi de zerrece ışık saçmamış birine 8 milyon eu.. yok, dayanamıycam ve golf sopasını bi kez daha kullanma yoluna gidecem.
bir elimizde denizli, bir elimizde demirören var. hakkaten de mutlu olmaya yetmez ki. bir elimde skim bir elimde taşşağım olsa daha çok mutluluk verir. bu benim kendi görüşüm tabii. elin adamı o paralara brezilya milli takımından oyuncu çekip alıyor anam!
bobo gibi adamı 5.5 milyon euroya satmak isteyen, tabata'ya 8 milyon euro veren bir başkana sahip kulüp. yazık lan bu adamlara. biraz hesap, biraz matematik hiç olmadı abaküs.
2009-2010 sezonunda şampiyonluğun hayal olduğunu ilk 3 maçla beraber gösteren, şampiyonlar ligi'nde hezimetten korktuğum yaşam felsefem, hayatım takımımdır. siyah kadar asil, beyaz kadar saftır.
ama bu sezon maalesef bize siyahın kara, beyazın da kirletilebilir yüzünü gösterecektir.
gordon milne zamanındaki başarılarını mumla arayan, çarşı adlı harika bir taraftar kitlesine yakışmayacak denli heyecansız,istanbulda değilde herhangi bir anadolu şehrinde kurulsa idi kayserispor, ankaragücü düzeyini aşamayacak, fenerbahçe ve galatasaray'dan fırsatla beş ila yedi yılda bir şampiyon olabilecek ligin tartışmasız en iyi 3. takımı ünvanını elinden bırakmayan spor kulübü.
çok şükür ki bu sezon galatasaray, fenerbahçe ve trabzonspor işbirliğiyle resmen zorla şampiyon yapılmayacak olan camia, en azından şu ana kadar görünen o.
yönetimden kaybeden takım. sen geçen sene kalk şampiyon ol. takımı güçlendireceğine, bu takıma yakışmayan 2.sınıf adamlar getir. kimse bana fink üst düzey oyuncu demesin. ferrari de zapodan fazla artıları olmayan bir adam. tabata transferini söylemiyorum bile. 8 milyon euro ile avrupa da ne yıldızlar var. elanoyu 7 milyon euroya aldı galatasaray. geçen sene ki şampiyonluğu, yönetime kredi vermiştir. bu da beşiktaş için iyi olmadı maalesef. takım anca günü kurtardı böylelikle. geçen sene şampiyon olmasa, yönetim belki kısa süre sonra bırakabilirdi ama bu yüzden uzun bir süre daha beşiktaşın başında olacağa benziyor. bu durumu, bizim sabriye benzetiyorum. 1 maç iyi oynar, 20 maç kötü. günü kurtarır ancak diğer maçlarda batırıp durur. bize saç baş yoldurur. beşiktaşın tek kurtuluşu bu yönetimden kurtulmaktır. yoksa uzun bir süre daha beşiktaş taraftarını kara günler bekliyor.
mustafa denizli'nin geçen senede büyük hataları oldu. ama bir şekilde takımı genelde belli bir seviyede tutup şampiyon oldu. ama geçen seneki başarıdan sonra denizli'de geçen sezonki hırs ve isteğinden eser olmadığı belliydi. üstüne hatalı transferler ve beceriksiz yönetim eklenince bu oldu.
artık kurtuluş için 2 maç var g.saray ve man utd maçlarından iyi sonuç alınmalı. öyle olursa beşiktaş geçen seneki gibi toparlanır. aksi halde sezon beşiktaş için eylül ayında biter.
tarihi, yıldırım demirören ve yönetimi öncesi-yıldırım demirören ve yönetimi sonrası olarak iki dönemde yorumlanması gereken, kelimelerle anlatılmayacak bir tribün grubu olan ve tüm taraftarıyla özdeşleşmiş çarşı grubuna sahip güzide futbol kulübümüz.hakkını sadece parayla beslenen türk futbol medyası nedeniyle alamamış ve sürekli olarak başarısız, fenerbahçe ve galatasarayın alternatifi gösterilmek için uğraşılan futbol kulübü.yıldırım demirören'in de bunu isteyenlerin ekmeğine yağ sürdüğünü unutmayalım. süleyman seba döneminde şahlanmış, serdar bilgili ile diğer kulüplerin olmadığı kadar çağdaş ve kurumsal hale gelmeye başlamış fakat bu gerçekleşemeden yıldırım demirören ile gerileme dönemine girmiştir.yaptığı pahalı ve gereksiz bir o kadar da başarısız transferler, aptalca politikalarla lale devrini yaşıyor olmasına üzüldüğüm renklerine ve tarihine aşık olunan kulüp.
Büyük ihtimalle önümüzdeki 3-4 hafta içinde teknik direktör değişikliğine gidecek kulüp. beşiktaş'ın şu anki haliyle fenerbahçe ve galatasaray'ı yenmesi çok zor. geçen sene birincilik için yarıştıkları zor bela geçtikleri sivasspor, avrupa'nın ortalama takımlarından 5 yiyen bir takımdan (anderlecht) 5 yedi. bunun yanında mustafa denizli'nin şampiyonlar ligi sicili de pek parlak değil. buna bir de demirören'in kendi çıkarı için herkesi harcayacağı gerçeğini de ekleyin.
türk spor medyası, sözlük yazarları ve özellikle yıldırım demirören tarafından devre dışı bırakılması adına kutsal ittifak kurulmuş, başarısız olacağına dair papatya falları açılan, dilekler dilenen, eyüp sultan' a dualar edilen klüp. şimdiden psikolojik yollu bir yarış dışı bırakma çabası güdülen ekip. yahu siz nerden biliyosunuz arkadaşlar, müneccim bokumu yediniz? tabii siz otoritesiniz, herşeyin en iyisini sizler bilirsiniz. ulen beddua edicem şimdi Allah size de demirören gibi bir yönetici nasip etsin diye, tutacak ondan korkuyorum. gidin işinize yahu.
fenerbahçe ve galatasaray'ın olağanüstü muazzam başarıları varken 3. büyük sıfatını haketmeyen kulüptür(müş). halbuki fenerbahçe ve galatasaray gerek futbol da gerekse diğer dallarda göğsümüzü kabartan , götümüzü kaldıran yegane kulüplerimizdir . onlar candır , canandır . 4 maç sonunda şampiyon olabilen kulüplerdir . her şampiyon oldukları sene 6-7 takımla birden son haftaya kadar rekabet eden kulüplerdir . her futbolcuya ederi kadar para veren takımlardır onlar. onların yanında beşiktaş'ın lafımı olur . ayıp ayıp ...