var böyle bir eşik. tuttun filmi pek bırakasın yok, illa birilerini bulacaksın ve bu birileri kafa dengi olacak biraz. oturup o çok sevdiğin filmi izletip muradına ereceksin. değişik bir haz kaynağı yani. izledin beğendin. iş bitmedi. etrafa da izlet tam olsun.çift hazzı birlikte yaşama piskopatlığı...
genelde aile eşrafı seçilir. bazen abi, bazen anne hedeftir. konu, zaman gelimi yakın dosta da uğrar. film işi izletmeyle bitmez.sonunda değerlemeler yapılır. eğer senin beğendiğin ölçüde beğenilmemişse film hafif yollu geyikler döner. abartmış sayılırsın.
malum liseli gencin arka cebinden düşürmediği uykusuz'un o haftaki esprisini, çizimini ballandıra ballandıra anlatmasına benzetebiliriz durumu. neden bilmem aile eşrafının hedef bellenmesi daha naif bir davranış oluveriyor gözümde. düşünsene bir akşamını ettore scola- özel bir gün'e ayırmışsın, diğer akşamında bisiklet hırsızları yapıyorsun. ülke semalarında hayat var'la hayat'ın hikayesine uzanıyorsun ordan pandora'nın kutusuna geçiveriyorsun. baktın olmuyor evde bir matine, tarkovski- kieslowski- demirkubuz- kubrick- fellini- kurosawa...
üzerine hoş saptamalar peşisıra geliyor. çift taraflı haz bırakmıyor bünyeyi.
